Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Aykut Kocaman dün akşamki penaltının da irdelenmesini ister mi bilemem ama, Trabzonspor açısından o golden daha önemlisi, Gaziantepspor savunmasının göbeğindeki Dany’nin kırmızı kart görerek oyun dışı kalmasıydı.
Bu sezon uzun aradan sonra çift santrforla oynamasına karşın, özellikle hava toplarında Dany engeli ile karşılaşan ve ilk 20 dakikalık bölümde hücumda son derece etkisiz görünen bordo-mavili ekip, o penaltı pozisyonundan sonra hem sayısal hem de fiziksel üstünlüğünü doğru hamleler yaparak lehine çevirmeyi
bildi.
Tolunay Kafkas’ın on dakikalık alternatif savunma kurgusunda stoperde Serdar Kurtuluş, sağ bekte Murat Ceylan denemesi ikinci golün gelmesini engellemeyince, Gaziantepspor’un hocası Yalçın’ı oyuna alarak bir anlamda orta alanın dinamosu Murat Ceylan’ı da feda etmek zorunda kaldı. Hesapta olmayan bu değişiklikler, konuk ekibin maç öncesi planlarını da derinden etkiledi kuşkusuz.
İlk yarı sonunda soyunma odasına üçüncü golü atarak giden Trabzonspor ise işinin böylesi kolay olacağını kırk yıl düşünse aklına getiremezdi. Şenol Güneş’in tercihlerine her zaman saygı duyuyoruz. Ancak dün Umut-Brozek ikilisinin önde baskı yapması, Burak’ın çoğu zaman onlara eşlik etmesi, Trabzonspor’un çehresini de değiştirdi. Rakibin on kişi kalması tabii önemli, lakin şampiyonluğa oynayan bir takımın daha çok hücumcu kullanarak, orta alanda Selçuk ve Colman gibi isimlerin hareket kabiliyetini artırdığını görmek, akla şu soruyu getiriyor; bu takım geçen hafta da aynı anlayışla mücadele etse, Eskişehir deplasmanında iki puan ve elindeki avantajı yitirir miydi? Sanmam!
Ligin ikinci yarısında oynadığı tüm maçlarda aynı kaliteyi yakalayamasa da, son dakikaya kadar heyecan yaşayan ve yaşatan Trabzonspor, oyunun ikinci bölümünde oldukça rahattı. İlk 45 dakikadaki kadar iştahlı görünmese de, yorulan rakibi karşısında fark artıracak pozisyonlar buldu. Son haftaların formsuz ismi Umut bu kez de şeytanın bacağını kıramadı.
Dün gece Trabzonspor takımında parantez açılması gereken özel isimler vardı. İlki her geçen gün futbolunu olgunlaştırarak bu takımın en önemli silahı olduğunu kabul ettiren Selçuk, diğeri kırık burunla ve maske ile oynayarak büyük bir fedakarlık yapan kaleci Tolga, üçüncüsü ise sol bekte görev almasına karşın ikinci golün asistini yapan, savunmasına yardımcı olmaktan geri kalmayan Egemen idi.
Skor ve futbol kalan üç hafta için motivasyon olacak gibi görünse de, unutulmaması gereken şey, iplerin artık Trabzonspor’un elinde olmadığı gerçeğidir. Nefes nefese bir son viraj, Süper Lig’in tadı olacak.