Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Futbola ve emeğe saygının ayaklar altına alındığı süreçte Avni Aker Stadı’nda tanıklık ettiğimiz iki küçük (!) jest, fair-play adına ne büyük açlık yaşadığımızı bir kez daha anımsattı bize.
Kimler için ne anlam ifade eder bilmiyoruz, anımsatalım istedik. 15. dakikada Gençlerbirliği’nin genç oyuncusu Özgür sakatlandı. Sedye ile Trabzonspor yedek kulübesi önünden geçerken Hami Mandıralı’nın Özgür’ün elini tutarak geçmiş olsun demesi insani bir duygu paylaşımı idi. Hemen ardından Deniz saha kenarına geldi. Lakin oyun bir türlü durmadı. O sırada top ayağına gelen kaleci Onur ne yaptı dersiniz? Bunu bir avantaj görmek yerine, rakip oyuncu değişikliği yapsın diye meşin yuvarlağı dışarı attı! Teşekkürler kaptan, yüreğine sağlık Hami hoca...
***
Maça gelince. İki takım adına da önemli eksikler vardı. Gençlerbirliği özellikle Jimmy Durmaz ve Gosso’nun yokluğunu derinden hissetti. Orta alanda organize olamadı, hücumda çoğalamadı. İkinci yarının ilk 15 dakikalık bölümü dışında direnç gösteremedi. Çok ciddi top kayıpları yaptı ve kalesinde büyük tehlikeler yaşadı, bu zaafın bedeli de ağır oldu.
Trabzonspor cephesinde teknik sorumlu Hami Mandıralı’nın prensiplerinin ön plana çıktığı tablo vardı. Hafta içinde yaşanan düğün krizinden sonra Colman ve Zokora’yı maç kadrosuna almayan, Henrique’yi de yedek soyunduran Mandıralı, puan kaybetmek pahasına “Bu takımın patronu benim” dedi. Ve haklı çıktı. Gerçi Gençlerbirliği’ni bu kadar kötü bir gününde yakalaması da Hami hocanın şansıydı.
İlk yarıda hücum girişimlerinde etkisiz kalan bordo-mavili takımı ayağa kaldıran golün bir penaltı pozisyonuyla gelmesi elbette işleri kolaylaştırdı. Çünkü Emre’nin bir türlü istenilen düzeye gelememesi, Olcan’ın bir haftalık aradan sonra eski günlerini aratır görüntüsü Trabzonspor’un üçüncü bölgede can yakıcı hamleler yapmasını engelleyen faktörler oldu.
Mandıralı’nın oyuna müdahalesi gecikmedi. Önce Henrique’yi, ardından Yusuf’u sahaya sürerek tek farklı üstünlüğünü bir sürprize kurban etmek istemediğini belli etti. O Henrique, hem attığı hem attırdığı goller ile forvette ilk tercih olması gerektiğini anımsattı. Yusuf skoru belirleyen vuruşu yaparken niçin yedek beklediğini sorgulamalıydı.
Futbol olarak tatmin etmese de sonuç, Trabzonspor’un UEFA yolundaki iddiasını perçinlemesi açısından önemliydi. Doğru zamanda, keyifli bir galibiyet oldu.