Diğer Çıktık açık alınla

Çıktık açık alınla

02.07.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

İstanbul’un 2020 olimpiyat adaylığında “vitrin süsü” olacağı Akdeniz Oyunları’ndan yüzakıyla ayrıldık. Kısa sürede tamamlanan tesislerle göz kamaştıran açılış-kapanış törenleri organizasyon becerimizin kanıtıydı

Çıktık açık alınla

Ekonomik kriz yaşayan Yunanistan’ın iade etmesiyle devraldığımız Akdeniz Oyunları “bayrağını” “ilkleri” de yaşadığımız rekor sayıda madalya ile süsleyip gönlümüze göre dalgalandırdık.
Alınmasının ardından 1.5 yıl gibi kısa bir sürede hazırlanan ve bir çoğu sıfırdan yapılan spor tesisleri ile göz kamaştıran “açılış-kapanış” törenleri, “organizasyon becerimizin” güzel bir örneğiydi.
2020 Olimpiyat adaylığında çok ciddi bir yol kat eden ve “favori kent” konumuna gelen İstanbul için de büyük bir “sınav” niteliğindeydi Akdeniz Oyunları. Bu spor şöleninin açılışına katılan IOC (Uluslararası Olimpiyat Komitesi)Başkanı Jacques Rogge’un dünyaya vereceği mesaj ve katılan ülkelerin IOC üyelerini etkilemek yarışta önemli bir avantaj sağlamak demekti.
Kısacası “son sunum” ve “seçimle” iki adım kalan 2020 öncesinde elimize geçen “evimizdeki” bu fırsatı iyi değerlendirmeli, Tokyo ile Madrid karşısında bir kazanım elde etmeliydik.
10 günlük spor şölenine bu pencereden bakıldığında her şey Türkiye’nin istediği gibi gelişti arzu edilen şekilde bitti. Başkan Rogge, göz kamaştıran açılış töreninin ardından güzel şeyler söyledi, güzel mesajlar verdi. Akdeniz Oyunları Komite Başkanı Amar Addadi’nin de aralarında bulunduğu IOC üyeleri Türkiye’den mesut mutlu ve olumlu düşüncelerle ayrıldı.
Doping sarstı!
Türk sporunun son dönemlerdeki başbelası “doping” Akdeniz Oyunları’nın üstüne de bir “karabulut” gibi çöktü. Halter ve atletizmde peş peşe yaşanan, aralarında olimpiyat dünya ve avrupa şampiyonalarında kürsüye çıkmış sporcuların da yer aldığı isimler büyük hayal kırıklığı yarattı. Oyunlar öncesinde hazırlanarak organizasyona bildirilen isimler apar topar listelerden çıkarılıp oyunlar köyünden uzaklaştırıldı.
Mersin kazandı!
17. Akdeniz Oyunları’nda en büyük “ikramiye” bir çok muhteşem tesise kavuşan Mersin’e vurdu. Kısa sürede hazırlanmış olmasına rağmen branşlara yönelik yapılan bir çok uluslararası ölçülerdeki spor tesisi, çok uzun yıllar Mersin gençliği ve Türk sporuna hizmet verecek. Özellikle Basketbol ve cimnastik müsabakalarının yapıldığı salonlar tam avrupai ölçülerde. Özellikle cimnastik salonu antrenman ve müsabaka salonları, figürlerle süslenmiş koridorları, ısınma bölümleriyle muhteşem bir tesis olmuş.

Haberin Devamı

Rekor madalya!
Organizasyonundan “pekiyi” aldığımız Akdeniz Oyunları sportif başarı olarak da tarihe geçen rekor madalya ile noktalandı. 47 altın, 43 gümüş, 36 bronz toplam 126 madalya oyunlar tarihinin en başarılı tablosuydu. Elbette bunda katılan ülkelerin bu oyunlara son dönemlerde verdiği “önem (!)” ve getirdiği “elit” sporcu sayısı önemli rol oynadı ama, yine de bugüne kadar sadece kuvvet sporlarıyla kürsüye çıkabilen Türkiye’nin cimnastik, yüzme, tenis, atıcılık, badmington gibi dallarda aldığı “ilk” madalyalar önemliydi.

122 bin seyirci
17. Akdeniz Oyunları’nda tarihinin en fazla altın madalyasını kazanan ve gerçekleştirdiği organizasyonla övgüler alan Türkiye, biletli seyirci sayısında da rekora imza attı. Bugüne kadar Avrupa ülkeleri de dahil pek çok ülkede düzenlenen Akdeniz Oyunları’nda biletli seyirci sayısı 100 bini bulmazken, Mersin’de 12 günde 122 bin kişi bilet satın alarak tribünleri doldurdu.