Derbideki hatalar!

Bursa-Trabzon (Vedat YÜKSEL) Mücadelesi bol, gol pozisyonu az müsabakada az düdük çalarak topu oyunda tutma isteği olumluydu.Ufukhan'ın, Jefferson'a verdiği top kaleciye pas olarak değerlendirilmeliydi. Son dakikada Cem'in, kaleci Ömer'den degaj yaparken ayağı ile çaldığı topa verdiği faul kararı doğruydu. Zira kaleci aksiyonunu devam ettiriyordu. Tecrübesi, kondisyonu, oyunculara kendini kabul ettirmesi ile başarılıydı. Tartışmalardan uzak müsabakayı tamamladı. Konya-Rize (Fırat AYDINUS) Haftanın en gollü maçını tecrübesi, pozisyonlara yakınlığı ile başarılı bir şekilde yönetti. Verdiği penaltı kararında haklı. G.Antepli oyuncunun kolu havada topun kaleye doğru gitmesini engelliyor. V.Manisa-G.Antep (Bülent YILDIRIM) Draman'ın ikinci sarıdan kırmızı kartı doğru. Cangele'nin ceza alanında düştüğü pozisyonu devam ettirmesi doğru. İki takımın oyuncularının arka arkaya elle oynamalarını değerlendiremedi. Suat'ın ikinci sarı karttan ihracı doğru görünse de çabuk hareket edip araya girse kırmızı kartı engelleyebilirdi. Sakarya-G.Birliği (Süleyman ABAY) Düşmeyi ilgilendiren çok önemli müsabakada genelde başarılıydı. Özgür'e gösterdiği kırmızı kart öncesi 2. sarı kartı tartışmalı. İki oyuncu da birbirini itiyor. Öyleyse ikisi de kart görmeliydi. Antalya-Erciyes (Aytekin DURMAZ) İki farklı yönetim sergiledi. İlk gole kadar en ufak temasta faul verdi. Gollerden sonra ise tam tersi vermesi gereken faulleri vermeyince, tansiyonun yükselmesine neden oldu. Arka arkaya kartlar çıkartmak zorunda kaldı. İlk yarıda Kezman-Emre mücadelesine çaldığı yanlış faul kararı tehlikeli bir F.Bahçe akınını önledi. Alex'in üst üste G.Saray ceza alanı önünde kendini yere atmalarında seyirciyi tahrik etmekten ve kendini aldatmadan sarı kart göstermeliydi. Deniz'in, Sabri'ye hareketi kesinlikle sarı kart olmalıydı. Sabri'nin elle kolla yaptığı itirazlara kayıtsız kalmamalıydı. Lugano'nun sarı kartı varken, Mondragon'un topu çabuk oyuna sokmasını engellemesi 2.sarı karttan kırmızı olmalıydı. Son dakikada Önder'in ceza alanı içinde kolu ile topu engellemesine penaltı vermeliydi. Teknik kulübeye ve kaleci Mondragon'a atılan yabancı maddelerde daha önleyici ve kararlı davranacağını hissettirmeliydi. Fenerbahçe-G.Saray (Selçuk DERELİ) Tartışmalı pozisyonu bol bir müsabakaydı. Maçın hemen başında Kayserispor'un attığı, ofsayt gerekçesiyle iptal edilen 2 golde de yardımcı hakemin kararları doğruydu. İlk yarıda Ragıp arka arkaya yaptığı 3 faule rağmen kart görmedi. Verilen penaltı kararı yanlıştı. Zira top oyuncunun yüzüne çarparak kornere çıkmıştı. Önen gibi tecrübeli hakemi yanıltan Bülent'in aşırı tepkisiydi. Kaleci Süleyman'ın, Iglesias'a ceza alanı içinde yaptığı hareket penaltı ve sarı kart olmalıydı. Süleyman'ın daha önceden sarı kartı olduğundan 2.sarı karttan kırmızı kartla ihraç edilmeliydi. Yapılan hatalar oyunun neticesini etkiledi. Kayseri-Denizli (Yılnur ÖNEN) Sıkıcı maçtı. Hakem de yönetimi ile ayak uydurdu. 12. kural ve disiplin uygulamalarında standardı sağlayamadı. Baki ilk yarıda önce Jaba'ya sonra Bilal'e arkadan yaptığı hareketlerde kart görmedi. Gecikmeli olarak ikinci yarıda Volkan'a yaptığı müdahaleden sonra sarı kart gördü. Koray'ın, Bilal'i arkadan çekmesinde kart göstermedi. İlk yarının sonlarına doğru Kürşat'ın eline çarpan topa verdiği serbest vuruşu görmeden verdi. Cem Yanık'a yapılan açık faulü ters verdi. İtirazdan kendisine kart gösterdi. Ankara-Beşiktaş (Cem DEDA) Pozisyonu bol müsabakada genelde başarılıydı. Maça çıktıkça kendine olan güveni artıyor. Ankaragücü'nün attığı beraberlik golünün ofsayt nedeniyle iptali doğru. Servet'e gösterdiği sarı kart doğru. Bariz gol şansı yoktu. Aytekin'e gösterdiği 2.sarı kart yanlış. Zira oyuncunun niyeti topla oynamak. Sivas-A.Gücü (Tolga ÖZKALFA) UEFA, müsabakadan hemen sonra hakem ve gözlemcilerin yönettikleri ve izledikleri maçtaki pozisyonlarla ilgili değerlendirme yapmalarına izin vermiyor.Bizde ise geçtiğimiz hafta tam bir fiyaskoya tanık olduk..Pazar akşamı lig maçlarından sonra müsabakalarda olan kritik pozisyonlarla ilgili sorulara, hakemlerimizin teknik konularda yorum yapamıyoruz diye verdikleri cevaplara hepimiz alışığız. Zamanında ben de aynı sorulara aynı cevapları verdim.Gecenin ilerleyen saatlerinde Fenerbahçe-Galatasaray gibi çok önemli derbiyi yöneten Selçuk Dereli'nin, bir TV kanalında pozisyonlarla ilgili sorulara verdiği cevapları hayretle izledim. Çok değil aynı Dereli 1 saat önce müsabakadan hemen sonra basın mensuplarına "Teknik konularda yorum yapamıyoruz, sahada kararımızı verdik" derken ne değişmişti de, şimdi tam tersini yapıyordu.Bu çelişkiyi sergileyen Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği Genel Başkanı ve FIFA listesinin ilk sırasındaki hakemi.Selçuk'un kendi isteği ile TV kanalına çıktığını hiç sanmıyorum. Ona "Çık" dediler, çıktı. Tıpkı "Dernek başkanı olacaksın" dedikleri zaman olduğu gibi.Hakemlerimiz, yöneticilerinin bazı kesimlere şirin görünme isteklerine karşı daha duyarlı ve kararlı olmak zorundalar. Kendilerini ve temsil ettikleri camiayı kullandırmamalılar.Ama nerede! Bunu yapan UEFA'da üst listeye çıkmaya aday bir FIFA Hakemi. Diğerlerine verdikleri yanlış kararlardan kızmaya hiç hakkımız yok. Balık Baştan Kokuyor!... mtokat@milliyet.com.tr Balık baştan kokar!