‘DÜNYA MARKASIYIZ’

SERDAR?SARIDAĞ

Bir ayağı futbolda bir ayağı yarış dünyasında. Ama Serdal Adalı her ikisine de yüreğini teslim etmiş bir isim. Kimi zaman hipodromda kimi zaman statlarda. Hayatında en önemli iki tutkusunu aynı anda yaşamak için işini bile ikinci plana atan Adalı ile bu kez sadece yarış dünyasını konuştuk. Türk yarışçılığı Dünya standartlarına ulaştırmak için ekibiyle gece gündüz çalışan Serdal Adalı, Milliyet’in sorularını içtenlikle yanıtladı.

* Eylül ayında çok önemli bir uluslararası organizasyon yapıldı. Nasıl geçti?
TJK tarafından düzenlenen geleneksel ‘Uluslararası Yarış Festivali’ bu yıl 7-8 Eylül tarihleri arasında İstanbul Veliefendi Hipodromunda gerçekleşti. Avrupa at yarışçılığının son yıllarda her geçen yıl ilgisinin arttığı Uluslararası Koşularımıza 91 yerli ve 132 yabancı at olmak üzere bu yıl en fazla kayıt yapılan yıl oldu. 6 koşu da toplam 1.343.000 yarış ikramiyesi dağıtılan koşularımıza yurt dışından İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Bulgaristan, İsveç ve Azerbaycan’dan kayıtlar yapıldı.
* Türk yarışçılığını diğer ülkelerle kıyasladığımızda hangi farklar göze çarpıyor?
Gelinen nokta gurur verici boyutta. Bakanlığımız ile Kulübümüzün birlikte ortaya koyduğu uygulamalar neticesinde Türk Atçılığı uluslararası arenada önemli oyuncular arasında yerini almıştır. Ülkemiz atçılığa yatırım yapan ülkelerin başında yer almaktadır. IFHA (Uluslararası Yarışçılık Otoriteleri Federasyonu) 2011 yılı istatistiklerine göre ülkemiz koşan at sayısı bakımından dünya klasmanında 12., müşterek bahis satışlarında da 11. sırada olup aktif aygır sayısı ve at başına start sayısında 5. sırada, dağıtılan toplam ikramiye ve yarış sayısı istatistiklerinde 10. sırada yer almaktadır.
* Türkiye’de yarış severler açısından artış var mı? Futbolla rekabetiniz ne durumda?
Türkiye’de ortalama olarak 750 bin civarında düzenli olarak bahis oynayan yarış sever olduğunu tahmin ediyoruz. Bu sayı geçtiğimiz yıllara göre yükseliyor. Yapı itibariyle at yarışları futbol ile oynanan diğer bahis oyunlarına göre farklı özellikte oynanıyor. Futbol üzerine oynanan bahis sistemi sabit ihtimalli bahis olarak geçiyor. At yarışları ise müşterek bahis sistemine göre oynanıyor.

* Hedefinize ulaşabildiniz mi?
TJK Başkanı olarak göreve geldiğimden bu yana önümüzdeki döneme ait bir yol planı hazırladık. Hazırladığımız bütçe ile bir önceki yıla oranla %10’luk bir büyüme gerçekleştirmeyi hedefliyorduk fakat hedefimizin üzerine çıkarak %17’lik bir büyüme ile yolumuza devam ediyoruz. Sektör dünyada gerilerken Türkiye’de gelişiyor.
* TJK’nın Türk ekonomisine katkısı ne düzeyde?
TJK dernekler kanununa bağlı kamu yararına hizmet veren bir dernektir. Derneğe ait iktisadi işletmemizin gelirlerinin %99’luk kısmını Müşterek Bahis gelirleri oluşturmaktadır. Toplam hasılat üzerinden ilk olarak KDV’sini ödüyoruz. KDV hariç satış hasılatımızın %50’lik kısmını yarış severlere dağıtıyoruz. Yine KDV hariç toplam hasılatın %26’lık kısmını TJK’nın yatırım ve işletme giderlerini karşılamak üzere kulüp bütçesini oluşturuyor. Geriye kalan kısım ise şans oyunları vergisi, katma değer vergisi, belediye eğlence vergisi ve kamu payı olarak belediyelere ve devlet hazinesine aktarılıyor. 2012 yılında devlete 850 Milyon TL kaynak sağladık, 2013 yılında bu rakamın 1 Milyar TL olarak gerçekleşeceğini söyleyebilirim.
* Yarışseverlere mesajlarınız neler?
Misyonumuz olan at sevgisini geniş halk kitlelerine yaymaya yönelik çalışmalarımız doğrultusunda Veliefendi Hipodromu’nu sosyal bir alan olarak konumlayıp daha geniş kitlelerin hipodroma gelerek at ile temas etmesini istiyoruz. Hipodromun sadece bir at yarışı alanından ziyade bir eğlence merkezi haline getirmeyi planlıyoruz.

Türkiye’de at yarışçılığının geldiği yer ne seviyede?

Türk atçılığı, az sayıda atla belirli sayıda atçının öncülüğü ve çabasıyla kurulmuş kapalı bir sistemden, dünyada ilk 10 atçı ülkenin içinde gösterilen, her bakımdan uluslararası standartları yakalamış, her geçen gün daha da kurumsallaşan ve Türkiye’mize ekonomik ve sosyo-kültürel bakımdan büyük katkılar sağlayan dışa açık dev bir sektör haline gelmiş olup gelişerek büyümeye devam edecek ve yakın gelecekte dünyada daha fazla söz sahibi konumuna
gelecektir.