Skorer Efes Cup Fenerbahçe'nin!

Efes Cup Fenerbahçe'nin!

12.01.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Efes Cup Fenerbahçenin

Bir Hooijdonk, öteki Nobre.İşin esprisi bir yana, neden yok Fenerbahçe Efes Cup'ta?Bin tane makul neden bulabilirler elbet. Lakin hepimiz biliyoruz ki, mesele "kişisel"...Efes Cup'ı Sadettin Saran düzenledi diye Belek'te dolaşıp sahaya gelmedi Fenerbahçe.İmaj "takımlarüstü" bir takım!Ayrı...Farklı...Uzak...En büyük tuzak, bu işte Türk Futbolu'na.***Geçen Cuma, ancak Cuma Namazı'nda bir araya gelebilmiş Beşiktaşlı ve Fenerbahçeli futbolcular. Kimbilir, belki de bir "organizasyon hatası" var. Bilseler, başka bir camiye taşırlardı futbolcularını. O kadar farklı olmalı Fenerbahçe takımı. O kadar ayrı... O kadar uzak. Oysa, birlikte bir tatil ne iyi gelirdi futbolculara. Düşünsenize; Beşiktaşlı, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, hatta Trabzonsporlu futbolcular dinlenme saatlerinde tavla maçı yapıyorlar. Birbirlerini ziyarete gidiyorlar. Aynı turnuvada sahaya çıkıp mücadele ediyorlar ve tribünden nefret sesleri gelmeden kim kazandıysa onu tebrik ediyorlar. Nesi aksardı ikinci yarı hazırlıklarının?Hiçbir şeyi. Sadece kamuoyu bir mesaj alırdı:"Biz kardeşiz, siz de olun".Her yıl tekrarlandığı gibi bu fırsat da kaçtı. ***Neden?Kişisel meseleler yüzünden... Fenerbahçe başkanının eski dostu, şimdiki can düşmanı Sadettin Saran var organizasyonun merkezinde. Neyse, Hooijdonk ve Nobre Galatasaray'ı kupadan itti de bir Fenerbahçe bağlantısı oldu Efes Cup'la. Bakın internet sitelerine... Tüm Fenerbahçeliler bu durumu dillerine dolamışlar. Fenerbahçeliler, Galatasaraysız yaşayamıyorlar. Beşiktaşsız da...Bir anket yapsalar, Efes Cup'ta olalım diyenler yüzde seksene vururdu emin olun. Tıpkı geçmiş sezon başlarında, düşük tansiyonlu rekabet ve dostluk söylemleriyle nispeten sevecen bir lige başlama vesilesi olan Türkiye Spor Yazarları Derneği Kupası gibi.Neden oynanamıyor şimdi? Fenerbahçe istemiyor.Gerekçe; "moral bozuyor".Sanki kıytırık yabancı takımlara mağlubiyet moral bozmaz bu zihniyete. Yahu, hepi topu "hazırlık" işte. Eksiği gediği görmek için. Ne yapalım şimdi, Galatasaray'ın hocası Gerets'i linç mi edelim?Boşverin.***Hangi halifeydi o?.. Hazreti Ömer galiba. Allah'a dua edermiş; "Rabbim cehenneme gidersem beni o kadar büyüt ki, başkalarına yer kalmasın; bir tek ben olayım cehennemde"!..Şu yüce gönüle bakın.Büyüklük'ten doğan yalnızlığı, halkının menfaatine çeviren bir sevgi devi. Sözün özü; kişisel nefretler büyük camiaların yol haritalarını etkilememeli. Sayın Aziz Yıldırım iyi başkan, hoş başkan da; bir tane adımını göremeyecek miyiz "sulh" adına? Kim demiş Efes Cup'ta Fenerbahçe yok diye!.. Galatasaray'ı deviren iki adam var; ikisi de Fenerbahçe'den. İtalya ile oynadığımız milli maçta sakatlanan Rüştü'nün 25 bin YTL'lik sağlık giderlerini tıkır tıkır ödeyen Futbol Federasyonu, Rüştü'nün oynamadığı sürelere denk gelen 350 bin Euro'luk transfer alacağını da talep etmesiyle şaşırmış.Ne var şaşıracak. Milletvekillerimiz de bir gün bile mecliste kalsa ömür boyu maaş ve sağlık hizmeti almıyorlar mı?Aynı hesap.Siz dua edin o maçta sakatlanmayıp harika oyunlar çıkardıktan sonra Real Madrid'e falan transfer olma ihtimalini hesaplayıp ona göre para istememiş. Hatta Real Madrid'den alacağı parayla Karadeniz sahillerinde yapacağı yatırımın küresel ısınma yüzünden Güney bölgelerimizin kavrulup Kuzey bölgelerimizin değerlenmesiyle elde edeceği rantları falan da talep edebilirdi. Aynı hesapları gaziler yapsa Türkiye'yi satsanız karşılamaz ama Rüştü'nünki de milli görevdi hani. Artık Rüştü ayakkabısı vursa, tazminat isteyebilir Federasyondan. Neden?Çünkü "Bal tutan parmağını yalar"..."Bal" da bir tek futbolda var. Ödeyin Rüştü'nün parasını Güney Kore'de çiçek yağmuru ile karşılanıp, kalabalıktan hava alanından çıkmakta zorlanan bir Türk teknik direktör. İnsan gurur duyuyor.Biraz da utanıyor. Demek Güney Koreliler, insanın giyim kuşamı ile, saç traşı ile ilgilenmiyor. Beyninde olanları versin yeter diyorlar.Kia cip kullanıp suşi yemekle olmuyor; bazı yorumcuları "kişisel gelişim kursu için" Güney Kore'ye yollamakta yarar var Kore'ye bir iki... Dün Ulusoy Federasyonundan tarihi imkanları alıp Federasyonun düşmesi için imza veren engelli federasyonlarını yazmıştım.İlk duyan ve tepki veren İşitme Engelliler Federasyonu başkanı Oktay Aktaş oldu. Reddetmedi Futbol Federasyonu'nun engellilere katkısını. Lakin Futboldan engellilere akan kaynaktaki adaletsizlikleri anlattı. Yani, kaynak paylaşımında sorunlar vardı engelliler federasyonlarında. Para olmaz dert... Para gelir başka dert. Dertleri bitmez Türk Sporu'nun.Neyse, Oktay Aktaş Ulusoy'un kazandığı seçimde zaten Ayhan Bermek'e oy verdiğini ve bir fikir değişikliği yaşamadığını belirterek benim gözümde bir derece aklandı. Bilmenizi istedim. eguven@milliyet.com.tr İlk duyan 'işitme engelliler'

Yazarlar