Fenerbahçe ile Beşiktaş futbolun yaz tatilini madem ki Mehmet Topuz “maçıyla” geçirmeye niyetli, bize de “oyunu değerlendirmek” ve “skor tahmini” yapmak düşecek tabi !
Lakin önce bir durum tespiti yapalım:
Ve futbolda “kuralların”, “rekabetin”, “etik”in, herkesin açık büfeden tabağına istediği kadar alacağı lezzetler olmadığını yazalım.
“Biraz ondan, biraz bundan” olmaz...
“Bugün ondan, dün bundan” hiç olmaz.
Futbolun kurallarını, rekabetin sınırlarını, etik, saygı, adalet gibi kavramları çoktan yiyip hazmetmiş olmaları lazım kulüplerimizin.
Peki öyle mi?
* * *
Fenerbahçe, bolca “etik”, bir o kadar da “kurallar” ile doldurmuş tabağını.
Beşiktaş, “etik ve kuralların” üzerine “rekabeti” boca etmiş.
Kayserispor açık büfeyi geçmiş garsona “sözüm söz” ısmarlamış.
Lakin herkes tabağının yanına “bir somun bol tahıllı Mehmet Topuz” almayı unutmamış. Çıtır çıtır; iştah açıcı!
Haftaya bir açık büfe daha yapın, hepsi değiştirecek tercihlerini.
Sorarsan, hepsi haklı.
Eksik olmasınlar, yılların emekleriyle öyle bir futbol kamuoyu yarattılar ki, “hak/hukuk” kavramlarını ancak işine geldiğinde tartışıyor futbol meraklıları.
O zaman soru; bu inatlaşma kime faydalı?
* * *
Bakınız, Kayserispor berbat durumda. En sonunda futbolcusu geri dönerse, kaybedecekleri bonservis parası ve yıllık dört milyon ile 10-15 milyona Mehmet Topuz’u oynatacaklar bir sezonluğuna.
Tarihe geçecek bir yöneticilik başarısı!!!
Kayserispor’un istediği gibi Mehmet Topuz Fenerbahçe’deyse daha beter... Fener, Beşiktaş’a diyor ki, “Bonservisi 20 milyon, istersen al”...
Bu ne biçim “Kayserili ticareti”?.. Sattığına 4 misli etiket koyuyorlar ertesi gün.
* * *
Beşiktaş da kayıpta...
Mehmet Topuz’u alamazsa “manevi”, alırsa “maddi”...
Bu nasıl bir yönetim becerisidir ki, Mehmet Topuz’un transferi için milyonlarca bonservis, milyonlarca yıllık ücret, üzerine bir de ceza!..
Devleti zarara uğratan bürokrat mahkemelik oluyor, şirketi zarara uğratan eleman kovuluyor, kulübü zarara uğratana ne oluyor?
Fenerbahçe’ye gelince... Her durumda mağlup olacak sonunda!
“Antika” Daum’la “yenilenip”, Galatasaray’dan Rijkaard darbesi aldıktan sonra Beşiktaş’tan da bir “topuz” yerse; sezon başlamadan nakavt.
Topuz, Fenerbahçe’ye gelirse de kurtarmaz!.. İstemeden evlendirilmiş, damat ailesinin de istemediği genç kız gibi duracak Mehmet Topuz sahada.
Sokağa atılmış olacak milyonlar.
Fenerbahçe için en iyi çözüm, Mehmet Topuz’un, Beşiktaş’a da yar olmayıp evine dönmesi. Lakin bu sefer de sezonun en büyük yerli transferi tarafından “istenmeyen” bir Fenerbahçe kalacak geriye.
* * *
Kolay anlaşılsın diye tersten bakalım. Bugün Beşiktaş, Topuz transferinden vazgeçse, Fenerbahçe’nin kucağına “istemeyen ve istenmeyen” bir bomba bırakmış olur. Fenerbahçe vazgeçse, Beşiktaş’a yenilmiş olur.
Kim sebep olmuştur böyle bir ortama?
Sadece menajerler mi?
Ortadaki sıkıntılı durumları menajerlere yüklemek, “Topuz’u kandırıyorlar” demek kaytarma yoldur.
“Kandırmak” gündemdeyse eğer, saf Anadolu delikanlısı Topuz’u bırakın, asıl sizi kandırmış menajerler!.. Ki, nasıl suçluyu savunan avukatın suç işlediğini söyleyemezseniz, futbolcusuna fazla kazandırmak için müşteri kızıştıran menajerleri de etik açıdan eleştiremezsiniz.
İşleri bu... Ya yemeyeceksiniz, ya rakiplerinizle dostluk ilişkisini pekiştirip “kızışma” ortamı bırakmayacaksınız, ya da parayı basıp ses çıkarmayacaksınız.
Parayla bile halledilmeyecek noktalara gelmişse sorun, suçu kendinizde arayacaksınız.
Futbolun yaz tatilindeki “Topuz maçında” kazanan yoktur ve olmayacaktır.
