Eroğlu kadro dışı

Grekoda şok. Salih Bora, şampiyon güreşçiyi takımdan kesti


       Dünya, Avrupa Şampiyonu Şeref Eroğlu ile Grekoromen Güreş Milli Takım teknik direktörü Salih Bora arasında süren gerginliğe son noktayı Bora koydu ve Vehbi Emre Turnuvası'na katılmayan Eroğlu'nun Avrupa Şampiyonası'na götürülmeyeceğini açıkladı.
       Eroğlu'nun Avrupa Şampiyonası kampına da çağırılmayacağını belirten Salih Bora, Moskova'da formayı Bünyamin Emik'e teslim edeceklerini söyledi.
       Federasyonun da aynı görüşte olduğunu ileri süren Salih Bora, kararlılığını şu sözlerle vurguladı:
       "Biz Vehbi Emre'de güreşmesi için son bir şans verdik. O yine gelmedi. Bu durumda ceza alacak. Avrupa Şampiyonası kampına çağırmayacağız. Şeref'in alternatifi de hazır. Bünyamin Emik, Denizli Güreş Okulu'ndan gelen genç bir yetenek. Geçen ay İsveç'teki turnuvaya gönderdik. Şeref ile eşleşmişler, Emik müsabakanın bitmesine 20 saniye kalana kadar 4 - 0 öndeymiş. Dört saniye kala tuş olmuş. Bünyamin'in geleceği var. Biz Dünya'nın en iyi takımlarından biriyiz. Bu takımda hiç kimse vazgeçilmez değildir."

Bora esti

       Herşey geçtiğimiz ay Şeref Eroğlu'nun Salih Bora'ya meydan okumasıyla başladı.
       Dünya Şampiyonu grekomormenci 10 Şubat tarihli Milliyet'te yer alan isyanında "Şampiyon olmam hayal" diyor ve kendi hocası Bilal Tabur ile çalışmak istediğini söylüyordu.
       Bir milli takımda, milli bir sporcu, milli takım teknök direktörü için "iyi insan ayrı, iyi antrenör ayrı" sözlerini sarfediyor ve eski tüfek Salih Bora susuyordu.
       Grekonun "fay hattı" gerildi, gerildi ve İzmir'de kırıldı:
       Şeref Eroğlu'nu Avrupa Şampiyonası kampına bile çağırmayacağını açıklaması Salih Bora'nın "unutkan" olmadığını gösteriyor. İş o kadarla da kalmıyor. Teknik direktör Salih Bora, hem Eroğlu'nu hem de Bilal Tabur'u çok ağır eleştiriyor.
       Artık grekoda kartlar açık oynanıyor ve belli ki minderdeki "bora" kolay dinmeyeceğe benziyor.
       İşte tarihi hesaplaşmanın ikinci raundunda kelimesine dokunmadan Salih Bora'nın sözleri...
       . . . . .
       -Şeref Eroğlu Amerika Birleşik Devletleri gibidir. Onun dostluğu yoktur, onun menfaatleri vardır. Kimden menfaati varsa onun peşinden koşar. İstediklerini elde edene kadar... Ondan sonra yine insanı tanımaz.
       -Milli Takım kimsenin oyuncağı değildir. Benden istediği tavizleri alması imkansız. Aksi halde işi bırakıp gitmemiz lazım. Akıl hocaları bir değil birkaç tane. Şeref'e de yazık edecekler. Şeref Eroğlu'nun birlikte hareket ettiği insanlardan büyük beklentileri var. Kulüp olayı var, işin içinde büyük paralar var. Şeref Eroğlu'nun benden bir beklentisi olsa aynı şeyi bana da yapar.
       -Samimi olarak söylüyorum. Bilal Tabur Şeref'in hocası değil. Sadece maddi birliktelikleri olduğu için Şeref böyle konuşuyor. Şeref Sivas Pamukpınar Güreş Okulu'nda yetişti, sanra bizim kulübümüz Demirspora geldi. Ona en büyük emek bizim. Şeref Eroğlu bizimle çalıştığında Dünya şampiyonu oldu. İki sefer Avrupa Şampiyonu oldu, Dünya ikincisi oldu. Şimdi bizi beğenmiyor.Güreş okulundaki hocası da Mustafa Boylu. O da bizim arkadaşımız. Dört sene bizim kulübümüzde kaldı. Ondan Tedaş'a ve Emlakbank'a transfer olunca Bilal Tabur'un kontrolüne girdi. Hamza o kulüpte, Nazmi o kulüpte Bayram o kulüpte hiç biri antrenörümü isterim diye tutturmuyor, bir tek Şeref...
       -Birkaç yıl önce de ben doktorumu isterim diye problem çıkarmıştı. Geçen ay da antrenörü Bilal Tabur'u isteğini basından öğrendik. Çok üzüldüm. Ben oraya buraya gidip her şeyi anlatan bir insan değilim. Bugüne kadar beklediysem milli takıma zarar vermemek içindir.
       -Şeref çok saygısız bir sporcu. Amatör olduğu için Milli Takım yönetimi olarak bir yaptırımımız da yok. Profesyonel olsa, ödül de belli ceza da belli. Burada öyle bir sistem yok. Onun yaptığını herkes yapsa ne olur. Galatasaraylı Hakan da Milli takıma gittiğinde Fatih Terim'i mi isteyecek.
       -Onun tutumu diğer şampiyonları da etkiliyor. Altı sıklette olimpiyatı garantilemiş içinde 5 tane Dünya Şampiyonu olan bu takımın altını oymaya çalışıyorlar. Artık bu işe dur deme zamanı geldi.