F.Bahçe takımının hali

İslam Çupi


       Aziz Yıldırım açık farkla Fenerbahçe kulübünün ikinci defa başkanlığını kazandı. Bu bazı önemli şeyleri anlatmaktadır Fenerbahçe'de... Vefa Küçük ve listedekilerin hiçbir hazırlık yapmadan bir sandık rekabetine girmelerini... Aziz Yılmaz gibi kocaman grubu olan bir liderin kesin yenilgisini... Ali Şen gibi kendini Fenerbahçe için hala dev gören bir eski başkanın genel kurul karşısındaki tarihsel forsunu tamamen yitirdiğini... Fenerbahçe ilk defa takımı şampiyon yapmamış bir başkanı seçerek kongre eğilimini ve bakış açısını değiştirmiştir.
       Şimdi yapılacak ilk iş Fenerbahçe'deki dargın kampları birbirine yakınlaştırmak ve barıştırmak, Fenerbahçe'deki bölünmüşlüğü yapıştırmak, Oğuz ve Aykut'un Fenerbahçeliliğini sezon sonunda veya başında bir jübile yaparak tescil etmektir. Her Fenerbahçeli'nin gönlünde en büyük yangın olan lig şampiyonluğunu Fatih Terim ve diğer Galatasaraylı futbolcuları alarak değil, Sarı - Lacivertli renklere gönül vermişlerle sağlamak bu kulübe aşkla bağlı olanların en kocaman dilekleridir. Gaziantep önündeki hezimet Fenerbahçe kadrosunun önümüzdeki yıl tamamen değiştirilmesi gerçeğini bir kere daha anlatmaktadır. Takımda yedi sekiz futbolcu en basit stopu ve pası yapmaktan ve atmaktan acizdir. Fenerbahçe öncelikle gerek Türk gerekse yabancı transfer olarak bu takıma layık bir seviyeye çıkarılmalı, ondan sonra bu kadroya uygun yeni bir teknik direktör bulmalıdır. Fenerbahçe'deki futbolcu fakirliği ve perişanlığı ıslah edilmelidir öncelikle...
       İstanbulspor ve Adanaspor'da futbolcu olarak son mevsimlerini sürdüren Aykut ve Oğuz'un ne kadar Fenerbahçeli oldukları kimse ile tartışılmaz. Onlar koparıldıkları camiadan kopartıldıkları günden şu saate kadar geri dönüşten başka bir şeyi düşünmediler. Bunu sağlamak Aziz Yıldırım'a düşmektedir.
       Bu arada milli takımlar teknik direktörü Mustafa Denizli'nin Oğuz'a yaptığı jest bana göre göz yaşartıcıdır. Oğuz'u Belçika ve Hollanda'da Haziran'da yapılacak final oyunlarının kadrosuna çağırmak bir antrenörün bir sembol futbolcuya vereceği en büyük ödüldür. Final kadrosuna çağrılmak bir iki maçta bir kaç dakika oynatılmak, milli takıma büyük hizmetleri dokunan Oğuz'a verilebilecek en güzel anlamlı bir kapanış ödülüdür. Türk futboluna Fenerbahçe, İstanbulspor ve Adanaspor'a oyuncu olarak büyük hizmetler veren Oğuz'a böyle bir son hazırlamak Mustafa Denizli gibi hem teknik direktörlüğü hem düşünceleri sarsıcı bir adama fevkalade uyan bir davranıştır. Fenerbahçe'ye ikinci defa döndüklerinde Oğuz Çetin teknik direktörlüğe, Aykut Kocaman menajerliğe soyunacaksa bu meslekler için acele etmemelidirler. Önce oturup karar vermeli, sonra içerde ve dışarda bir eğitim döneminden geçmeli, gerekirse bir ufak takımda bir iki yıl tatbikat yapmalı, sonra Fenerbahçe'nin başına oturmalıdırlar.
       Acele edenler Rıdvan'ın akibetine uğrarlar. Sonra ordan dönüş de olmaz, düzeltme de...