FAŞİST VE DİKTATÖR

Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, Mali ve İdari Genel Kurul’un açılış konuşmasında Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’i topa tuttu. Demirören’in konuşmasından bazı bölümler şöyle:
* Türkiye’nin ve dünyanın takımını yarattık. Sadece Beşiktaşlılar değil, diğer takım seyircileri hem kıskanıyor hem gelip maçlarımızı seyrediyor. Futbol kamuoyu bu yıldızların altında eziliyor, bizleri kıskanıyorlar.
* Yönetim Kurulumuz öyle bir takım yarattı ki, rüya takım. Ama doğru, ligdeki yerimiz bizlerin beklediği bir yer değil. Ama unutmayın daha 14 hafta var. 14 haftanın neler getireceğini hiç kimse bilemez. Yeter ki şu an oynanan pis oyunlar oynanmaya devam etmesin.
* Özgener dedi ki, “Türk futbolunda demokrasi yoktur”. Demokrasi yoksa kuralları nasıl uygularsınız? Eğer yok diyorsanız, siz bir faşistsiniz ve diktatörsünüz! Ayrıca demokratik bir ülkede demokrasi yok diyemezsiniz.
* Sayın Sarvan ve siz bu işi beceremiyorsunuz. Sarvan, ben dahil İnönü’deki 30 bin kişiye hakaret etti. Ne cevap verdiniz? Ne ceza vermeyi düşünüyorsunuz?
* Soyunma odası basanların cezalarını niye devre arasına denk getirdiniz? Kulüp başkanı oda bastı, çıkıp konuşmadınız. Kulüp başkanı “Hakemler dürüst değil” dedi, çıkıp konuşmadınız. Benim 2 arkadaşım çıktı, ‘oda basmanın doğru olmadığını ama gerekirse en iyisini yapacağımızı’ söylediler, çıkıp konuştunuz. Siz taraflısınız başkan, taraflı!
* Büyük ailenin reisi olmak zordur Sayın Özgener. Ve birinci ilkesi eşitlik gerektirir. Siz eşit değilsiniz.
* Unutmayın ki, sizler ve bizler geçiciyiz. Ama Beşiktaş kalıcı. Sakın Beşiktaş’a ders vermeye kalkmayın, veremezsiniz. Ama çok ders alırsınız!


Yönetime göre borç 266 milyon
Beşiktaş Yönetimi adına mali tabloyla ilgili açıklama yapan Mali İşlerden ve Sponsorluklardan Sorumlu Asbaşkanı Ertunç Soğancıoğlu, Futbol Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin borcunun 167 milyon 765 bin 922 lira olduğunu, derneğin borcunun ise 98 milyon 825 bin 629 lira olduğunu dile getirdi. Böylece kulübün toplam borcunun 266 milyon 591 bin 551 lira olduğu kaydedildi.
Soğancıoğlu, yönetim kuruluna olan borçla ilgili olarak da “Başkanımız Yıldırım Demirören’e olan borç 89 milyon 218 bin 511 lira. Yöneticimiz Serdal Adalı’ya olan borç ise 9 milyon 620 bin liradır” dedi. Ertunç Soğancıoğlu, konsolide 2011-2012 yıllarının bütçesinin ise 228 milyon 683 bin 156 lira olduğunu dile getirdi. Ancak yönetimin, muhalefetin borcun 500 milyon liraya dayandığı yönündeki açıklamalarına itiraz etmediği de görüldü. Yönetim kurulu, idari ve mali açıdan ayrı ayrı oy çokluğuyla ibra edilirken, Murat Aksu ile beraberindeki bir grup, Demirören yönetimine onay vermedi ve aleyhte oy kullandı.

Savcı Öz iddiası
Genel Kurul üyelerinden Ali Rıza Dizdar ilginç bir açıklama yaptı. Dizdar, “Beşiktaş Kulübü Başkanı’nın koltuğu kutsal ve mukaddestir. Başka kişi oturamaz. Ama oturan var. Oturan kongre üyesi olmadığı için açıklamıyorum” dedi. Ali Rıza Dizdar’ın işaret ettiği ismin Savcı Zekeriya Öz olduğu, Öz’ün Bursaspor maçında başkanın koltuğuna oturduğu ifade edildi.
Kongre üyesi Mesut Parlak ve bazı kongre üyeleri konuşma sırasına tepki gösterdi. Parlak, elindeki konuşma metnini yırtarak sıralamanın adil yapılmadığını ve konuşmayacağını kaydederek salonu terk etti.

Hepsi yanlış yolda
Yıldırım Demirören, Beşiktaş’ın mali kongresinde resmi gündemin dışına çıkarak Mahmut Özgener’e yanıt verme gereğini duymuş. Sert, köşeli ve sivri mesajlar vermiş. TFF Başkanı Özgener’in özellikle “ Futbolda demokrasi yoktur, kurallar vardır!” biçimindeki açıklaması, kamuoyunda hem farklı bir algı yarattı hem de eleştirdiği kulüp başkanlarına önemli bir koz verdi. Hayatın hiçbir alanında demokrasiden ve hukuktan vazgeçemeyiz... Spor kuralları ve yönetmelikler ancak demokratik çerçevenin içinde kabul edilir, uygulanır. Özgener’in kastı herhalde oyun kurallarının uygulanışında hakemlerin ya da kurumların, kulüplerin ve takımların nabzına göre şerbet veremeyeceği ilkesi ile ilgili... Demirören bunu bilmez mi? Elbette bilir. Ama kulübünü ve taraftarlarını koruma adına polemiğe giriyor.
İletişim, Türk sporunun en önemli sorunlarından biridir. Maalesef hesapsız kitapsız söylemler, farklı algılar yaratarak sorunları büyütüyor. Polemiklere, tartışmalara neden oluyor.
Kamuoyunun önüne çıkmadan önce her iki taraf (federasyon ve kulüpler) bir yuvarlak masada buluşup mesajlarını doğrudan birbirlerine aktarmayı, sorunları sahiplenmeyi, çözüm ve uzlaşmayı tercih etse, herhalde daha iyi olurdu. Ne yazık ki ülkemizde her kişi, her kurum ve hemen hemen her lider gerilimi, meydan okumayı, taraftarlarını coşturmayı seviyor. Bundan besleniyor. Son örneğe bakacak olursak, kimseyi suçlamadan şunu söylemeliyim : Hepsi de yanlış yolda!

ATTİLA GÖKÇE
Oylama öne alındı
Başkan Yıldırım Demirören, basketbol finalini izlemek üzere Kayseri’ye gideceğini söyleyerek oylamanın konuşmalar öncesinde yapılmasını istedi. Kongre Divan Başkanlığı, oylamanın öne alınmasını oylamaya sunarken, üyeler bunu kabul etti. Ancak iki konuşmacı bunu kabul etmedi ve görüşlerini dile getirdi. Oylamanın ardından yapılması gereken dilek ve temenni konuşmaları da gerçekleştirilmedi ve genel kurul sona erdi.