Skorer Kadere karşı gelinmez

Kadere karşı gelinmez

28.08.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kadere karşı gelinmez

Kadere karşı gelinmez


Şampiyonlar Ligi, Fenerbahçe için çok önemliydi. Olmadı. Bunun nedenlerini artık tartışmak gereksiz. Çünkü; sebebi yedek kulübesinde oturuyor, hatta zaman zaman ileri çıkıp, çeşitli hareketler de yapıyor. Ferrari araba alıyorsunuz, yarışlara sokuyorsunuz, ama dolmuş şöförüne kullandırıyorsunuz.
Fenerbahçe kadro kalitesi olarak üst düzeyde. Müthiş stadı ve seyircisiyle hedefini de büyük çizmiş. Fakat; küçük bir beyin taşı kuyuya atıyor. Lorant’ın büyük hedefleri taşıyacak kalitesi olmadığını hep söyledik. Şampiyonlar Ligi’nden elenmenin sonuçları sadece sportif başarısızlık değildir, Alman hocayı görevde tutanlar da faturada yer almalıdır. Böyle bir maç ne zaman risk edilir?
1 - 0’lık dezavantajla başlıyorsunuz, iki farklı kazanmanız lazım. Kendi sahanızda önemli olan gol yemeden atmaya çalışmak rakibin avantajını sıfırlamak olmalı. Bunu yapamadığınızda riske girersiniz.
Lorant, Johnson’suz başladı maça... Serhat ve Washington’un arkasında Ortega ile Revivo vardı. Fatih ile Abdullah kanatları koruyor, hızlı rakiplere avlanmamak için alanlarını boşaltmıyorlardı. Bir mücadele eden Steviç kalmıştı orta sahada. Karşısında Bosvelt, Ono ve Lurling var. Futbolun anayasası önce "Topa sahip olacaksın" der. Ama bazıları çok forvetle oynayarak, çok gol atacaklarını zannederler. Devamlı yanılırlar. Ve hep arkalarında durulur.
Fenerbahçe’nin yıldız oyuncularının performansına dayalı bir sistemi var. Bunun değişmesi lazım. Çünkü; onlar susunca sahadan da ses gelmiyor. 62. dakikada oyundan çıkan Washington kaleye tek şut bile atmadı. İkinci forvet Serhat’ın ilk ve tek pozisyonu 45. dakikadaydı. Bu oyunculara top taşıyamazsan, sağlı - sollu sahayı kullanamazsan, rakibini orta sahada yenemezsen maçlardan sonra sadece mazeret açıklarsın.
Artık yemezler...