Fenerbahçe’nin efsane başkanlarından Ali Şen ile Bodrum’da sohbet ediyorduk. Meşhur İtalyan hoca Herrera, Ali Şen’e, “Dünyanın en iyi teknik direktörünü de alsan, iyi bir yönetimin, iyi bir başkanın olmazsa maskara olursun” demiş.
Şimdi Galatasaray’da yaşananlara bakıyorum. Fatih Terim, Türkiye’nin efsane hocası. Yönetim tarafından kovuldu. Yerine Mancini geldi. O da 8 ay kaldı ve baktı ki bu yönetimle, bu takımla iyi bir yere varamayacağını anladı, bıraktı. İtalya Milli Takımı Teknik Direktörü Prandelli geldi. Onun ömrü de uzun olmadı. Altı ay sonra tazminatını aldı, gitti. Ardından Hamza Hamzaoğlu göreve geldi. Üç kupa kazandı, o da gönderildi.
Hamza hocanın gönderilmesine sevindim, en azından canını kurtardı! Genç bir hoca, takımın başında kalsaydı çok zarar görecekti. Onun yerine Türkiye’nin en iyi teknik direktörlerinden Mustafa Denizli getirildi. Takıldığım yer burası. Denizli gibi büyük bir hocaya takımın başına getirilirken ne sözler verildi?
“Altı futbolcu alınacak” dediniz, alınmadı. Peki Denizli ile konuşurken bir B planı ortaya konmadı mı? Yani “Hocam biz bu transferleri yapamazsak, nasıl bir yol çizeriz” diye konuşulmadı mı? İnanın Denizli gibi büyük bir hocanın gitmeye mecur bırakılmasını affedemiyorum.
Mustafa Denizli sıradan bir hoca mı? Nasıl böyle kandırılır. 3,5 ayda ‘eller yukarı’ deyip nasıl gider? Florya’da neler yaşadı, yöneticilerle neler yaşadı? Bunları bilmiyoruz. Ama yakında bombalar patlar.
Türkiye’nin Avrupa’ya açılan penceresinde böyle olaylar nasıl yaşanır! Pes doğrusu... Galatasaray’ın iyi teknik direktöre mi yoksa iyi yöneticilere mi ihtiyacı var. Önümüzdeki sezon için şimdiden hoca aramaya başlandı. Sen elindeki hocanın kıymetini bilme, daha sonra yeni bir hoca ara. Peki gelen hoca bu şartlar altında Galatasaray’da ne kadar kalabilir? Söyleyeyim size en fazla 6 ay. Peki ne yapabilir? Onu da söyleyeyim hiçbir şey...
İşin en kötü tarafı ise eskiden bu kulüp istediği hocayı takımın başına getirebiliyordu. Şimdi getiremez. Gelecek olan hocanın ilk bakacağı şey bu kulüp nasıl idare ediliyor. İkincisi gelip gönderilen hocalar ne kadar kalmış, neden gitmişler diye düşünmeyecekler mi? Bu kafayla, bu şartlarda Galatasaray’ın uzun süreler başarıyı yakalaması mümkün değil.
Terim aklını mı kaçırmış!
Galatasaraylılar bana soruyor, “Osman ağabey sezon sonu Fatih Terim’in takımın başına geleceği söyleniyor doğru mu?” diye. Ben de onlara “Siz aklınızı mı kaçırdınız” diyorum. Terim yaşadıklarını kolay unutmaz. Kulüpten nasıl gönderildiğini yaşamı boyunca aklından çıkarmaz. En başarılı döneminde “Biz seninle çalışmak istemiyoruz” dediler ve yolları ayırdılar.
Hoca bunu unutur mu? Yeni bir Milli Takım yarattı. 2016 Avrupa Şampiyonası’na ekibini götürdü. Çok iyi bir jenerasyon buldu ve çıkardı. Bu takım bırakın 2016’yı, 2018 Dünya Kupası’nda da ses getirecek. Bunun yanında Futbol Federasyona Başkanı Yıldırım Demirören ile birlikte Türk futbolunda devrim niteliğinde kararlar alıyorlar. Orada çok mutlu. 80 milyon Türk insanının hocalığını yapıyor.
Ne yapacak? Bütün güzellikleri bırakıp, Galatasaray’a gelecek ve 3 tane yöneticinin oyuncağı mı olacak! Terim, Galatasaray’a gelecek diye ortaya laf atanlar kuyruklu yalan söylüyor.
Nasıl küçülteceksin?
Ergin Ataman, Galatasaray Basketbol Takımı’na büyük bir kupa kazandırma yolunda sona geldi. Şimdi bakıyorum, Galatasaray’ın basketbol takımının bütçesinin 4 mislini harcayanlar başarısız olurken, Ataman mütevazı bütçeli kadrosuyla finale gidiyor. Galatasaray Yönetimi’nin elinde böyle bir değerli hoca varken, basketbolun bütçesini nasıl küçültebilir?
