Milli Takım Terim, Fenerbahçeli oyunculara ne dedi?

Terim, Fenerbahçeli oyunculara ne dedi?

12.09.2013 - 14:16 | Son Güncellenme:

Milli Takım’ın 2014 Dünya Kupası yolundaki macerası Abdullah Avcı’nın teknik direktörlüğünde alınan kötü sonuçlarla dibe vurmuştu. Fatih Terim’in başa geçmesi, 10 günde Andorra ve Romanya galibiyetleriyle tekrar yeşeren umutlarımız beraberinde “Bu takım nasıl bu kadar çabuk değişti?” dedirtti.

Terim, Fenerbahçeli oyunculara ne dedi

İLK GÜNDEN AĞIRLIĞINI KOYDU

Haberin Devamı

İlk olarak idmanlarla başlayalım. Kadro açıklandıktan sonra Kasımpaşa Tesisleri’nde yapılan ilk idman merak ediliyordu. Üzerine giydiği eşofmanla önce kısa bir konuşma yapan İmparator, F.Bahçeli futbolculara o kadar yakındı ki Gökhan’a sarılması, Volkan’la dertleşmesi profesyonelliğinin kanıtıydı. Yarım saat geçmeden çalışmayı bölerek, “Beyler top gelmeden nereye oynayacağınız belli olsun. Atın bana topu, işte böyle. Aklınızla oynayın.” Ne var bu sözlerde demeyin. Çünkü ağır havası ve tavırları biz dahil herkesi etkilemişti.

KADRO TARTIŞMALARINA SON

Felsefesini anlatırken net cümleler kuruyor. “Ben kaybetmekten yana yana korkmadım siz de korkmayın. Gidemezsek sorumluluk ben de giderken başarı sizde” diyordu. Futbolcular bu sözlerle üzerlerindeki ölü toprağını da atmış oldu. Kadro seçimini hemen yaptı, “Selçuk’un sakatlığından dolayı sadece bir bölge için düşünüyorum” demişti. Evet gelmeden dersine o kadar iyi çalışmıştı ki nasıl bir kadro kuracağını kimin ne kadar formda olduğundan haberdardı.

Haberin Devamı

5 FARK İSTEDİ, ATTILAR

Andorra için zayıf takım deriz. Evet zayıftılar, ama Fatih Terim bol gol istiyordu. Kim 4-0’dan sonra hala saha içinde 5-0 olsun ister. Averaj hesabı tabii yapılıyor ama bir sonraki maçın da önemli. Ceketinin altından ısrarla oyuncularına 5 işaretiyle mesaj veriyor. Alınan 5-0 skor moralleri tavan yaptırmıştı. Gökhan, Arda yüksek ateş ve serum yiyerek 2 gün geçirdi. Her ikisi de Romanya maçının bir gün öncesinde “Belki oynayamayız” bile demedi, diyemedi. Her futbolcu sakatlığı ne olursa olsun fedakarlık yapmaya hazırdı. Bu da inancın eseriydi. Bu inancı da Terim aşılamıştı.

ÇEKİŞME MOTİVASYONU GETİRDİ

Milli Takım Romanya’ya geçtiğinde ise gündem bir anda değişti. Fatih hocanın dedikodu yapanlara, arkasından konuşulanlara ve her şeyi çok bildiğini zannedenlere söyleyecek bir sözü vardı. Maça 24 saat kalmışken yeri zamanı olmayan bu açıklamalar için bir çok kişi “Ne gereği vardı?” diyebilir. Ama bu da Terim’in maça konsantre şekliydi. Hep bir çekişme halinde. İmparator cevap verir mi? Fatih hoca verir nedeni o herkesi motive ederken kendisi de böyle motive oluyor. İstiklal Marşı okunurken duygusu o kadar yoğun ki, yumruk yaptığı elini kalbine götürüp oyuncularına bir bakışı vardı sanırsınız savaştayız. Terim’in milli duygulara verdiği tepki çoğu vatanseverde bile yoktur.

Haberin Devamı

TAKIMLA BİRLİKTE OYNADI

Takım elbisesi ve gömleği terlemeden de İmparator olunmuyor. Romanya maçında ceketini çıkardı, su içinde. Kimse serin havada o kadar terleyemez. Hiç durmadı, sanki sahanın içinde. 4. hakeme posta koydu, kimi zaman gözleriyle kimi zaman mimikleriyle. Varsa yoksa sesini duyurmaya çalıştı. 11 kişiyle bir arada oynadı. Trip bile attı; kaçan bir golde ellerini çeketine götürüp, çekiştirdi ve “Bitirdiniz beni bitirdiniz” dedi. Futbolcularla sinerjisi o kadar kuvvetli ki 10 günde herkes ne istediğini çok net anladı. Hem saha içi hem de dışında. Kolay kolay Volkan Demirel, Terim için “O Türk futbolunun her şeyi, imparatoru” demez. Diyene değil, dedirtene bakacasınız.

Haberin Devamı

(Ali Can / Vatan)