TÜRKİYE "yeni Atatürkçülük" ile sessiz devrim yaşıyor. Basın bunun öncülüğünü yapıyor. Ne yazıkki, ne sivil, ne de resmi örgütler bu yenileşmeye basın düzeyinde ayak uyduramıyor. Türk siyasi tarihinde ilk kez bir ülkeye, İtalya'ya basın "ekonomik ambargo" diye bar bar bağırıyor, ses geliyor. Türkiye çağdaş kimlik yolunda yürüyor. Biz
spor basını da spor camiasının Aziz Nesin'den miras kalan "ne solcuyuz, ne sağcı, futbolcuyuz, futbolcu..." yorumundan soyunmak istiyoruz. Kulüp yararından toplum yararına düşünmek zamanı geldi... Geçiyor bile...
Toshack, eğer Atatürk'ü okuyorsa en önce "Ben sporcunun zeki, çevik ve dürüst olanını severim" sözünü yaşamına yansıtsın. Sıkışınca "tercümanım yanlış çevirmenlik yapmış" demek, ikinci örnekte öne sürülecek savunma olamaz. O zaman ya "tercümanı değiştirin" desin, veya tercüman bu tutumu onur meseli yapıp o görevinden ayrılsın. Dürüstsek eyyamcılığa devam etmeyelim. Gazetelerde başlıklar var: "Galli'den seçmeler: Ben Türkçeyi öğrenmem..." Eğer Almanya'da antrenör olsaydın bu sözü söyleyemezdin. Trapattoni, Almanca öğrenmediği için gözden düştü. Hagi bile sorulara Türkçe cevap vermeyi neden tercih ediyor. En azından gayret etmenin nezaketini hissetmek, daha insancıl bir tavır. Yoksa karşına önce "Antrenörler Birliği veya Futbolcular Sendikası" çıkmalıydı. İşte basın bu nedenle onlardan bir adım ileride.
Ayrıca Toshack rakiplerinde polemik yaratmak için basına açıklama yapıyor, hem de küskün olduğunu beraberinde taşıyor. Bakın örneklere... Fenerbahçe takımında sadece Rüştü'nün Türkiye'de doğmuş bir oyuncu olduğunu abartılı bir şekilde açıklayıp, değişik kökenli oyunculardan oluşan takımı yönetme zorluğunu dile getiriyor. Peki sen neden yanlış tercüme ettiğini belirttiğin bir mütercim ile çalışıyorsun ? Önce kendi evinin önünü süpürsene. Sonra "Hasan Şaş mı, Ayhan mı" tartışmasını yapıyorsun. Ayhan'ı oynatmıyorsun, Hasan üç günde bir maç yapmaktan yorgun. Çünkü eski takımında trafik böyle değildi. Onun iyi oyuncu olduğunu biliyorsun, takımına yararlı bir oyuncu olmaması için bu kampanyayı kurcalıyorsun. Oysaki, Türkiye'den başka hiçbir ülkede birinci lig de iki Britanyalı hoca çalışmıyor. Biri Milne. Gerçek İngiliz. Bütün hali ve tavrıyla beyefendi... Diğeri Galli. Aralarında fark var... Toshack çok saldırgan... Herkes centilmen olsun, sorumlular görevini yapsın. Türkiye değişti, gelecek günler eskisi gibi olmayacak.