Uzay Gökerman

Uzay Gökerman

uzaygokerman@yahoo.com

Tüm Yazıları

Galatasaray son yıllarda sonuca katkı yapan oyuncu sıkıntısı yaşıyordu. Aldıklarını da takımın içinde doğru yerlere yerleştirip, belirli bir taktik düzende oynatamıyordu.

Fatih Terim’in bu kadar çok transfer yapması veya istemesinin gerisinde böylesi bir tespit olduğunu düşünenlerdenim. Muhtemelen geçen sene Hagi öncesindeki pazarlıklarda Adnan Polat’la bu konuda anlaşamamış olabilir.

Galatasaray Türkiye ölçeğinde oldukça iyi oyuncular transfer etti. Takım oyunlarında eğer takımınız sıkışmışsa ekstra katkı yapacak oyuncular ön plana çıkar.

Haberin Devamı

Barcelona gibi hem takım oyunu oynayıp hem de çok iyi yıldızlara sahip olursanız önünüze geleni açık farkla yenersiniz.

Son yarım saatte oyuna giren Elmander ve Sercan sadece iki pasla oyunu çözen ikili oldular. Sercan neredeyse pozisyonu yoktan var etti. Elmander de çok düzgün ve güzel bir şut çekti. Melo'dan daha güzel bir gole imza attı.

Galatasaray, taraftarının önündeki ilk maçına çok konsantre ve arzulu çıktı. Zaten böyle maçlarda futbolcuları hazırlamanıza gerek kalmaz. Futbolcu çimlere ayak bastığı andan itibaren bambaşka duygular hisseder.

Bunun en iyi bilen ve kullanan teknik adamlardan biridir Fatih Terim.

Takıma henüz dâhil olmuş bu oyuncuların bir anda kaynaşmaları, birbirlerini anlamalarını bekleyemeyiz. Galatasaray da takım olmanın çok uzağında oynuyor. Sadece bu kadar değil; ne oynayacağını da henüz tam olarak oturtabilmiş değil.

Ancak o kadar etkili ve yetenekli oyunculara sahip ki bunlar ister istemez pozisyon yaratıyor, kendileri kadar yeterli futbolculara sahip olamayan rakibine karşı da üstünlük kurabiliyor.

Galatasaray, Rijkaard’ın ilk 9 maçında kurmaya çalıştığı ancak çok fazla gol yediği için vazgeçtiği dinamik futbol taktiğinden bu yana iki senedir oyun kuramıyor ya da istikrarlı bir kadro yaratamadığından oturtamıyor.

Dün izlediğimiz Galatasaray’da yine bunu görebildik.

Evet, belki defansif anlamda kendisini çok da zorlamayan Samsunspor karşısında doğru bir alan savunması yapabildiler, ancak hücumda ne oynayacaklarını o sırada topu ayağında tutan oyuncudan başka kimse bilmiyordu. Hatta Fatih Terim de bilmiyordu.

Haberin Devamı

Örneğin ikinci yarı bir ara Galatasaray’ın savunma hattı ile hücum oyuncuları arasında oldukça geniş boşluklar oluşmuştu. Yedikleri golde bu eksik dizilişin etkisi oldu.

Elbette takım oyunlarında bu dediğimiz şeyin oturması zaman alıyor. Bir sistem arayışının bir süre daha devam edeceği ortadadır.

Riera Galatasaray’ın en iyisiydi. Bu sezon çok güzel şeyler yapacağının işaretlerini verdi.

Kazım bu şekilde devam ederse Fatih Terim’den torpili olmasına karşın muhtemelen kendisini yedek kulübesinde bulacaktır.

Melo doğru şeyler yapıyor, yapacak gibi duruyor. Ancak bizim bildiğimiz 10 numara mı bunu söylemek için çok erken.

Maçta çok ilginç bir penaltı kararı verildi.

Bu penaltı bana bundan yaklaşık 30 yıl önce bir Galatasaray-Fenerbahçe maçındaki benzer bir penaltıyı hatırlattı. Fenerbahçe’nin 1-0 önde götürdüğü maçın sonlarına doğru kaleci Adem kendisine engelleme yapan Gökmen’in üzerine yüklenmiş, düşürmüş; hakem de penaltı düdüğünü çalmış, karşılaşma da 1-1 sona ermişti.

Haberin Devamı

Burada sanırım penaltıdan çok Kuddusi Müftüoğlu’nun çıkardığı kırmızı kart ve penaltı atışı sırasında Melo’nun Selçuk’un iki adım ötesine kadar gelip birlikte atacaklarmış görüntüsü uyandırması nedeniyle atışın tekrar ettirmemesi tartışma konusuydu.

Her iki durumda da hatalı kararlar verdi.

http://twitter.com/uzaygokerman