Bir süre önce tekerlekli sandalye basketbol kulübü kurmak için gittiğimiz Mardin’de, diğer spor dallarına da bir göz attık. Gördük ki, son yıllarda spor bakımından ihmal edilmişlik neredeyse sıfıra yaklaşmış Mardin’de son 2 senedir bir canlılık, hareket var.
Örnek vermek gerekirse; son 2 senede voleybola 7, basketbola 12, hentbola 10 ve Halk Oyunlarına da 11 takım katılarak ligler yapılmış. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün girişimleriyle ve Valiliğin destekleriyle gerçekleştirilen etkinliklerde, 37 takıma spor malzemesi dağıtılmış.
Masa tenisinde 2010 yılında, yine valiliğin ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü’nün desteği ile 96 adet antrenman masası alınarak ihtiyacı olan okullara ve kurumlara dağıtılmış. Bu arada Masa Tenisi Federasyonu da Mardin İl Müdürlüğü’ne masa tenisi masaları vererek destek olmuş. Ve Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde kurulan Margenç Spor Kulübü‘nün masa tenisi takımı, Beşiktaş ve Fenerbahçe gibi takımların da katıldığı terfi maçlarında 2’ci lige terfi etmiş ve bu yılda ligde kalmayı başarmış.
Çok etkilendik
2009’da 760 olan sporcu sayısı, satrançta 2011 yılında 1868‘e ulaşmış. Mardin için önemli bir gelişme. Ve bunun sonucu, bu yıl Aralık ayında Dünya Kadınlar Satranç Şampiyonası Mardin’de yapılacak. Bunun yanı sıra Voleybol ve Hentbol da da kapanan kulüpler yeniden faaliyete geçerek spor etkinliklerine başlamışlar.
Bu arada Sevgili İsmet Badem’in de bir süre önce Mardin’de basketbol konulu bir konferans verdiğini öğrendik.
Spordaki tüm bu gelişmelere paralel olarak ilçelerdeki futbol sahaları, soyunma odaları dahil yenilenerek kullanılır hale getirilirken, Mardin Atatürk Spor Salonu da elden geçirilerek yenilenmiş.
Tüm bu yazdıklarımızın büyük bir bölümünü yerinde gördük ve önümüze konan belgeleri inceleyerek bu kanıya vardık. Bir zamanlar görevini yapmayan, gününü gün eden il müdürleri, bu satırların yazarıyla akılları sıra dalga geçmek için “Medyadaki Genel Müdür” derlerdi. Bizim görevimiz iyileri örnek olmaları için yazmak, kötüleri de görevlerini yapmak için uyarmak. Mardin İl Müdürü Cevat Ercan da babamızın oğlu değil. Ama yaptıklarını kendi gözlerimizle gördük ve Mardin ilimizdeki etkinlikler ve çabalar bizi çok etkiledi.
