Spor yazarları derbi kararı için ne dedi?
.
1
Gürcan Bilgiç: VİCDANİ BİR KARAR
Futbol Federasyonu bu kararı verirken raporlardan ziyade vicdani davrandığını düşünüyorum. Çünkü maçın tatil edilmesini gerektiren olaylar çıktığında iki tarafın ciddi şekilde etkileşimi var. Şenol hoca yaralanıyor ama sahayı hakemden izin almadan terk ediyor. Bu karara muhtemelen emniyetten alınan görüşler de eklenmiştir. Böyle bir maçın sahada bitmesi lazımdı. Kalan bölümü "Delikanlı gibi oynayacaklar.
2
SERHAT ULUEREN:
Karar yüzde yüz doğru. Sadece tek eleştirim var, keşke bu kararı maçtan 24 ya da 48 saat içinde almış olsalardı. Yüzde yüz doğru bir karar olduğunu düşünüyorum. Sebebi de F.Bahçe’nin son koymuş olduğu görüntüler değil, hakem, gözlemci ve temsilci raporlarındaki ciddi çelişkiden dolayı. Beşiktaşlılar'ın da teknik direktör Şenol Güneş’in de dün alınan bu karara uyarak herhangi bir protesto olmadan sahaya çıkmalarını temenni ediyorum. Tek endişem bu defa iki takım futbolcularının sahada birbirlerine girip karşılaşmayı bir defa daha farklı bir boyuta taşımaları olur. İnşallah aklı selim düşünce galip gelir ve bu olaylı müsabaka sahada tamamlanır.
3
ERSİN DÜZEN
Yaşanan olaylara F.Bahçe ve Beşiktaş cephesi olarak bakmak lazım. Ev sahibi takım taraftarlarının neden olduğu olayların yanı sıra güvenlik zafiyeti işin bu noktaya gelmesine neden oldu. Beşiktaş kanadında ise bazı oyuncuların saha içi davranışları, kenarda da Tolga ve Oğuzhan’ın tavırları göz ardı edilemez. Şenol Güneş ve oyuncuların da hakem karar vermeden içeriye girmeleri bu konudaki sorumluluklarını arttırıyor. Konuyu iki taraflı ele aldığımızda ilk olarak F.Bahçe’ye seyircisiz oynama cezası çıktı. Hakemi beklemeden içeri giren Beşiktaş da hükmen kararından kurtuldu. TFF’nin kaldığı yerden devam kararı bana göre en sağlıklı olanı.
4
GÖKHAN DİNÇ:
Futbolun 1. kuralı; maçın bir başlama düdüğü varsa, mutlaka bitiş düdüğü de olmalı. Sahada başlayan maç sahada bitmeli. Türkiye Futbol Federasyonu’nun almış olduğu karar futbol adına en doğru karardır. İlerleyen günlerde tarafların ne yapacağını veya ne yapmayacağını kestirmek kolay. Herkes kendi tribününe oynayacak, futbolu kimse düşünmeyecek. Adı ‘Türkiye Futbol Federasyonu’ olan bir kurum, Türkiye’de futbola sahip çıkan tek kurum olmuştur. Böyle de devam etmeli. Şimdi maçın kalanını izleyeceğiz, umarım bizi taraftarsız bırakan, kendisini ‘taraftar’ diye tanımlayanlar kendi otokontrol sistemlerini bir sonraki maçta devreye sokarlar.
5
