Sunay Babahan Seyahat Tasarımcısı

Sunay Babahan Seyahat Tasarımcısı

sbabahan@jabiroo.com

Tüm Yazıları

Çocuk sahibi olmadan önce özgürce tatil yapabildiğim günlerde çocuk sahibi arkadaşlarımı ve onların tatillerini görünce ruhum daralırdı. Tam bir kabus olarak gördüğüm bu hayat sanki okulda özel ders verilmiş gibi herkes için aynıydı. Belki de bu nedenle uzun yıllar çocuk sahibi olmak istemedim. Çocuklarla tatile çıkmak demek her şey dahil tatil köylerine gitmek, orada onları Kids Club’a bırakıp günlerce aynı mekanın içine hapsolmak, açık büfelerden yorucu yemekler yemek, sevimsiz gösteriler izlemek demekti. Sabah kahvaltısında beraber oturmak dışında pek bir şey paylaşmayan ve beraber tatil yaptığını sanan aileler mutlu ve gururlu görünürdü.

Haberin Devamı

Ya da biraz daha büyüdüklerinde sanki zorunluluk gibi Disney’e götürülmeliydi bu çocuklar. Saatlerce sıra beklenip, zevksiz yemekler yiyip yorgunluktan ölerek kendini akşam zor bela yatağa atmaktı. Bunların adı çocuklarla tatil oluyordu. Anne babalar bıkkınlıktan, çocuklar da yorgunluktan tatsız, mutsuz ve keyifsiz zaman geçiriyordu.

Yıllar sonra ben de çocuk sahibi oldum ve kendi kendime söz verdiğim gibi bütün bunlardan, ( Disney hariç ) köşe bucak kaçmayı başardım. Çocukla nasıl daha yaratıcı, paylaşımcı, hem onların hem de bizim zevk alacağımız tatiller yapabileceğimize kafa yordum. Yıllar içinde çok çeşitli deneyimlerim oldu ve sonuçlardan da çok memnun kaldım. Seyahat işinde profesyonel olarak çalışan ve iki çocuklu biri olarak işte deneyimlerimle ilgili gözlem ve notlarım:

1-Tatil planı yaparken yaratıcı olun. Gideceğiniz yerde klasik çocuk mekanları dışında onların ilgisini çekebilecek başka neler olduğunu detaylı şekilde araştırın. Ya da işin profesyonellerinden yardım alın. Ve her güne mutlaka onların ilgisini çekecek, birşey öğrenebilecekleri programlar koyun. Paris bu konuda en güzel örneklerden biri. Paris’e sadece Disney için gitmek büyük talihsizlik. Çünkü Paris çocuklarla birlikte yapabileceğiniz bin bir çeşit aktiviteyle dolu bir şehir. Tüm şehir çocukların bayılacağı parklar ve müzelerle dolu.

2-Arkadaş grubu ile bile gitseniz akşam yemeklerinde birlikte oturup sohbet ederek yemek yiyin. Yemek sofrası aile için paylaşım yapılabilecek en özel yerlerden biri. Bunu özellikle tatillerde neşeli ve eğlenceli bir şekilde kullanmak son derece akıllıca. Hem gün boyunca yapılanlar hem de bulunduğunuz yerin özellikleri konusunda sohbetler yapabilirsiniz.

Haberin Devamı

3-Ipad ya hiç götürmeyin ya da sınırlı şekilde kullanmasına izin verin. Yeni bir yere gitmek demek orayı hissetmek, gözlemlemek yaşamak demek. Devamlı ipad oynayan çocukların o dünyadan çıkıp bulundukları yeri gözlemleme ihtimalleri çok düşük. Oysa seyahatin en büyük amacı çocuklara farklı dünyaları deneyimlemelerini ve gözlemlemelerini sağlamak.

4-Seçtiğiniz lokasyonları çocuğunuzun cinsiyetine ve yaşına göre seçin. Doğru seçimler yaparsanız hem çocuğunuz mutlu olur hem de birlikte iyi vakit geçirirsiniz. Mesela küçük yaştaki çocuklar (4-7 yaş ) için New York pek cazip olmazken biraz daha büyük çocukları (7-12 yaş ) bu şehirde oyalamak ve mutlu etmek çok daha kolay.

Haberin Devamı

5-Tatile yanınızda dadı, anneanne ya da babaanne ile gitmeyin. Bu süreyi birlikte yüzde yüz vakit geçirilecek bir zaman olarak düşünün. Çocuğunuzun sizinle birlikte ev ortamının dışında normal rutininden uzakta vakit geçirmesi çok farklı ve öğretici bir deneyimdir. Bundan sonuna kadar faydalanmaya çalışın.

6-Çocukları farklı tatlar denemeleri, farklı yerler görmeleri konusunda teşvik edin. Her zaman aynı tip restoranlara gidip çocuklara özel yemekler ısmarlamayın. Mesele Çin Lokantasına götürüp onlara uygun yemekler ısmarlayın ( noodle gibi ) ya da şık bir restorana götürüp farklı soslu bir makarna yemeleri için çaba gösterin.

7-Çocuklarınız arasında yaş farkı çoksa (5 yaş ve üzeri) mümkünse tatilinizi üçe bölün. Bir kısa tatil ailecek, bir kısa tatil biriyle bir kısa tatil de diğer çocuğunuzla yapın. Çocuklardan birini bıraktığınız için de üzüntü ya da suçluluk duymayın. Yaş farkı fazla olan çocukların birbirlerine uydurmaya çalışmak anne babalar için çok daha zor ve yorucu. Ayrıca çocukların her birinin ilgi ihtiyacı da bir arada olunca karşılanamıyor.

8-Onların sadece çocuklara özel mekan ve aktivitelere götürmeyin. Farklı yerlere ilgi duymaları ya da zevk almaları için gayret gösterin. Mesela bir modern sanat müzesine çocuklara özel bir rehberle grup yaparak gidebilir tüm eserlere onlara uygun bir dille anlatılmasını sağlayabilirsiniz. Ya da Roma’nın tarihi yerlerini haritada ile oyun haline getirerek gezebilirsiniz.

9-Seyahat sırasında alışverişte fazla vakit harcamamaya çalışın. Çünkü uzun alışveriş süreleri çocuklar için hem çok sıkıcıdır hem de verdikleri mesaj tüketmek olur. Oysa onların daha üretici ve öğretici mesajlara ihtiyaçları vardır.

10-Seyahat etmenin hem çocuklar hem de büyükler için en büyük deneyim ve eğitimlerden biri olduğunu hiç unutmayın.


https://jabiroo.com/blog