Taban-alkış var, kırmızı kart yok! Quaresma'nın hareketi...

Ricardo Quaresma'nın dün akşam yaptıklarına kimse anlam veremedi. 8. dakikada Jorquera’nın sırtına, 45+5’te Şamil’in bileğine tabanıyla bastı, sarı kartın ardından hakemi de alkışladı ama kırmızı çıkmadı. Beşiktaş’ın Portekizli yıldızı Ricardo Quaresma, Bursaspor deplasmanında bir hayli gergindi. Siyah-beyazlı futbolcu maçın ilk yarısında kırmızı kart görmek için adeta her şeyi yaptı ama atılmadı. Quaresma ilk olarak maçın 8. dakikasında Jorquera’ya kural dışı bir müdahalede bulundu. Tecrübeli futbolcu taç çizgisi kenarında Jorquera’ya kaptırdığı ve daha sonra boşta kalan topu hışımla taca vururken, istem dışı biçimde Şilili oyuncunun sırtına tabanıyla bir darbe indirdi. Hakem Bülent Yıldırım, Bursalı oyuncuyu öperek özür dileyen Quaresma’ya bu pozisyonda kart göstermedi. Portekizli futbolcu 45+5’te ise bu kez orta sahada Şamil’in ayak bileğine tabanıyla çok sert biçimde bastı. Bursasporlu oyuncular ve tribünler bu darbenin ardından Quaresma’ya doğrudan kırmızı kart çıkmasını beklerken, hakem Bülent Yıldırım, siyah-beyazlı oyuncuya sarı kartını gösterdi. Quaresma sarı kartın ardından Bülent Yıldırım’ı alkışla protesto etti. Hakem Yıldırım arkası dönük olduğu için Portekizli oyuncunun hareketini görmezken, yardımcıları da uyarıda bulunmadı. Quaresma’nın oyunda kalmasına büyük tepki gösteren Bursasporlu taraftarlar, Bülent Yıldırım’ı da uzun süre protesto etti. Eski hakemlerden Ahmet Çakar da Quaresma'nın kırmızı kart görmesi gerektiğini söylerken, Quaresma kendini attırmak için her şeyi yapıyor. Aslında çoktan atılması gerekirdi. Video hakem sezon başından beri olsaydı, Başakşehir çoktan şampiyon olmuştu. Bugün de Quaresma atılmadı, çok net hem de mesajını paylaştı. dedi. Şenol Güneş: Ahmet Çakar ona da baksın!' Başakşehir maçında G.Birliği 2 değişiklik yaptı. 2 sarı karta bakın. Algı yapmak istiyorsunuz, Ahmet Çakar ona da baksın. Başakşehir-Gençlerbirliği maçında Visca ağzını kapatıyor da hakemle ne konuşuyor, ona bakın! Sezon bitiyor, hangi hakemi tutsak, elimizde kalıyor! Alın en sıcak örnek Bülent Yıldırım... Neredeyse emekli olacaksın arkadaş, hâlâ kurallardan bi habersin! Öyle adına-sanına bakmayacaksın, aslanlar gibi kuralları uygulayacaksın! Nerdeee? Oğuzhan’a Bilal Kısa’nın girişine ne demeli? Öyle bir çift dalıyor ki, bırakın vurmasını kenara direkt kırmızı kart, sarıyla geçiştiriyor! Tosic’in hücuma çıkarken formasından çekilip indirilmesi sarı, o da yok! Peki, Sivok’unki? Yanında adam varmış, geçin efendim geçiniz... Aboubakar kurtulsa bariz gol şansı, Bülent Yıldırım sarıyla geçiştiriyor, bal gibi kırmızı kart! Artı Quaresma’nın Jorquera’nın sırtına tekmesini hiçbir hakem es geçmez, sarı kesin, bunu bilir, bunu söyleriz! İkinci yarıda aklı başına geldi, kuralları anımsadı, kartları yerinde kullandı! Yahu hoca, Beck’i uzatma dakikalarında korner köşesinde resmen dövdüler, nasıl seyirci kalırsın, yazıklar olsun! Seyirciyi de anlamakta zorlanıyoruz doğrusu! İlk yarıda sürekli sahaya patlayıcı ve yabancı cisim attılar! Dememiz o ki, maçın yarıda kalması için müthiş efor sarfettiler, gözlerimize inanamadık! Düşünün rakip Bursaspor, haftalardır kalesi gollerle dolup, taştı(!) önüne gelen yeniyor, Beşiktaş’ın karşısına gençlerle çıkmış, Kartal’a gücü kadar kafa tutuyor! Böylesi bir tabloda koca Beşiktaş, bırakın pas yapmayı ilk yirmi dakika senkron tutturamadı, buna ne demeli? Rakibin baskısını uzun süre üzerinden atamayan Kartal, rakibine pozisyon vermediği gibi, Quaresma ve Aboubakar’la iki fırsat yakaladı, birine Harun geçit vermezken, diğerini ise siyahi oyuncu kötü vuruşla dışarı attı! Quaresma, belli ki soyunma odalarında zılgıtı yemiş, ikinci yarıda durulmuş! Gerginlik ve de stres Kartal’ın genlerinde var, bu da hataları birlikte getiriyor... Bizce maçın kırılma anı, Kubilay’ın atamadığı Fabri’nin kurtardığı pozisyondur... Güneş’in Cenk Tosun hamlesi kazanma adına doğruydu, nitekim bu değişim golü getirdi... Aboubakar kedi olalı bir fare tuttu, Cenk Tosun’a harika asist yaptı, golcü futbolcu zor pozisyonda Kartal’ı çekip, ipten aldı. Aboubakar bitime saniyeler kala Bursa’nın fişini çekti. Valla arkadaşlar, ligin bitimine üç hafta kaldı, siz siz olun yanınızda mutlaka diazem bulundurun! Beşiktaş yeniden lider, üstelik puan avantajı da var. Eee koca Kartal, kredisini iyi kullanmalıdır, ipler tamamen pençesinde! Kartal, stresten besleniyor, taraftarını bunalıma sokmaktan hoşlanıyor, daha doğrusu zoru başarmayı seviyor! Erman Toroğlu, Quaresma hakemlerle dalga geçiyor. Kişilik olarak da biliniyor, dalgasını geçiyor. Quaresma basarken aklına geldi, biraz durdu. En az sarı kartı var. Hakem korktu Quaresma'dan kaçıyor. Kartı gösterdi. Arkanı niye dönüyorsun değerlendirmesini yaptı. Quaresma'nın hareketlerini değerlendiren Rıdvan Dilmen, Quaresma atılmak için her şeyi yapıyor, hakem de atmamak için her şeyi yapıyor. En az 2 kere atılması lazımdı ifadelerini kullandı. ZOR maç bir maç olacağı belliydi. Ancak bu kadarını kimse beklemiyordu. Gergin bir stat atmosferi ve maça sert, sıkı ve büyük bir dirençle başlayan Bursaspor... BEŞİKTAŞ, özellikle ilk 30 dakika bu sertliğe reaksiyon gösteremedi. Siyah-beyazlılar topa sahip olmasına rağmen ceza sahası içi aksiyonlarından yoksundu. Pozisyonsuz geçen maçta devrenin son 15 dakikasında baskı arttı ancak Aboubakar ve Quaresma ile girilen pozisyonlardan sonuç gelmedi. Özellikle sol bek Adriano’nun hücumlara fazla katılmaması ve Atiba’nın kötü oyunu da Beşiktaş’ı olumsuz etkiledi. 2. devre daha kararlı başlangıç yapan Beşiktaş, Bursaspor karşısında topu daha akıcı bir şekilde dolaştırınca Bursaspor’un savunma dengesini bozmayı başardı. Oğuzhan’ın girdiği net pozisyon, ardından Kubilay’ın kaçırdığı gol nihayet sahada futbolun oynanmaya başlandığının göstergesiydi. ABOU-CENK İŞİ BİTİRDİ ŞENOL Güneş kötü günündeki Atiba’yı oyundan çıkarıp Cenk’i alalarak 4-4-2’ye döndü. Nitekim 2 santrfor arasındaki iletişim Beşiktaş’a golü getirdi. Aboubakar’ın harika pasında Cenk sakin kalarak kaleci Harun’u çalımlayıp golü attı. 1-0’dan sonra Beşiktaş etkili oyununu sürdürdü ve Bursa’yı kendi yarı alanından çıkarmadı. Cenk’in girişi sonrası daha fazla dolaşan Aboubakar daha fazla topla buluştu. ŞENOL Güneş, skoru bulmasına rağmen Quaresma’yı oyunda tutmaya devam etti. Tekrar tek santrforlu düzene ve oyunu tutmaya yönelik 5’li orta alan düzenine dönmedi. Buradaki düşünce topu daha fazla yarı alanda tutmaktı. Ancak Beşiktaş 85. dakikadan sonra telaşlı bir görüntü ortaya koydu. Duraklama anlarındaki skoru koruma telaşı ise siyah-beyazlı ekibe yakışmadı. MAÇ boyunca sakinliğini koruyan Oğuzhan siyah-beyeazlı ekibin en iyisiydi. Marcelo da hatasız bir futbol oynadı. BEŞİKTAŞ, şampiyonluk yolunda en zor virajı geçerek kalan 3 maçı beklemeye başladı. HERKES İÇİN ZORDU KABUL etmek gerekir ki 2 takım futbolcuları ve hakem Bülent Yıldırım için de çok zor bir maçtı. Ancak yine de 2017 Türkiye’sinde hâlâ bu işler oluyorsa marka değerinden falan söz etmeyelim. Takımlarımızdan biri Şampiyonlar Ligi’nde bir iç saha maçını bu ortamda oynayabilir mi? Hayır. Maç boyunca atılan patlayıcılar, sık sık duran oyun futbolumaza hiç yakışmıyor. SON iki haftada 4 puan kaybeden Beşiktaş dün Bursa’da kazanarak yine ‘şampiyonluğun en büyük adayı benim’ dedi... Baştan sona rakibi Bursaspor’dan çok daha üstün olan Kartal, kazanma iştahının karşılığını alarak İstanbul’a döndü. Gol gecikmesine rağmen Beşiktaşlı futbolcular stres yapmadı, paniğe kapılmadı ve oyun disiplininden de hiç vazgeçmedi. Beşiktaş’ın kazanması, bunun için de ilk önce gol atması gerekiyordu. ŞENOL Güneş inanılmaz bir hamle yaparak yanında oturan golcü Cenk’i oyuna soktu. Ve Cenk ‘ben golcüyüm’ diyerek yine golü attı. Golü atan Cenk’ti ama golün başlangıcı sahanın en iyi oyuncularından Tolgay’dan başlayıp Aboubakar’a devam etti. Beşiktaş golden önce de pozisyonlar buldu ama Harun kalesinde devleşti. Ama Fabricio’ya da büyük bir alkış... Maç 0-0 sürerken Kubilay ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda gole izin vermeyerek 3 puanın en büyük hissedarlarından oldu. QUARESMA UYARILMALI BU arada Beşiktaş’ın en iyi oyuncularından biri olan Quaresma çok ama çok dikkatli olmalı. Quaresma rakibin ayağına bastığı pozisyonda kırmızı kart görse kimse bir şey diyemez. Şenol Güneş, Quaresma’yı kesinlikle uyarmalı. ÖZETLE Beşiktaş Bursa’da aldığı galibiyetle hem üzerindeki kara bulutları dağıttı hem de büyük moral kazandı. Bursa ise gol yiyene kadar bırakın atmayı rakip kaleye gitmeyi bile düşünmedi. Yüksek gerilim ya da yüksek basınç... Ne derseniz deyin. İki takım da farklı nedenlerle aynı koşullar altında oynadılar.. Daha doğrusu oynayamadılar.. Bursaspor, farklı yenilgilerle hiç de beklemediği bir irtifa kaybına uğrayınca, peş peşe istifa eden- değişen hocalarla günü kurtarma telaşına düştü. Futbolcuların da taraftarların da aradığı fırsat Beşiktaş maçıydı. Timsah Arena’da daha dirençli, daha cesur, daha çok koşan, kontralarda gol arayan bir ev sahibi vardı. Lig liderliğinde 7 puanlık avantajında, en yakın rakibine 3, ezeli rakibine de 2 puan kaybeden Beşiktaş’ın elinde - avucunda iki puanlık küçük bir fark kalmıştı. Kredisi tükenmiş, kadrosu eksilmiş (Talisca), sinirleri bozuk bir konuktu Beşiktaş. Evet, topa daha çok sahip oldular. Gol girişiminde, isabetli pasta, kornerlerde üstünlük konuk takımdan yanaydı. Ne var ki bu kaliteye rağmen, ilk yarıda aradıkları golü bulamadılar. Karşılıklı sertliklerle geçen maçta Şenol Güneş, Talisca’ya bir vekil aramamış, Oğuzhan Özyakup’u klasik 10 numara olarak görevlendirmişti. Merkezden forvet arkasına geçen Oğuzhan, beklenen etkinliği gösteremedi. Çok koştu ama yaratıcı bir oyun kuramadı, kilitleri çözecek bir pas atamadı. Beşiktaş kaçırdıkça Bursaspor’un baskısı ve cesareti arttı. İki mutlak gol pozisyonuna girdiler. Şenol Güneş’in hamlesi geldi sonra. Atiba’yı alıp sahaya Cenk Tosun’u süren Şenol Hoca, radikal biçimde 4-4-2’ye döndü. İki kanadın daha çok sorumluluk üstlendiği. Aboubakar ile Cenk Tosun’un birbirlerini eşleyerek oynaması, Beşiktaş’ı adeta canlandırdı. Tıkanık oyun birden akmaya başladı. Tolgay’ın merkezden çıkardığı harika bir topla buluşan Aboubakar, kendisinden beklenmedik biçimde harika bir ara pasıyla doğru koşu yapan Cenk Tosun’a akıl dolu bir asist yaptı. Önce çalım, sonra isabetli bir vuruş ve gol... Merak ediyorum: Kim daha çok sevindi dün? Maçın başından beri gol umuduyla dokuz doğuran Beşiktaş taraftarları mı? Yoksa o golü atmak için haftalardır üzerindeki ölü toprağını savuran Cenk Tosun mu? Yanıt (c) şıkkı: İkisi de! Bursaspor 65’deki golden sonra inanılmaz reaksiyon gösterdi. Maçı çevirmek için müthiş baskı kurdular. Başaramadılar. Beşiktaş’ın hem savunmada, hem de orta alanda dayanıklı ve akıllı bir oyun çıkardığını söyleyebiliriz. Dünkü Beşiktaş’ta, maçın tümüne baktığımız zaman, herkes görevini yaptı. Fabri, Gökhabn, Quaresma, Babel, Oğuzhan ve ille de Tolgay... Herkes eli böğründe beş dakikalık uzatmayı beklerken Aboubakar da Tolgay’ın asistiyle son imzayı attı. Beşiktaş, koltuğa yeniden oturdu. Sonunda kimin sahipleneceği elbette belli değil. Ama yaşadığımız şu müthiş maceraya ve iki adayın kahramanlarına selam olsun! Bolca sarı kart... İtirazlar, bitmeyen sertlikler... Bülent Yıldırım soğukkanlılıkla yönetti maçı. Q7’nin Şamil’e hareketi kırmızılık. Sarı gösterdi ve Portekizli tarafından alkışlandı. Darılmaca yok. Orada kırmızı kart gerekiyordu.