Tbmm Anayasa Komisyonu Başkanı Şentop:

ORDU (AA) - TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, "Anketlerin en başından beri vermiş olduğu sonuçlar 'evet'lerin önemli ölçüde önde olduğu idi. Son bir aydır ciddi ölçüde de yükselme var 'evet' lehine." dedi.

Şentop, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz'ı, makamında ziyaret etti.

Ziyarette gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şentop, bir gazetecinin, "Anayasa değişikliğindeki maddeler halk tarafından tam anlaşıldı mı?" yönündeki sorusu üzerine, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasının yerel ve genel seçimlerden farklı bir şey olduğunu belirterek, "Genel ve yerel seçimlerde şahıslar ve partiler üzerinden karar veriliyor. Burada ise ortada bir metin var. Bu da anayasa değişiklik metni. Onun için sahaya ilk indiğimiz zamanlarda büyük ölçüde sorular vardı." diye konuştu.

Bazı anket firmalarının bunu kendi dilinde kararsız olarak ifade ettiğini anlatan Şentop, "Ama ben bunun kararsızlıktan farklı bir şey olduğunu düşünüyorum. Aslında herkesin kararı büyük ölçüde belli idi. Ama merak ediyorlardı neye oy vereceklerini. Özellikle son bir haftadır sorulan sorular çok büyük ölçüde azaldı. Daha fazla teknik detaylar üzerinde sorular çıkmaya başladı." ifadelerini kullandı.

Şentop, 75 güne yakındır sahada dolaştığına işaret ederek, "Büyük ölçüde konunun anlaşıldığını, çok ufak detaylara kadar hatta bir topluluk içerisinde bile 3-5 kişiye kadar bu teknik detayları bilenler çıkabiliyor. Bazen soru soranlara o topluluğun içerisindeki bir başkası cevap verebiliyor. Dolayısıyla bu konunun içeriğinin anlaşıldığı kanaatindeyim." dedi.

Anayasa değişikliğindeki teknik detayların sadece hukukçuların ilgilendiği ve bildiği hususlar olduğunu vurgulayan Şentop, şunları söyledi:

"Esas işin özü ana fikri önemli. Milletimiz de bu işin başından beri ana fikrini ve özünü biliyor. 27 Nisan 2007'den itibaren Türkiye'de cumhurbaşkanının meclise seçtirilmemesinden itibaren başlayan bir süreç var. Meclise cumhurbaşkanı seçtirilmeyince yine o zaman AK Parti olarak bir anayasa değişikliği yapmıştık ve doğrudan halkın cumhurbaşkanını seçmesi sağlanmıştı. Oradan başlayan ve bugüne kadar devam eden 10 yıllık bir süreç bu. Bu 27 Nisan 2007 sonrası atılan ilk adımın son adımı olmuş oluyor. Hükümet sistemi ile ilgili 10 yıllık bir tartışmayı sona erdirecek bir adım. Dolayısıyla milletimiz bunun farkında. Özünü bildiği için diğer hususlar teferruat, detay."

Anket sonuçlarının sorulması üzerine Şentop, "Anketlerin en başından beri vermiş olduğu sonuçlar 'evet'lerin önemli ölçüde önde olduğu idi. Son bir aydır ciddi ölçüde de yükselme var 'evet' lehine. Biz artık onun için 'evet' demiyoruz, güçlü 'evet' diyoruz. Özellikle de son iki haftadır. Öyle bir beklentimiz var. İnşallah Türkiye'de belki anketleri de genel olarak beklentileri de aşacak sürpriz bir 'evet' oranıyla karşılayacağız inşallah." yanıtını verdi.

- "CHP bu süreçte çok değişik kampanya stratejileri uyguladı"

CHP'nin, referandum sürecindeki tutumuna ilişkin soru üzerine Şentop, şu ifadeleri kullandı:

"CHP bu süreçte çok değişik kampanya stratejileri uyguladı. İlk başta değişiklik teklifi komisyona verildiğinde komisyonda yaşananları hatırlıyorsunuz. Kavga gürültü orada epey sıkıntılı bir süreç yaşandı. Daha sonra mecliste benzer şekilde sıkıntılı bir süreç yaşandı. Malzeme topladılar. Oy kullananların fotoğrafını çektiler. Bir şey yapacaklarını zannettiniz. Sonra birdenbire bir şey yapmadılar. Anayasa mahkemesine bile götürmediler bu değişikliği. Tabii ki ciddi bir çelişki de var CHP seçmeni açısından. Bu sorunun sorulması lazım. 'Rejim değişikliği bu' diyorlardı. Bu rejim değişikliği ise o zaman bunu anayasa mahkemesine niye götürmüyorsunuz? Eğer sizin böyle güçlü bir iddianız varsa mahkemeye götürmeniz lazım. Ama bunda da ciddi olmadıkları ortaya çıktı sonra."

- Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları

Şentop, CHP'nin daha sonra düşük profilli bir kampanya üzerinde yoğunlaştığını dile getirerek, şöyle konuştu:

"CHP'nin bir karakteri var. Onu uzun süre baskılayamıyorlar. Neticede önce bazı vekiller, daha sonra da Kılıçdaroğlu. Önce Konya milletvekili, sonra hiç beklenmedik şekilde büyük tecrübeye sahip olan Sayın Baykal benzer şeyler söyledi. Sonra Kılıçdaroğlu bu sefer tamamen FETÖ'nün 15 Temmuz ile ilgili yapmış olduğu yorumların paralelinde yorumlar yapmaya başladı. Anayasa ile hiç alakası olmadığı halde 15 Temmuz darbe işgal teşebbüsüne 'kontrollü darbe' diye bir ifade kullandı. Dolayısıyla CHP'nin son zamanlarda dile getirmiş olduğu değerlendirmeler biraz anayasanın içeriğinin halk oylaması kampanyasının da dışına taşacak suretle FETÖ'nün dile getirmiş olduğu tezlerle örtüşüyor. Biz de zaten başından beri bu taktikleri, bu stratejiyi kim veriyor diye merak ediyorduk. Demek ki esas arkada planda yine bunlara akıl veren muhtemelen FETÖ'nün halen yurt dışında varlığını sürdüren bir strateji ekibi. Çünkü ifadelerde çok benzerlikler, çok paralellikler var."

- Kılıçdaroğlu'nun havalimanındaki görüntüleri

Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz gecesi havalimanındaki görüntülerinin değerlendirmesi istenilen Şentop, şu yanıtı verdi:

"Tahmin ediyorum daha başka şeyler de çıkacak. Cumhurbaşkanımızın söylediği, gerek kendisinin gerek çalışma arkadaşlarının da bazı irtibatları olabilir. Çünkü buna dair iddianamelerde, soruşturmalarda basına yansıyan konularda da var. FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe girişimi başlamadan önce muhalefet partileriyle bir temas arayışı olduğuna dair şeyler vardı. Muhalefet partilerinin genel başkanlarının özel kalemini aramışlar. Bir temas arayışı vardı. Daha önce hatırlarsanız CHP'nin 17-25 Aralık'tan sonra 17-25 Aralık için yapılan çalışmalarda FETÖ'cü polislerin, FETÖ'cü savcıların hazırlıklarını ve onların gizli kayıtlarını dinlemelerini meclis parti grup toplantısında açıkladığını, dinlettiğini ve ekrana yansıttığını falan da biliyoruz. Bunlar belli ki servis edilmiş şeylerdi. Böyle bir irtibat var. Muhalefet parti AK Parti'ye de, cumhurbaşkanına da muhalefet olabilir. Ama muhalefet hırsıyla bir terör örgütüyle iş birliği içerisine girmek herhalde milletimizin affetmeyeceği bir şeydir."

- İdam tartışmaları

Şentop, "idam Türkiye'nin gündemine yeniden gelir mi" sorusu üzerine, şunları kaydetti:

"Bu konuda cumhurbaşkanımız başından beri 'bana gelirse ben onaylarım' diyor. Başbakanımız da taraftar olduğunu açıkladı. Sayın Bahçeli, Sayın Kılıçdaroğlu ve bazı CHP'li milletvekillerinin de bunun lehinde açıklamaları var. Ama bazı yerlerde vatandaşlarımız bu değişiklik teklifinin içerisinde neden yer almadığını soruyor. Onun basit bir sebebi var. Bu değişiklik teklifi hükümet sistemi değişikliği üzerine oturmuş, ona göre hazırlanmış bir teklif. Bunun içerisine idam gibi birçok farklı siyasi partinin ve vatandaşların destekleyeceği teklifi koymak doğru olmazdı. O maksatla bunu oraya koymadık. Daha sonra, 16 Nisan'dan sonra belki referanduma gerek kalmadan da meclisten geçebilecek bir çoğunluğu sağlanırsa görüşülecektir ve düşünülecektir diye tahmin ediyorum."