24.03.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
Aydın Tiryaki, Milliyet Blog Yazarı
Çok yakın zamanda evimizde bir elektrik, su, telefon, doğalgaz bağlantısı kadar sıradan gereksinimimiz olacak. Ancak bunun için bu konuda ciddi boyutta yatırımlar yapılmalı ve bu yatırımlar için geç kalınmamalıdır. Geç kalmamız küreselleşen dünyamızın dışında kalmamız anlamına gelecektir. 2000'li yıllara bu konudaki altyapıyı tamamlamış olarak girmek zorundayız.” (1)
Zaman zaman arama motorlarında adımı ararım, bilmediğim yerlerde var mıyım diye. Bir yazımdan alıntı veya bir fotoğrafımla karşılaşırım. Bu hepimizin ara sıra yapması gereken bir alışkanlık olmalı. Olmadık bir yerde olmadık bir şekilde adımız varsa bunu başkalarından duymadan kendimiz görmek için yapmalıyız. Bu sayfayada böyle bir arama sırasında ulaştım.Mustafa Akgül’ün kaleme aldığı kampanya metni şöyle başlıyordu: “Internetimiz 3. yılını doldurdu. Bu 3 yılda önemli gelişmeler oldu. Internet'in ne olduğunu, nasıl çalıştığını, nasıl calıştırıldığını öğrendik. Üniversitelerimiz, kamu kuruluşlarımız, ticari kuruluşlarımız, sivil toplum örgütlerimiz, Internet'le bütünleşmeyi ve ondan yararlanmayı öğrendi. (...) Internet bilim, teknoloji, araştırma-geliştirme, dış dünyaya açılma, Türkiye’nin her yerine eğitim, sağlık gibi hizmetlerin götürülmesi, devletin modern, insana saygılı ve etkin çalışması, demokratikleşme ve şeffaflaşma konularında hayati öneme sahiptir. Internet'in bilgiye dayalı iletişim olduğu göz önüne alınırsa, ulusal davalarımızı ve kültürümüzü tüm dünyaya kesintisiz olarak tanıtma olanağı vardır.”
“Çok iyi bir deneme, kutlarız”
Internet’in yıllar sonra geleceği yer hayal bile edilemiyordu.
“Oldukça güzel fakat oldukça yavaş bir sistem.”
En çok değinilen konu hız sorunuydu. Kaplumbağa hızındayız diye şikayet ediliyordu.
“Pek çok konuda treni kaçırdığımız gibi Internet konusunda da treni kaçırmayalım.”
Geç kalma endişesi o zaman Internet’in küçük dünyasındaki herkeste vardı.
“İnternet'te sansür olmamalıdır.”
11 yıl sonra aynı konu gündemde.
“Unutmadan sorayım : 'Internet'in Türkçe karşılığı ne ?”
Türkçe karşılığı olmadı ve hala Internet diyoruz.
“Çevremdeki çoğu insan Internet'ten öcü gibi korkmaktalar.”
Bu korku sürüyor mu acaba?
“Internet hakkında görüşümü tam olarak belirtmem için önce kavram gerekir bunun için sizden yardım istiyorum”
O yıllarda bilenler bilmeyenlere anlattı ve Internet’i öğrendik.
“Saat 04:50 bağlanabilmek için 50 dakikadır uğraşıyorum. daha ne diyeyim.”
Analog santraldeki bir telefonla bunu 50 dakikada bile yapamadığımız olurdu.
“Internet’in devletin politikasında ciddi bir biçimde yer aldığını sanmıyorum.”
Şimdi ne durumda acaba?
“Türkçe karakterlerin kullanımına daha çok önem verilmesini diliyorum.”
Artık unuttuk Türkçe karakterleri, ne yazık ki...
“Internet olayının ülkemiz için çok önemli bir nimet olduğunu düşünüyorum ama maalesef çoğu kez geyik için kullanılmasına da kızıyorum.”
Şimdi de Internet'i MSN dışında kullanmayan o kadar çok kişi var ki.
“Evrensel iletişim aracı dediğimiz Internet, Türkiye için sadece evrensel kekelemeden başka birşey değil.” Bu da yavaşlıktan şikayetin başka türlü bir ifadesi.
“Internet çok faydalı birşeydir. Internet'e karşı çıkmak abesle iştigaldir”“Ben Internet'e yeni bağlandım ve yeni, yeni kullanıyorum ve Internet'i icat eden çok yaşasın”
Internet’i icat eden çok yaşasın diyorum ben de...
(1) 3. Yıl Internet Kampanyası:
Yazarın diğer yazılarını okumak için tıklayın