Gündem Telifte devrim!

Telifte devrim!

16.08.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yargıtay, Kemal Sunal’ın oynadığı ‘Düttürü Dünya’ ve ‘Yoksul’ filmlerinin satışından elde edilen telif bedellerinden sanatçının ailesine pay verilmediği için yapımcı Gür’ün tazminat ödemesini uygun buldu

Telifte devrim

Kemal Sunal’ın ailesinin 2006’dan beri süren telif savaşı dün itibariyle zafer anlamına gelen bir karara bağlandı. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, Kemal Sunal’ın oynadığı ”Düttürü Dünya” ve ”Yoksul” filmlerinin televizyona satışından elde edilen telif bedellerinden sanatçının ailesine vermediği gerekçesiyle, yapımcı Şerafettin Gür’ün, Sunal ailesine 2 bin lira maddi, 10 bin lira da manevi tazminat ödemesine Mayıs 2010’da hükmeden İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin kararına yapımcının itirazını değerlendirdi.
Yerel mahkemenin ”telife tecavüz edildiği” gerekçesiyle verdiği 2 bin liralık maddi tazminat kararını onayan Yargıtay, 10 bin liralık manevi tazminat kararıyla ilgili ise manevi hakların ihlal edildiği hususu kanıtlanamadığından bu yöndeki hükmün bozulmasına karar verdi.
Sunal Ailesi’nin avukatı Uğur Güven’in verdiği bilgiye göre, bu karar kapsamında aile isterse son 5 yıl içindeki gösterimlerden telif talep edebilecek.
Şimdilik böyle bir talep olmadığını belirten Güven, filmleri yıllardır televizyonlarda aileden izin alınmaksızın gösterilen Kemal Sunal’ın bundan sonraki TV gösterimleri için, aileden izin alınması gerektiğini vurguladı.

Karar emsal olacak
Sunal ailesi, Yargıtay’ın bu kararıyla, bundan sonra sanatçının televizyon kanallarında yayınlanan her filmi için telif isteyebilecek. Pek çok ‘icracı oyuncu’ da bu kararın ardından hukuk yoluna başvurarak hakkını arayabilecek. Emsal teşkil eden bu kararın anlamını sinema sektörünün ünlü oyuncularına ve konuyu yakından takip eden hukukçulara sorduk.

Haberin Devamı

AVUKATLAR NE DEDİ?
Diğer oyuncular da faydalanabilecek

Uğur Güven (Sunal ailesinin avukatı): Kemal Sunal icracı sıfatını taşıyordu. Rol aldığı filmler, halk arasında “Kemal Sunal filmi” diye tabir edilir. Taraf olduğumuz Roma Sözleşmesi’nin ‘icracı oyuncu’ tanımına dayanarak dava açtık. Karar emsal oldu. Diğer oyuncular da şahsen faydalanabilecek.
Sedef Erken (Birleşik Oyuncular Meslek Birliği BİROY’un ve Oyuncular Sendikası’nın avukatı) : Oyuncularla ilgili açılmış, kazanılmış ve Yargıtay’dan onaylanmış ilk dava. Bu bakımdan emsal karardır. Bu dava diğer oyuncuları da cesaretlendirecek, onların da yollarını açacaktır. Öte yandan, hukuk danışmanlığını yaptığım BİROY olarak biz de tam şu günlerde, 1995 öncesinde çekilmiş, televizyonda hala yoğun şekilde yayınlanan ve telif alınmayan filmlerin telif haklarını bütün üyelerimiz adına takip etmek için hukuki bir girişim başlattık. Böyle bir dönemde bu kararın çıkması bizim açımızdan çok olumludur.

Haberin Devamı

SANATÇILAR NE DEDİ?
Bu karar sektör için bir bayram günüdür

Janset (BİROY Başkanı): Bizim de BİROY olarak bir önceki yönetim kurulunun başlattığı bir dava sürecimiz vardı. Ali Sunal’ın bu davayla uzun süredir uğraştığını biliyorum. Bütün sektör ve BİROY üyeleri adına Sunal ailesine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bu kararı veren yargıya da ayrıca teşekkür ediyoruz. Bugün bir bayram günü, bizim için güneş bir başka doğdu.
Kerem Alışık: Emsal bir dava. Yakından tanığıyım bu sürecin ve gelişimin. Çok da destekledim Sunal ailesini. Aynı filmler tekrar tekrar televizyonlarda dönüyor. Emek vermiş pek çok sinema emekçisi var. Onların da haklarının korunması ve teliflerinin verilmesi konusunda mahkemenin hakkaniyetli bir karar verdiğini düşünüyorum.
Hülya Koçyiğit: Bu uzun zamandır oyuncuların takip ettiği bir davaydı. Çok mağdur olmuş sinema oyuncularımız oldu yıllar içinde. Emsal olması bütün oyuncuları sevindirmiştir. Burada bizler için de bu hak doğmuş oldu. Şu an için karar vermedim, tabii ki önümüzdeki günlerde ben de bir değerlendirme yapacağım.
Tarık Akan: Bireysel olarak dava açma düşüncesinden yana değilim çünkü bu örgütsel hareketle olacak bir iştir. Bireysel başarı hiçbir şey ifade etmez. Örgüt çalışmadığı sürece, dernekler ve sendikalar çalışmadığı müddetçe böyle kanuni hakların kazanılmasının mal sahiplerine hiçbir getirisi olmaz.
Ediz Hun: Bu dava bir örnek teşkil eder; tek başına ferdi dava açmak yerine grup, dernek ya da vakıf olarak dava açmak gerekir bu durumda. Ben bugün muhtaç değilim hiç kimseye ancak; zor durumda olan sinema emekçisi arkadaşlarımız var. Hiç olmazsa onlara karınca kararınca imkan sağlanmış olur.
Fatma Girik: Çok mutlu oldum. Bu, çok güzel bir haber. Darısı bizlerin başına.