Terör tanımını değiştiremeyiz

AB Bakanı Volkan Bozkır, AB Komisyonu’nun vize muafiyeti konusunda verdiği şartlı tavsiye kararının nasıl çıktığı, bundan sonra nelerin yapılması gerektiği ve kararda yer alan şartların yerine getirilmesi konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Bozkır, önceki gün gazetelerin Ankara temsilcileriyle yaptığı görüşmede, AB Komisyonu’nun 7 konuda ilerleme kaydedilmesinde yarar gördüğünü anımsatarak, bunlardan 6’sıyla ilgili sorun olmadığına işaret etti. Bozkır’ın açıklamaları şöyle:

- EN ZORU PARLAMENTO AYAĞI: 8 aylık bir süreç. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ekim ayında Brüksel’e gitmesi ile yeni sürece girdik. 29 Kasım’da Başbakan Davutoğlu’nun başkanlık ettiği zirve gerçekleşti. Vizelerin kalkması maddesi bizi çok heyecanlandırdı. Sürecin yasal olarak tamamlanması için böyle olması gerekiyordu. Bir cümle önemli; parlamento ve konsey, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vizenin kalkmasını öneriyor”. Önermeseydi diğer süreçlere geçilemeyecekti. Şimdi Avrupa Parlamentosu’na gelecek, bunu bir komisyon üstleniyor. Genel Kurul’da salt çoğunluklu oylamaya gidilecek. Sonra Avrupa Konseyi’ne gelecek. Konsey’de oybirliği değil nitelikli oy aranacak. İngiltere ve İrlanda Schengen’de olmadığı için yer almayacak, görüş bildirmeyecek. Bundan sonraki sürecin her anı büyük çabalarla geçilecek. Üye ülkeleri ikna etmek gerekecek. Parlamento ayağı en zor olanı. Öyle bir yapı ki, ülkeleri ile bağlı olmayan, parlamento içi seçilen parlamenterlerden oluşuyor. Grup disiplinlerinde olumlu karar çıkması için temaslarımızı sürdüreceğiz.

- 7 BEKLENTİ: 72 beklentinin tamamı bize göre karşılanmıştır. Kararda 7 konuda ilerleme kaydedilmesinde yararlı olduğu ifadesi var. Bunlardan biri pasaportlarla ilgili. Biyometrik pasaportlar var, Haziran’dan itibaren bunlara parmak izi ilave edilecek ve bir süre daha kullanabileceğiz. Eylül-Ekim aylarında yeni pasaportlar verilecek. İkincisi geri kabul anlaşmasının yürürlüğe girmesi ki 1 Haziran’da yürürlüğe sokacağız. Diğeri AB ülkeleri ile adli yardımlaşmanın artırılması, bununla ilgili yasa Meclisten geçti. Diğeri Europoll ile işbirliği çerçevesi anlaşması. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu olmadığı için Europoll ile ilişki tesis edemedik. Terörle mücadele ve düzensiz göçten bahsediyoruz, Europoll ile o ilişki içinde değiliz. İki taraf da buna hazır. Bir diğeri yolsuzlukla mücadele konusunda Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu’nun (GRECO) tavsiyelerinin yerine getirilmesine yönelik beklenti var. Bununla da ilgili çok yol kat ettik.

- TERÖR TANIMINI DEĞİŞTİREMEYİZ: Bir diğer husus terör tanımı. AB’nin 2002’de yayınladığı çerçeve karara Türkiye’deki terörle mücadele tanımının uydurulması konusu var. Terör ve terörist tanımının daha da daraltılması isteniyor. Terörle mücadele kanununda değişiklik yaptık. Kamu güvenliğini tehdit bakımından yakın ve açık tehlike kavramını kanuna koyduk. Avrupa standartlarında ortak bir ifade. Bunun gibi Avrupa tabirlerinde olup da Türkiye’de olmayan bazı kelime değişikliği düşüncesi var. Biz de diyoruz ki; bugünkü ortamda Türkiye’de bununla ilgili bir şey yapmak uygun değil. Her gün şehitlerimiz var, bu kadar mücadele yaparken biz bunu gündeme getirirsek tam tersine, ileri boyutlarda reaksiyonla karşılanır. Şart olarak koymuyorlar. “Olsa iyi olur” diyorlar. Buradaki amaçları terörle mücadele değil, geri kabuller başladığında veya vize kalktığında Türkiye’den gidecek olanların Avrupa’daki terör tanımlarının geniş kapsamından yararlanıp siyasi iltica talebinde bulunabilir endişesinde ısrar ediyorlar. Timmermans ile dün (önceki gün) yaklaşık 1 saat telefon görüşmesi yaptık. Bunlar tartışıldı, sabaha kadar büyükelçimiz müzakere sürdürdü. Biz de diyoruz ki; 1,5 milyon insan gitti. Bunların içinde neredeyse bir tane Türk, bir tane siyasi iltica talebinde bulunan yok. Konuşa konuşa ikna edeceğiz. İzah edilerek mutabakat sağlanabilecek konular. Olumlu bir tablo var.

SIFIR NOKTASINDA

4 Nisan’dan bu yana Yunanistan’dan geri kabul ettiğimiz kişi sayısı 326. İddia edildiği üzere yüz binler gelmedi. Ege’de insan kaçakçılığı neredeyse sıfır noktasına geldi. Ülkelerine iade ettiklerimizin yol masraflarını AB karşılıyor. 16 ilde geri kabul merkezleri kuruyoruz, kapasitesi 18 bine çıkacak. Temmuz’a kadar AB fonlarından 1 Milyar avroluk kaynağın Türkiye’ye gönderilmesi taahhüt edildi.

Rumlara vize vermeyeceğiz

- TANIMA ANLAMINA GELMİYOR: Biz 10 AB ülkesine vize uyguluyoruz. Bunun içinde Kıbrıs Rum Kesimi de var. Vize serbestisi yaşandığı an bu 10 ülkeye vize uygulaması kalkacak. Tanımayla ilgili bir statü tanımlaması yapmayacağız. Rum kesimi için şimdi vize vermeyeceğiz, şöyle bir şey yapılabilir ileride, damgayı pasaporta basmazsınız, kağıda basarsınız. Bir sürü formül var. 80 ülkeye vize uygulamıyoruz. Vize uygulamadığımız ülkelerin vatandaşları Türkiye, AB’ye tam üye olana kadar vizesiz seyahat etmeye devam edecekler.

- YENİ BAŞLIK: Hollanda’nın dönem başkanlığı bitmeden yani Haziran sonuna kadar 33. başlık kesin açılacak. Aslında en son fasıldır. 29 Kasım zirvesinden bu yana 5 yeni başlığın müzakerelere açılması konusu gündemimizde. Eğitim, enerji, savunma ve güvenlik başlıkları ile 23 ve 24. başlıklar. Mart ayındaki müzakerelerde Güney Kıbrıs’ta seçimlerin etkilenmemesi için AB tarafından 33. fasıl harici diğer başlıkların açılması konusunun bu yılın ikinci yarısına bırakılması kararı alındı. Kıbrıs sorununun çözülmesi için müzakereler devam ediyor. Kıbrıs sorunu çözülürse toplamda 14 fasıl müzakerelere açılabilir. Ama çözülemezse AB bir mekanizma kurup onların açılmasını taahhüt etmişti. 33. faslı açacağız. Kıbrıs sorununun gelişimine bakacağız.