The Others Alex kavgası

Alex kavgası

09.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Fenerbahçe'nin transfer edemediği Brezilyalı futbolcu Alex de Souza ile yapılan röportaja tepki yağıyor. Ancak topu taca atan, muhabir değil!

Alex kavgası



Alex kavgası



Futbol literatüründe klasik eserler arasında gösterilen "Gölgede ve Güneşte Futbol" kitabının yazarı Eduardo Galeano, işe itirafla başlar. "Yazarın itirafı" başlığını taşıyan giriş bölümünde, "tüm Uruguaylılar gibi futbolcu olmak istediğini, ülkesinin sahalarındaki çarpık bacaklı oyuncuların en kötüsü olmasına karşın rüyalarında çok iyi oynadığını, hatta harika olduğunu" anlatır. "Duyduğu nefreti artırmaya çalıştığı rakip takımdaki yıldız oyunculara aslında nasıl hayranlık duyduğunu" söylerken, "kötü bir taraftar" olduğunu da ekler.
Peki bir futbol bağımlısı için elde ne kalmıştır? Yanıt; Galeano'nun en büyük itirafıdır:
"Yıllar geçti ve kimliğimi kabullenmek zorunda kaldım: Ben basit bir 'iyi futbol dilencisiyim.' Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyorum:
- Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen.
Güzel bir oyun gördüğüm zaman da, bunu sağlayanın hangi takım ya da hangi ülke olduğuna bakmaksızın bu mucize için şükranlarımı sunuyorum."
"Nefretini artırmaya çalışan taraftar" nitelemesiyle spor haberciliğinde önemli bir zorluğa da değinmiş oluyor Galeano. "Okur"un "taraftar" özelliğinin en dikkat çektiği alanda görev yapan futbol habercilerinin kendilerinin de "taraf" olup olmadıkları güncelliğini yitirmeyen eski bir tartışma. Ve yer yer taraftarlığın ön plana çıktığı çok sayıda mesaja neden olan bir haber var gündemimizde.
Mehmet Çiftçi'nin, 14 Ocak'ta "Başkan Aziz Yıldırım'ın demeci ile Alex'in söyledikleri birbirini tutmadı" üst başlığı ve "Sorun eşim değil" başlığı ile yayımlanan röportajı için sayfamıza mesaj yağıyor. Röportajda, Fenerbahçe'nin talip olduğu Brezilyalı futbolcu Alex de Souza'nın, "hamile eşinin durumunun Türkiye'ye gelmesine engel olduğu" yolundaki kulüp yönetiminin yaptığı açıklamayı yalanlayan yanıtları var. Röportaj, Souza'nın "FB ısrarlı olmayınca transferin yapılamadığı" sözlerini de içeriyor.
Ancak, bu röportajdan sonra kulübün yayın organı FBTV, Souza'nın ağzından, "bir Türk gazetesine demeç vermediği, sadece İspanyol Marca gazetesinin muhabiriyle konuştuğu, söylediklerinin çarpıtıldığı, Brezilyalı gazetecileri bile evine çağırmadığı" iddialarını içeren sözlerini yayınladı.

Dört ağır suçlama
Poyraz Gürsoy, İnanç Gülfidan, İlker Aktükün, Zafer Başdaş, Serkan Beykurt, Burçay Tiftikçi, Eren Selcen, Aytaç Togay, Gökhan Memiş'in mesajları ve yaklaşık 400 e-mail'deki eleştiriler dört noktada toplanıyor:
"Mehmet Çiftçi, FB yönetimini yıpratmak için hayali bir röportaj yazdı. Kendisini 'Marca Gazetesi muhabiri' olarak tanıtıp Alex'i yanılttı. Alex'in, aslında giremediği evinde söyleşi yaptığını iddia etti. FB yönetiminin Alex'in transferi konusunda ısrarlı davranmadığı yolunda yalan haber üretti."
Milliyet'e İspanya ve Güney Amerika'dan haberler geçen Çiftçi, "hayali röportaj" iddiasını reddediyor. Souza konusunda FB ile Brezilya'dan aldığı haberlerin farklı olduğunu belirten Çiftçi, transferin kolay olmayacağının vurgulandığını, Aralık 2003'te serbest kalacak bu futbolcunun Cruziero kulübü ile ani bir sözleşme yaparak yazılanları doğruladığını belirtiyor. "Bir anlamda, Fenerbahçe'ye ara transferde bedavaya gelebilecek bir oyuncu, Cruziero kulübünün malı olarak 5 milyon dolarlık bir bonservis bedeliyle satışa konulacaktı" diyor.
Bu gelişmeye karşın FB Başkanı Aziz Yıldırım'ın kamuoyuna, "Alex'in, eşinin hamileliğini gerekçe göstererek Türkiye'ye gelemeyeceğini açıkladığını" anımsatan Çiftçi, Milliyet'in yönlendirmesiyle Brezilya'ya giderek röportajı yaptığını anlatıyor.
Çiftçi, "kendisini Marca muhabiri olarak tanıttığı" iddiasını da şöyle yanıtlıyor:
"İspanyolların ünlü spor gazetesi Marca'da Türkiye ile ilgili yazılar yazıyorum. Onlar da benim İspanya ve Güney Amerika'daki bağlantılarından yararlanmamı sağlıyorlar. Bu olayda da Marca, Brezilya'daki temsilcileri Emilio M. Lacave ile temasa geçip benim için Alex ile röportaj ayarladı. Marca'nın Dış Haberler Editörü Juan Castro, mümkünse kendileri için de birkaç soru sormamı rica etti. Lacave, bana Cruziero ile konuştuğunu ve Alex'in beni beklediğini söyledi. 12 Ocak'ta Belo Horizonte'ye gittim. Alex sorunca Barcelona'dan geldiğimi, Türk asıllı İspanyol olduğumu belirttim. Röportajın Türkiye'de çıkacağının altını çizdim. Marca adına da sorularım olacağını söyledim. Kabul etti."
Souza'nın Doğan Haber Ajansı için Türkiye'de yayınlanmak üzere görüntülü röportaj vermeyi de kabul ettiğini vurgulayan Çiftçi, "Zaten Marca'nın televizyonu olmadığını biliyor. Benim Türk olduğumu bilmese, 'neden bu kadar FB ile ilgilisin' diye sorması gerekmez mi" diyor.