The Others Cep telefonu cenneti: Urfa

Cep telefonu cenneti: Urfa

25.04.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Cep telefonu cenneti: Urfa

Cep telefonu cenneti: Urfa

       Konut fiyatlarının İstanbul'la yarışır hale geldiği kentte en şık mahallelerinde daireler için 40, 50 hatta 60 milyardan dem vuruluyor.
       Taşı ve toprağının "altın" olduğu bölgede arazi fiyatları 10'a katlanmış durumda. Daire kiraları mı? Tabii ki döviz üzerinden.
       BİRER yıl arayla GAP yöresine üçüncü gidişim bu. Her geçen yılın bir öncekini fersah fersah geride bıraktığı yörede, akılalmaz değişimin birebir tanığı olarak yine de şaşkınlıktan kurtulamıyorum. Hele hele, GAP'ın lokomotifi Şanlıurfa, gelişmede dur durak bilmez bir hallerde. Yedi küpeli gelinin iç güveysi Harran'ın bereketi, kıpır kıpır etmiş Şanlıurfa'yı. Özgüven getirmiş, yüreklendirmiş ve yalanımız yok, ekonomik seferberliğe itmiş. Tarımsal üretim yanısıra, sanayiye de el atmış Urfa'lılar. Çırçır fabrikaları yerini iplik ve tekstil fabrikalarına bırakmış. Bir yıl önce bir döviz bürosu bile yokken, bugün 70 tanesi birbiri ile yarışır olmuş. Geriye göç, nüfusla birlikte inşaat sektörünü de patlatıp, kenti koca bir şantiyeye dönüştürmüş.
       Lüks otomobil ve jeep satışlarındaki patlamanın, trafiği altüst ettiğini bizzat yaşıyoruz. Havaalanından, kent merkezine uzanan normalde 10 dakikalık yol yarım saatte zor aşılıyor. İstatistiki bilgiler kayıtlı araç sayısının bir yılda ikiye katlanıp 18 bin den 39 bin 770 e ulaştığını söylüyor. Yeni açılan Nissan Bayii beş ayda tam 450 araç satmış. Başı da 10 milyarlık Nissan Station Jeep'ler çekiyor. İkinci sıraya 4.5 milyarlık pikap-jeep'ler oturmuş. BMW değil ama Mercedes ve Cherokee jeep satışlarında patlama olmuş. Dile kolay , 1997 yılı ekonomik girdisi 65 trilyon olmuş Peygamberler şehri Şanlıurfa'nın.

       Taşını bilmeyiz ama, toprağı gerçekten altın GAP yöresinin. İstanbul Ticaret Odası ve Doğu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Demirel ile birlikte Havaalanı yolu üzerinden Karaali'ye doğru gidiyoruz. Yılların iş adamı Demirel bile arazi fiyatlarındaki tırmanışa şaşmış kalmış. 9 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından törenle temeli atılacak yeni havaalanı arazisini işaret ederek bakın neler diyor:"Bu civarda metrekare fiyatı 1.5 yıl önce 300 bin lira iken şimdi 3 milyon civarında. 2.5 milyon vermeye razıyız ama bulamıyoruz." Yol kenarında zümrüt yeşili bir araziyi gösterip:"İki yıl önce 4 milyara satıyorlardı, alamadık. Bu yıl soğuk depo ve ambalajlama fabrikası için 40 milyara tokalaştık." Arazi fiyatlarındaki tırmanışın bir diğer önemli etkeni olarak feodal yapıyı işaret ediyor Demirel:"Feodal yapı devam ediyor. Ağalık ta berkamal. 50-60 bin dönüm arazi satışında karar Ağa'nın. Köylü ortak olsa da aşiret anlayışı ile araziyi satmıyor."
       Arazi fiyatları ona katlanmış ta daire fiyatları yerinde mi saymış? Tabii ki hayır. Bırakın yerinde saymayı, İstanbul'la yarışır hale gelmiş. Şanlıurfa'nın en şık mahallelerine şöyle bir uzanıyoruz. Emniyet caddesi, Yenişehir mahallesi, M.Akif Ersoy caddesinde 300-400 metrekarelik lüks dubleks dairelerin fiyatları dudak uçuklatıyor. 40, 50 hatta 60 milyardan dem vuruluyor. En sıradan inşaatların bile 160 metrekarenin altına inmediğini söylüyor Vali Yardımcısı Meftun Dallı. Kiralar mı? Tabii ki döviz üzerinden.

       "Ben Güney Doğu'ya 10 yıl önce gönül verdim. 1988 de Şanlıurfa'da tarım fuarı açacağım dediğimde herkes deli olduğumu düşündü. Terörün pik noktada olduğu dönemdi. Yılmadık. Geldik açtık. 20 yabancı firma katıldı ve çok büyük bir fuar oldu. O gün, bugün her yıl buradayız." diyor CNR Fuarcılık'ın sahibesi ve Yönetim kurulu Başkanı Ceyda Eren ve şimdi harıl harıl sabit fuar yeri kurmaya hazırlanıyor.
       Fuar'a katılan iş adamları ile konuşuyoruz. Ayaküstü yapılan bağlantılarla fuardaki satışların dört günde trilyonları aştığına dikkat çekiyorlar. 25 milyardan satılan Renault marka klimalı jeeplerin, 50 milyarlık hasat makinalarının kapanın elinde kaldığı düşünülürse bu rakama şaşmamak gerekiyor.
       Fuar'da kalabalığın arasında dolanırken, cep telefonlarını gözden kaçırmak olası değil. Puşu'lu çiftçiler bir yandan makinalarla ilgileniyor, diğer yandan belli ki Ağa'ya telefonla bilgi veriyor. Sorduk, öğrendik. Son sayımda nüfusu 460 bin görünen Urfa'da 207 bin 776 telefon abonesi var. Bunun 124 bin 585 i cep telefonu.
       Biliyorum, bunca refah göstergesinden sonra aklınıza; vergiden ne haber sorusu geliyor. Müsterih olun. Şanlıurfa'da kazanç helal mi helal. 40 bin 420 mükellefin yüzde 92 si hiç aksatmadan vergisini ödemiş. Bu da 1997 yılında tahakkuk eden verginin tahsilatında Şanlıurfa'yı Türkiye dördüncülüğüne oturtmuş. Darısı İstanbul'un başına.

       Şanlıurfa'nın ekonomik seferberliğinde Vali Şahabettin Harput'un katkıları büyük. Vali Bey, çiftçiden, esnafa, işadamından, memura, bürokrata kadar tam 816 kişiyi biraraya getirmiş. "TEDAŞ'ı başkalarına bırakmayalım. Biz satın alalım demiş. İhale bedeli olarak 45 milyon dolar fiyat biçilmiş. Ne var ki Urfa'lılar bir haftada tam 60 milyon dolar taahhütte bulunmuşlar. İhale onlarda kalmış. Ve yakında TEDAŞ'ı devralacaklar. Vali Harput: "Urfa'da yüzde 60 enerji kaçağı vardı. Halkı ortak ederek ilk etapta bu kaçağı ortadan kaldıracağız. Amaç kar değil, yeni atılımlara kaynak sağlamak" diyor.
       TEDAŞ tabii ki ne ilk, ne de son atılımı Valiliğin. Bir süre önce de Türkiye'nin en modern fıstık fabrikasını kurmuşlar. Urfa'lı üreticinin ürünü ucuza gitmesin diye. Ya halı atölyeleri? Atölyeden çok fabrikayı andıran iş yerlerinde tam 1700 kızımız istihdam ediliyor. Valiliğin sloganı "Her mahalleye bir halı atölyesi". Ücret ise tezgah başında atılan ilmiğe bağlı. Ne kadar çok ilmek, o kadar çok ücret. Vali yardımcısı aylıkların 10 milyon ila 40 milyon arasında değiştiğini söylüyor.
       Bir yıl önce DOĞU Holding'e devredilen, dönümü 25 ton ürün veren mucize seralare start ta Valilikten verilmiş. Şehabettin Harput:"Cumhurbaşkanımızın yaz ve kış sebzesi hormonsuz ürün veren bu seralardan" diyor.
       Son hedef ise GAP Serbest Bölge projesi.

       GAP mucizesi yalnız yeri değil, gökleri de hükmü altına almış. Serapları gerçekleştirmiş. Mevsimler değişmiş, kuru sıcak yerini, rutubete bırakmış. Kuraklık gitmiş, zümrüt yeşili sarmış dört bir yanı. Dağbaşını, deniz almış. Doğa'da da akılalmaz mucizeler yaratmış GAP. Şanlıurfa eşrafından Bekir Işıklar:"Biz Harran ovasında seraplarla büyüdük. Susuzluk bizleri bile kuruttu. Ocak ayına kadar buralara bir damla su düşmezdi. Halk toplanır, Ocak ve Şubat'ta yağmur duasına çıkardı. Duaları unuttuk. Şimdi yaz ortasında, güllük güleşlik bir günün akşamı yağmur yağıyor. Artık kar bile yağıyor Urfa'ya, ayaz dona çekiyor."
       Kanaletlere su gelene kadar yağmura hasret yaşayan Urfa'lılar. şimdilerde rutubetli hava ile tanış olmuş. Nem oranı hızla yükselmiş kentte. Yağmur dur durak bilmez olmuş. Biz de tanık olduk beklenmedik yağmura. Sabah güneşli bıraktığımız Urfa'da akşam sağnak yağmura tutulduk.
       Dedik ya GAP, yalnız insanı değil, doğa'yı da yönlendiriyor.
       YARIN:BÜYÜK SERMAYE GÜNEYDOĞU'DA