The Others Efsane düştü

Efsane düştü

26.07.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Efsane düştü

Efsane düştü


Havacılık dünyasının efsane uçağı Concorde ilk kez yere çakıldı Sesten hızlı uçaktaki milyarder yolculardan kurtulan olmadı!


       New York'a gitmek üzere Paris'ten havalanan Fransız Havayolları'na ait Concorde tipi sesten hızlı yolcu uçağı, kalkıştan kısa süre sonra Paris'in Gonesse banliyösünde yere çakıldı. Yerel saatle 16.45'te meydana gelen faciada, uçaktaki 109 Alman yolcu ve mürettebatla uçağın düştüğü yerde bulunan 4 kişi öldü, 12 kişi de yaralandı. Kazada, uçaktaki yolculardan kurtulan olmadı.
       Uçak, bölgede bulunan bir otelin hemen yanına düştü. Ancak düşüş sırasında uçağın kanatları otele çarptığı için, otel binası da ağır hasar gördü. Yaralılardan bir bölümünün otel müşteri ve personeli olduğu bildirildi. Kaza alanında dağınık binalar bulunmasına rağmen, uçağın bu binalar arasındaki bir alana düşmesi şans olarak niteleniyor.

       Önce motoru tutuştu
       Görgü tanıklarının ifadesine göre, Charles de Gaulle Havalimanı'ndan havalandıktan birkaç dakika sonra uçağın motorlarından biri alev aldı ve uçak hızla irtifa kaybedip yan yatarak yere çakıldı. Tanıklar, uçağın kalkış sırasında yeterli hız ve dolayısıyla irtifa kazanamadığını belirterek, çevredeki binaları nerdeyse yalayarak geçtiğini kaydetti.
       Uçağın yükselememesine, kalkıştan hemen sonra motorlarından birinin alev almasının yol açtığı sanılıyor. Kazaya neyin yol açtığı ancak kara kutuların incelenmesinden sonra anlaşılacak.
       Bazı görgü tanıkları da, uçağın düşmesinden hemen sonra yerden 40 metre yüksekliğe kadar alevler yükseldiğini ve bunun ardından büyük bir patlama meydana geldiğini ifade etti. Kazayla birlikte kilometrelerce alanı da duman bulutları kapladı.

       Dünyada sadece 13 tane vardı
       26 yıl önce ticari kullanıma sokulan ve sesten iki kat hızlı uçma özelliğine sahip Concorde tipi uçaklar, ilk defa kaza yapıyor. Dünyada, 5'i Fransız, 7'si de İngiliz havayollarına ait olmak üzere 12 Concorde kaldı.

Görgü tanıkları anlatıyor

       'Sanki atom bombası patladı'
       Dış Haberler Servisi
       Concorde'un düşüşüne tanık olanlar, yaşadıkları dehşeti anlattılar. Görgü tanıklarından kendisi de bir pilot olan Sid Hare, CNN'e uçağın yere çakılması sırasında meydana gelen patlamayı "mini bir atom bombasının infilak etmesine" benzetti.
       Hare, kaza öncesinde uçağın motorlarından çıkan gürültünün normalin iki - üç kat üzerinde olduğunu ve uçağın arkasında kalın bir alev ve duman izi bırakarak uçtuğunu anlattı. Hare, "Uçak dev bir ateş topu haline geldi, sanki mini bir atom bombasıydı, iç karartan bir görüntüydü" dedi.
       Hare, uçağın düşmesine büyük ihtimalle kalkıştan birkaç saniye sonra ortaya çıkan bir motor arızasının neden olduğunu sandığını belirtti.

       Bir motoru yanıyordu
       Uçağın düştüğü yerin yakınındaki otelde kalan bir İngiliz, uçağın yerden yaklaşık 20 metre yükseklikte, motorlarının birinden alev saçarak uçtuğunu anlattı.
       Kazanın hemen öncesinde otoyolda araç kullanmakta olan Frederic Savery adlı bir başka tanık da "Uçak alevler içinde 30 metre üstümüzden geçti, düştüğünü duymadık ama bir anda her taraf simsiyah duman oldu" diye konuştu.

13 Concorde'da çatlak çıkmıştı

       ZAFER ARAPKİRLİ Londra
       Havacılık tarihinin en güvenilir uçaklarından biri olarak anılan ve düne kadar hiçbir kazaya adı karışmayan Concorde uçaklarının güvenliği, önceki gün ortaya çıkan "kanat çatlağı" haberleriyle sorgulanmaya başlanmıştı.
       İngiliz basınında yer alan haberlere göre, British Airways'in (İngiliz Havayolları) elinde bulunan yedi uçaktan birinin seferden menedilmesine yol açan Concordelar'ın kanatlarında yaklaşık 6.5 santimetre boyunda bir çatlak bulunmuştu.
       Paris yakınlarında meydana gelen kaza üzerine İngiliz Havayolları dün akşam Concordelar'la yapılacak olan iki Londra - New York seferini iptal etti. Ancak İngiliz Havayolları ve İngiltere Sivil Havacılık Örgütü (CAA - Civil Aviation Authority) tarafından dünkü kaza üzerine yapılan açıklamalarda, Concordelar'ın tamamen seferden alınıp alınmayacağı konusunda kesin bir karara varabilmek için araştırmaların sürdürüldüğü bildirildi.

       Fransa umursamadı
       1976 yılında hizmete başlayan ve mükemmel bir güvenlik sicili bulunan uçaklardan Air France'ın elinde altı tane yer alıyordu. Bunların kanatlarında da benzer sorunlar görüldüğü, ancak bu çatlaklara rağmen uçakların seferden menedilmediği bildirilmişti.
       İngiliz The Sun gazetesinin haberine göre, Fransız Aerospatiale firmasınca imal edilen kanatlar üzerinde yeni güvenlik testlerinin başlatıldığı, ancak buna rağmen "yolcu güvenliğini tehlikeye sokacak boyutta bir çatlak bulunmadığı" öne sürülmüştü.
       Concorde uçaklarının güvenliğiyle ilgili olarak İngiltere ve Fransa havacılık örgütleri sürekli bir işbirliği içinde çalışıyorlar. Dünkü kaza ardından İngiliz uzmanların da derhal kaza yerinde ve enkaz üzerinde incelemelerde bulunmak üzere Paris'e gönderildiği kaydedildi.

Dünya turuna çıkacaklardı

       Concordelar, bilet fiyatlarından kral ve kraliçelere uzanan müşteri profillerine, sundukları gösterişli ve lüks hizmetlere kadar zenginliğin ve prestijin simgesini oluşturuyorlar.
       Bilet ücretleri normal uçak fiyatlarını kat kat aşan bu uçaklar, deyiş yerindeyse daha çok dünya sosyetesinin emrindeler. Örneğin normal uçaklarda en pahalı Londra - New York bileti bin doları geçmezken, aynı mesafeyi Concorde'la uçmak için yaklaşık 10 bin doları gözden çıkarmak gerekiyor.
       Geçen yıl meydana gelen "yüzyılın son güneş tutulması"nı izlemenin keyfini dünya sosyetesi, sırf bu iş için sefer düzenleyen bir Concorde'la yaşamıştı.
       Paris'te hayatını kaybeden Almanlar da işte bu lüksten payını almak isteyen zenginlerdi. Alman yolcular, New York'ta kendilerini bekleyen "Deutchland" adlı "yüzen grand hotel" diye adlandırılan süper lüks bir yolcu gemisine binip iki haftalık bir Karaipler turu yapacaklardı.
       1998'de hizmete giren Deutchland, dev transatlantiklerle dünyayı dolaşmanın çok revaçta olduğu 1920'lerin zevk ve anlayışına uygun olarak döşenmiş, 210 milyon mark (63.6 trilyon lira) değerinde bir gemi. Geminin sahibi Peter Dielmann şirketinin cirosu ise 200 milyon mark (60.6 trilyon lira).

       Ayrıcalıklı yolcular
       Bir Concorde'la uçmak bu kadar pahalı olunca, sunduğu olanaklar da kuşkusuz dünya sosyetesine yakışacak standartta oluyor. İşte bunlardan bazıları:
       * Bütün Concorde yolcuları VIP muamelesi görüyor. Havaalanında bilet işlemlerini diğer yolculardan ayrı bölümlerde yapıyor.
       * Yolcular en lüks otellerde ağırlanıyor ve havaalanına gidiş gelişte özel şoförlü limuzinlerle alınıp bırakılıyor.
       * Concorde'a yemek ve hizmetler, dünyanın en lüks lokantalarının standartlarında sunuluyor.

       Concorde'un ünlüleri
       Ünlü pop yıldızı Diana Ross uçuş öncesi kendisini aramak isteyen bir kadın güvenlik görevlisine saldırdığında bir Concorde'e binmek üzereydi. Dünya Ağır Siklet Boks Şampiyonu, kulak kopartan Mike Tyson, Londra'da yapacağı unvan maçına bir Concorde'la gelerek gövde gösterisi yapmıştı.
       Dünyaca ünlü pop şarkıcısı Bob Geldof, 1985 yılındaki Açlara Yardım konserini vermek için dünyayı bir Concorde'la dolaştı.
       Concorde, Amerika yolculuklarında Kraliyet ailesinin de tek gözde ulaşım aracıydı. Atlantik ötesine geçecek İngiliz veya Fransız politikacılar da Concorde'tan başkasına binmiyordu.

24 yılda ilk kaza

       Dış Haberler Servisi
       Concorde, sivil havacılıkta kullanılan sesten hızlı ilk uçak. 1969 yılında denemeleri başlayıp sivil havacılıkta 1976'da kullanılmaya başlayan Concorde uçakları, tarihlerinde ilk defa kaza geçiriyor.
       Ses duvarını ilk kez 1 Ekim 1969'da aşan Concorde, 4 Kasım 1970'de 102. uçuş denemesinde ses hızının iki katı hıza erişti.
       İngiliz ve Fransızların ortak yapımı olan Concordelar'ın ilk ticari uçuşu ise 1976 yılında yapıldı. Kazadan sonra Fransız Havayolları'nda beş Concorde kalmış bulunuyor. İngiliz Havayolları'nda ise bu uçaklardan yedi adet var. Concorde ismi ise İngiltere ve Fransa arasındaki ilişkiyi sembolize ediyor.
       Concorde mürettebatı dokuz kişiden oluşuyor: Üç adet ses ötesi uçuşlar için yetiştirilmiş uzman pilot (kaptan pilot, yardımcı pilot, teknisyen pilot), altı adet hostes (bir kabin şefi, beş servis hostesi).
       İniş ve kalkışta pilotun görüş açısını rahatlatmak için burnu aşağı doğru inen Concorde, saatte azami 2370 kilometreyi bulan hızıyla Londra - New York arasını, yani 5900 kilometrelik bir yolu dört saatten daha kısa bir zamanda alabiliyor. Normal uçaklar ise bu yolu 6 - 7 saat içinde katedebiliyor.
       Ses duvarını aştığı süre boyunca uçak gövdesinin dış yüzeyi 127 dereceye kadar ısınıyor. Concorde'un gövdesi bu ısınma nedeniyle 25 santimetre uzuyor. Ancak bu genleşme, iç gövde özel sandviç tekniğiyle üretildiği için hissedilmiyor. Kabin basıncının çok iyi ayarlanması sayesinde uçuş yorgunluğunun hissedilmediği bu uçaklarda, kısa uçuş süreleri olduğu için yolcular Jet Lag etkisini yaşamıyor.
       Uçağın iç dekorasyonu ise yolcuların kendilerini farklı bir dünyada hissetmeleri için özel olarak tasarlanmış. Kabin tavanlarından yer zeminine, perdelerden yastıklara kadar uçağın içindeki her unsur, sadece Concorde uçaklarına has bir dizayn çizgisine sahip. Yemek servisleri için Fransız geleneği olan "sofra sanatı"nın uygulandığı uçakta hostesler, sadece Concorde için üretilmiş kıyafetleri giyiyor.

       Concorde'un teknik özellikleri
       Motor: 4 adet Rolls Royce / Snecma Olympus 593 turbojet
       Uçuş yüksekliği: 15 bin - 18 bin metre arası
       Uçuş hızı: 2 bin 370 km / saat
       Kalkış hızı: 360 km.
       İniş hızı: 300 km.
       Sesten hızlı uçma süresi: 3 saat
       Kalkış pisti uzunluğu: 3 bin 600 metre
       İniş pisti uzunluğu: 2 bin 200 metre
       Kabin kapasitesi: 100 koltuk
       Menzil: 6 bin 500 km
       Kanat tipi: Delta
       Kanat genişliği: 25.56 m.
       Uzunluğu: 62.13 m.
       Yüksekliği: 12.22 m.
       Ağırlığı: 186 ton
       Kabin genişliği: 2.63 m.
       Mürettebat: İki pilot, bir uçuş mühendisi, altı kabin memuru