The Others
Gençlerde 'ruh üşümesi'
Gençlerde 'ruh üşümesi'
23.10.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:
Gençlerde 'ruh üşümesi'
TOPLUMUN yarıdan fazlasını oluşturan genç nüfus, toplum içinde rahat davranamıyor, basit etkinliklerden bile yapmaktan kaçınıyor.
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmet Kırkpınar, üniversite öğrencileri arasında en sık görülen ruhsal bozukluğun 'sosyal fobi' olduğunu ve öğrencilerinin yüzde 17'sinde bu rahatsızlığın bulunduğunu belirtti.
Genelde insanların büyük bölümünde görülen sosyal fobi rahatsızlığının, üniversite öğrencileri arasında da yaygın bir şekilde görülmesinin anlamlı olduğunu anlatan Prof. Dr. Kırkpınar, sosyal fobinin basit utangaçlık veya toplumsal sıkıntından farklı olduğunu, bu rahatsızlığı taşıyanların kalabalık önünde konuşmak, yemek yemek ve telefon etmek gibi etkinliklerden kaçmasına neden olan şiddetli bir sıkıntı hali bulunduğunu ifade etti.
Üniversite öğrencilerinin bu rahatsızlıktan kurtarılması için, toplumsal etkinliklerin düzenlenmesinin yararları olacağını anlatan Prof. Dr. Kırkpınar, bu tür bir sorunu olanların psikiyatri uzmanlarına başvurması gerektiğinide kaydetti.
UZMANLAR, sosyal fobiyi özellikle kalabalık ve yabancı ortamlarda huzursuzluk, sıkıntı, çarpıntı, terleme, uyuşma, ses kaybı ve hatta bayılma gibi yakınmaların görünmesi ve bu yüzden kişilerin bu ortamlara girmekten kaçınması ile kendini gösteren bir tür psikolojik rahatsızlık olarak tanımlıyor.
Daha çok kendini yalnız hisseden ve bu yalnızlığın çözümünü alkol, uyuşturucu gibi maddelerde arayan gençlerin sayısında artış yaşanıyor. Uyuşturucu kullanımı dünya genelinde 12 yaş'a düşerken, Türkiye'de de 15'e düşmüş durumda. Uzmanlar, kullanımı hızla artan uyuşturucuya karşı önlemler almaya başlarken, öğretmenlere ve ailelere bu konuda çok iş düştüğünü, çocuklara psikolojik danışmanlık verilmesinin gerekli olduğunu belirtiyorlar.
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Alkol ve Madde Bağımlılığı Eğitim ve Tedavi Merkezi (AMATEM) ile Özel Okullar Derneği'nin ortaklaşa başlattığı Uyuşturucu Maddeler ve Bağımlılık Eğitim Paket' çerçevesinde İstanbul'daki 30 özel ve 32 devlet lisesinde yapılan bir ankete göre, öğrenciler arasında sigarayı en az bir kez deneme oranı yüzde 30 olarak belirlendi. Alkol alan gençlerin yüzde 52'si 'eğlence' amacıyla içki içtiğini açıklarken, yüzde 20.2'si ise 'sinirlerini yatıştırmak' amacını güdüyor. Anket verilerine göre, öğrenciler arasında en çok kullanılan uyuşturucu madde, esrar. En az bir kez esrar kullananların oranı yüzde 4.2 iken, bunu yüzde 4 ile 'uçucu madde', binde 7 ile 'eroin', binde 9 ile 'kokain' kullanımı izliyor. Bu öğrencilerin yüzde 28.5'i ise, uyuşturucu maddelerin insanları sorunlarından uzaklaştırdığına inanıyor.
Ülke genelinde, özellikle lise çağındaki gençlerde kullanımının arttığı belirlenen uyuşturucuya karşı, devlet ve özel kuruluşlar etkin bir çalışma programı başlatıyor. Sağlık Bakanlığı yetkilileri, İstanbul başta olmak üzere Ankara ve İzmir'de, her okuldan bir öğretmene uyuşturucu konusunda eğitim verileceğini açıkladı.
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi ve Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmet Kırkpınar, üniversite öğrencileri arasında en sık görülen ruhsal bozukluğun 'sosyal fobi' olduğunu ve öğrencilerinin yüzde 17'sinde bu rahatsızlığın bulunduğunu belirtti.
Genelde insanların büyük bölümünde görülen sosyal fobi rahatsızlığının, üniversite öğrencileri arasında da yaygın bir şekilde görülmesinin anlamlı olduğunu anlatan Prof. Dr. Kırkpınar, sosyal fobinin basit utangaçlık veya toplumsal sıkıntından farklı olduğunu, bu rahatsızlığı taşıyanların kalabalık önünde konuşmak, yemek yemek ve telefon etmek gibi etkinliklerden kaçmasına neden olan şiddetli bir sıkıntı hali bulunduğunu ifade etti.
Üniversite öğrencilerinin bu rahatsızlıktan kurtarılması için, toplumsal etkinliklerin düzenlenmesinin yararları olacağını anlatan Prof. Dr. Kırkpınar, bu tür bir sorunu olanların psikiyatri uzmanlarına başvurması gerektiğinide kaydetti.
UZMANLAR, sosyal fobiyi özellikle kalabalık ve yabancı ortamlarda huzursuzluk, sıkıntı, çarpıntı, terleme, uyuşma, ses kaybı ve hatta bayılma gibi yakınmaların görünmesi ve bu yüzden kişilerin bu ortamlara girmekten kaçınması ile kendini gösteren bir tür psikolojik rahatsızlık olarak tanımlıyor.
Daha çok kendini yalnız hisseden ve bu yalnızlığın çözümünü alkol, uyuşturucu gibi maddelerde arayan gençlerin sayısında artış yaşanıyor. Uyuşturucu kullanımı dünya genelinde 12 yaş'a düşerken, Türkiye'de de 15'e düşmüş durumda. Uzmanlar, kullanımı hızla artan uyuşturucuya karşı önlemler almaya başlarken, öğretmenlere ve ailelere bu konuda çok iş düştüğünü, çocuklara psikolojik danışmanlık verilmesinin gerekli olduğunu belirtiyorlar.
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Alkol ve Madde Bağımlılığı Eğitim ve Tedavi Merkezi (AMATEM) ile Özel Okullar Derneği'nin ortaklaşa başlattığı Uyuşturucu Maddeler ve Bağımlılık Eğitim Paket' çerçevesinde İstanbul'daki 30 özel ve 32 devlet lisesinde yapılan bir ankete göre, öğrenciler arasında sigarayı en az bir kez deneme oranı yüzde 30 olarak belirlendi. Alkol alan gençlerin yüzde 52'si 'eğlence' amacıyla içki içtiğini açıklarken, yüzde 20.2'si ise 'sinirlerini yatıştırmak' amacını güdüyor. Anket verilerine göre, öğrenciler arasında en çok kullanılan uyuşturucu madde, esrar. En az bir kez esrar kullananların oranı yüzde 4.2 iken, bunu yüzde 4 ile 'uçucu madde', binde 7 ile 'eroin', binde 9 ile 'kokain' kullanımı izliyor. Bu öğrencilerin yüzde 28.5'i ise, uyuşturucu maddelerin insanları sorunlarından uzaklaştırdığına inanıyor.
Ülke genelinde, özellikle lise çağındaki gençlerde kullanımının arttığı belirlenen uyuşturucuya karşı, devlet ve özel kuruluşlar etkin bir çalışma programı başlatıyor. Sağlık Bakanlığı yetkilileri, İstanbul başta olmak üzere Ankara ve İzmir'de, her okuldan bir öğretmene uyuşturucu konusunda eğitim verileceğini açıkladı.
EN ÇOK OKUNANLAR
İlgili Haberler
