The Others Kaan terörü görmesin

Kaan terörü görmesin

01.01.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kaan terörü görmesin

Kaan terörü görmesin

PKK mayını gözlerini kör etmişti, terkedilmedi, sevgilisiyle evlendi,
o artık baba, şimdi tek dileği var: "Oğlum büyüyene kadar terör son bulsun"

ŞIRNAK'ta 1400 metre rakımlı isimsiz bir tepede PKK'lıları kovalarken bastığı plastik mayın gözlerini kör etmişti Astsubay Erkan İnağ'ın... O an dünyası kararmıştı... Ancak sevdikleri onu yalnız bırakmamıştı... Komutanları, ailesi, arkadaşları her türlü desteği vermişti. Gözlerini kaybettiği tepenin adını "Erkan Tepesi" koydular. Ama ona en büyük morali ve desteği veren biri vardı ki, o da iki yıl önce tanıştığı sevgilisi Yasemin'di. Ailesinin tüm karşı çıkmasına rağmen sevdiğini terketmedi. Geçtiğimiz yıl evlendiler. Bu mutlu birliktelik meyvesini verdi. Birbirlerini çok seven bu çiftin, şimdi de nur topu gibi bir erkek çocukları dünyaya geldi. Adını da Kaan koydular.
Kamuoyu bu sevda öyküsünü, haftalık artıHaber Dergisi'nin ilk sayısında Ayşe Sazak'ın röportajıyla öğrenmişti. Erkan İnağ, 1992 yılında Düzce Karakol Komutanlığı'na atandığında, Yasemin de Zonguldak Ereğlisi'nde iplik fabrikasında çalışıyormuş. Birbirleriyle Düzce'de tanışmışlar. Arkadaşlıkları başlamış. Sonra birbirlerini sürekli arar sorar olmuşlar. Erkan İnağ Şırnak'a tayin olunca ayrılık vakti gelmiş. Yasemin Hanım, sonrasını şöyle anlatıyor:
"Hep telefonda konuşurduk. Mektuplaşırdık. Ocak'tan sonra mektuplar da, telefonlar da kesildi, anlam veremedim. Toparlanana kadar Mart ayı geldi ve ben, Erkan'ın arkadaşından öğrendim kazayı. Bana söylememişler"
Genç kız haberi duyar duymaz soluğu bir arkadaşıyla beraber İstanbul'da almış. Bir yakınının evine sığınmış ve hemen Erkan'a koşmuş. Koşuş o koşuş. Bir daha da ayrılmamış yanından:
"Erkan'ı umduğumdan çok iyi buldum. Bir de hep 'Bana birşey olmaz' derdi. Ben de çok inanmıştım. Hayatta kalması benim için önemliydi, ben de onunla yaşayacaktım"
Ancak Yasemin'in Ereğli'de yaşayan ailesi kızları gibi düşünmemiş ve "Çok büyük sorumluluk alıyorsun, başa çıkamazsın, yarıda bırakırsın" demişler. Ancak Yasemin söylenenlere hiç aldırmamış, "Benim başıma buyruk olduğumu, aklıma koyduğumu yapacağımı biliyorlar. Onun için engellemediler, ama konuşmadılar benimle"
21 Temmuz 1996'da Ayvalık'ta nikahlanmışlar. Gelin de damat da göz kamaştıracak kadar güzel olmuşlar. Yasemin, Erkan'ın hemen yanındaki yerini almış, onun gecesi gündüzü, yağmuru güneşi, fırtınası meltemi olmuş. Erkan İnağ da eşinin bu desteği sayesinde yaşama daha bir dört elle sarılmış. Mesleğinin kendisine verdiği disiplini "karanlık" bir yaşama adapte olmak için kullanmış.
Aşye Sazak bu röportajı yaptığı sırada karnı burnunda olan Yasemin, şimdi doğum yaptı. Sabır ve sevginin en güzel örneğini veren bu çiftin şimdi en büyük dileği, oğulları büyüyene kadar terörün son bulması: "Boşuna mı akıttık bu kanları? Gözlerimizden, gönüllerimizden, ellerimizden, ayaklarımızdan olduk."