The Others Kışlalı'nın kızı: İran yargılansın

Kışlalı'nın kızı: İran yargılansın

22.10.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kışlalı'nın kızı: İran yargılansın

Kışlalının kızı: İran yargılansın


Suikast zanlılarının sadece maşa olduğu söyleyen Dolunay Uluç babasının anma törenlerine katılmadı


       Ahmet Taner Kışlalı'nın kızı Dolunay Uluç, babasının katillerine idam cezasının verilmesini istemediğini belirterek, "Cezalandırılsınlar yeter" dedi. Yakalanan katil zanlılarının sadece bir maşa olduğunu vurgulayan Uluç, Türkiye'nin asıl terörü besleyen İran'ı mahkum etmesi gerektiğini savundu.
       Brüksel'de yaşayan Uluç bir yandan babasını kaybetmenin üzüntüsünü bir yandan da onun fikirlerini devam ettirmenin sorumluluğunu göğüslemeye çalıştı. Uluç, Kışlalı'nın ölümünün birinci yılında düzenlenen törenlere katılmazken, bu kararını şöyle açıkladı:
       "Gitmemeyi tercih ettim. Ben babamı da annemi de her gün arıyorum. Benim gözümde 'tarihten bir yaprak' değiller. Çok zor bir yıl geçirdik. Tüm Türkiye acımızı paylaştı. Kışlalı'nın geride bıraktıklarıyla, fikirleriyle, sevgisiyle yaşamaya devam ediyoruz. Pek çok insan onun fikirlerini, yazılarını ve mücadelesini özlüyor. Ben en çok sevgisini özlüyorum."
       Annesini de karayollarının ihmali sonucu meydana gelen bir trafik kazasında kaybeden Uluç'un Türkiye'deki anma törenlerine katılmamasının asıl nedeni ise şu sözlerinde saklı:
       "Bunlar, Türkiye'nin değişmesi gereken acı gerçekleri ve anma törenleri bir şeyleri değiştirmeye yetmiyor. Mücadele gerekiyor. Ben bu mücadeleyi yaparak görevimi yapmaya çalışıyorum."

       "Susturmak istiyorlar"
       Uluç, bazılarının kendisine "Konuşma, kapat çeneni. Konuşursan sıra sana gelecek" uyarısında bulunduğunu belirtirken, babasının katil zanlılarının yakalanmış olmasından da hiç tatmin olmadığını söyledi. Yakalananların sadece birer maşa olduğunu savunan Uluç, şehit polislerle ilgili üzüntüsünü de şöyle dile getirdi:
       "Çabalar ve başarılar gerçekten saygıdeğer. Gazetelerde bu tür operasyonlar sırasında öldürülen polislerin ve diğer birimlerin öldürüldükleri haberlerini okuyunca o kadar üzülüyorum ki... Onlar için büyük törenler yapılmıyor. Aslında onlar da gerçek şehit. Bizim için ölüyorlar, canları pahasına terörizme karşı mücadele ediyorlar. Hem de bir gün bu insanların aftan yararlanacaklarını bilerek. Bütün bunlarda bir terslik var."
       Uluç, Kışlalı'nın katil zanlılarının Türkiye'yi AB sürecinde zor durumda bırakan idam cezasına çarptırılmalarına karşı olduğunu belirterek, "Ceza verilmesi yeterli. Yargıya güveniyorum ve verilecek karara saygı duyacağım" dedi.

Karanfiller Kışlalı için...

       Gazeteci Yazar Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, geçen yıl bombalı suikast sonucu katledildiği evinin önünde düzenlenen törenle anıldı. Sevenleri, Kışlalı'nın evinin önünü kırmızı karanfillerle süsledi.
       Törene, Kışlalı'nın eşi Nilüfer Kışlalı, kızı Altınay Kışlalı, Devlet eski bakanlarından Hikmet Uluğbay ve eşi, Cumhuriyet gazetesi çalışanları, CHP üyeleri katıldı.
       CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Kışlalı'nın Atatürk ilkeleri yolunda yaşamını ortaya koyan kalpaksız bir Kuvayı Milliye'ci olduğunu söyleyerek, "Yaramız kapanmadı, hala kanıyor, acımız dinmedi, öfkemiz yatışmadı, onu her gün daha bir özlemle arıyor ve anıyoruz" dedi.
       Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu ve Kışlalı gibi değerlerin korunamadığını ifade eden Sav, aydınlanma hareketi yolunda çalışan bu değerlerin toplumu uyandırmaya çalıştığı için öldürüldüğünü söyledi.
       ADD Genel Başkanı Halil İbrahim Şahin, "O düşünüyor, konuşuyor, anlatıyor ve örgütlüyordu. O güçlü bir beyindi. O Anadolu'nun su isteyen, bilgi isteyen tüm köşelerine güneş gibi doğardı, onun için Türkiye'nin her köşesinde anılıyor" dedi.
       CHP Ankara il Başkanı Levent Gök de, Kışlalı'nın öldürülmesinde tarikatçılara, şeriatçılara destek sağlayan siyasi düşüncelerin pay sahibi olduğuna inandığını belirterek, "Bugün hepimiz birer Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy ve Ahmet Taner Kışlalı'yız, karanlıkla savaşma azmindeyiz" dedi.
       Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Korkmaz Alemdar ise, Kışlalı'nın en belirgin özelliğinin akademisyenliği, araştırmacılığı ve bilim adamlığı olduğuna dikkati çekerek, "O, ne görev yaparsa yapsın, bilim adamının sorgulama ve bunu toplumla paylaşma çabası içinde oldu" diye konuştu.