The Others Kocaeli'nden umuda yolculuk

Kocaeli'nden umuda yolculuk

29.03.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kocaeli'nden umuda yolculuk

Kocaelinden umuda yolculuk


Kolunda "görevli" yazan bir arkadaşa, "Türkiye'nin en sol partisi ÖDP mi?" diye sordum: "Evet en solu biziz. Seçmen oy pusulasında en soldayız, yani birinci sıradayız." dedi


Berhan Şimşek


Kocaelinden umuda yolculuk
ÖDP'nin Kocaeli toplantısını izlemek için, sinema emekçisi Necmettin Çobanoğlu'yla yola çıktık. O bir aday. ÖDP'den Kocaeli birinci sıra milletvekili adayı üstelik. Sinemayla tanışıklığı "set işçiliğiyle" başlıyor. Daha sonra kamera arkasından kopuyor. Unutulmaz oyunculuk serüveninde altın yıllar yaşanıyor. 1991'de Umuda Yolculuk, Yol gibi önemli filmlerde oynuyor. Yolda yirmi yıllık arkadaşlığın, dostluğun muhasebesini yapıyorum. 1980 öncesi Yeşilçam'da bir kahvede Necmettin'le, Aytaç Arman, Menderes Samancılar, Rauf Ozangil'le buluşup sinema tartıştığımız günleri anımsıyorum. Geçmiş günler konuşuluyor. Sinemanın güzel insanları saygıyla anılıyor.

Gidip de dönmemek

Bayram öncesi trafik yoğun, ağır şekilde seyrediyoruz. Araçlara bakıyorum, insanların yüzleri gülüyor, keyifli halde yollarına devam ediyorlar. Yolun sağında bir tabela gözüme takılıyor: Trafik canavarı olmayın. Bayram tatillerindeki trafik kazalarını hatırlıyorum, bu mutlu insanlardan kimler evine dönemeyecekti. Belki ben de. Bayram tatillerini kaza rekoru kırarak geçirdiğimiz için acı duyuyorum. Umut ederim gidenler döner.

Rujlar toplanıyor

İki saate yakın yolculuk sonrası Kocaeli'nin girişindeki Atatürk Spor Salonu'na geldik. Kapıdaki polisler kadın izleyicilere "slogan yazmasınlar" diye "rujunuz varsa, şu kutuya bırakın" diyordu. Kutunun içi rujla doldu.
Balonlarla süslenmiş salon çok kalabalıktı. Bez afişleri okumaya başladım. Birinde "Türkiye sola mecburdur. Evet en sola" yazılıydı. Kolunda "görevli" yazan bir arkadaşa, "Türkiye'nin en sol partisi ÖDP mi?" diye sordum:
"Evet en solu biziz. Bir de güzel bir tesadüf. Seçmen oy pusulasında da en soldayız, yani birinci sıradayız."
Sloganlar atılıyor. "Ölüm sussun / Hayat konuşsun".
Biri bitiyor, biri başlıyor.
"Ne istiyoruz? Özgürlük. Ne zaman? Hemen şimdi."
Necmettin'e destek için sanatçı arkadaşlar geliyor. Menderes Samancılar, Yüksel Arıcı, Yelda Reynaud Kaymakçı.

Yaşamla buluşabilir mi?

Necmettin kürsüden konuşmaya başlıyor. "Çetesiz Meclis.. Kansız toprak.. Savaşsız ülke.."
Not tutarken düşünüyorum. Ne güzel sözler bunlar, acaba yaşamla buluşabilir mi?
"Baharı çiçeklerle sulayacağız yağmur dinlensin diye."
Kimbilir bir büyük umut belki de...
Saat 21.30'da görevli arkadaşa Ufuk Uras'ı soruyorum. "Dilovası'nda, birazdan burada olur" diyor. Arif Sağ'ın oğlu Tolga Sağ sahnede çok sevdiğim bir türküyü seslendiriyor.
"Derdim çoktur hangisine yanayım."
Saat 22.00, Ufuk Uras yok.
Bulutsuzluk Özlemi "Yaşamaya Mecbursun" parçasını seslendiriyor. Saat 22.30, Ufuk Uras'tan haber geliyor. Kocaeli'ni geçmiş, Sapanca'dan arıyor. Spor salonunda Ufuk Uras'ı üçbin kişi bekliyor. Polis izni 23.00'e kadar, salon boşaltılıyor. Ufuk Uras geliyor. Bizlerden ve partililerden özür diliyor.
İstanbul'a dönüyoruz. Necmettin'in "Baharı çiçeklerle sulayacağız yağmur dinlensin diye" diyen umut dolu sözlerini anımsıyorum. Kocaeli toplantısına yetişemeyen Ufuk Uras'ın Ankara'nın yolunu tuttuğunu hayal ediyorum.