The Others Kosova'ya barış gücü gelmeli

Kosova'ya barış gücü gelmeli

09.03.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kosova'ya barış gücü gelmeli

Kosovaya barış gücü gelmeli

Kosovalı milletvekili Edita Tahiri: Savaş çıkarsa bütün Balkanlara yayılır

Eski Yugoslavya'nın parçalanmasıyla, federasyonu oluşturan cumhuriyetler bir bir ayrıldı. 2 milyon nüfusuyla Kosova da bağımsız cumhuriyet olmak istiyor. Bu isteğini, bağımsızlığın onaylandığı bir referandumla da gösterdi. Kosova, Bosna olmadı. Kosovalı Arnavutlar bugüne kadar pasif direniş yolunu hiç terketmedi. Sırbistan'ın tırmandırdığı müdahaleler, radikal gruplara elverişli bir ortam sunsa da, Kosova Demokratik Birliği'nin oluşturduğu hükümet ve Cumhurbaşkanı Dr. İbrahim Rugova barışçıl mücadelede kararlı.
Rugova'nın Dışişleri sekreteri ve milletvekili Edita Tahiri Türkiye'ye geldi. Milliyet'i ziyaret eden Edita Tahiri, Kosova sorunu üzerine arkadaşımız Naki Özkan'ın sorularını yanıtladı.

Edita Tahiri elektronik mühendisi. Mesleki uzmanlığını İngiltere'de yapmış. Lisede okutulan bir elektronik kitabının da yazarı. 1989 yılında Sırp işgali üzerine siyasete giren Tahiri, Kosova Demokratik Birliği'nin yönetim kurulu üyesi. Aynı zamanda dış ilişkilerden sorumlu. Tahiri bütün üst düzey temaslarda Rugova heyetinin içinde yer alıyor.

* 1974'de henüz eski birleşik Yugoslavya varken, kabul edilen anayasaya göre, Kosova'ya özerklik tanındı. Kosovalılar için en özgür dönem, 1974 - 1981 yılları arasıdır diyebilir miyiz?
Sadece 20. yüzyılı ele alırsak doğru, 1974 - 1981 yılları arasıdır. Ama, diğer çağlarda, Kosova'nın özgür olduğu dönemler oldu.
*1981 yılıyla birlikte göreceli barış ortamı ortadan kalktı. Bir Arnavut ayaklanması da var 1981'de. Ayaklanmadan dolayı mı barış bozuldu, bozulduğu için mi Arnavutlar ayaklandı?
1980'de Tito öldü. Anayasada bazı değişiklikler bekleniyordu. Arnavutlar diğer halklarla eşit olmak için bir mücadeleye giriştiler. Kosova, özerkti ama biz Yugoslavya'yı oluşturan sekiz cumhuriyetten biri olmak istiyorduk. Artık talebimiz bununla sınırlı değil. 1991'de durum değişti.
*Yani 1991 yılında bağımsızlık yönünde oy kullanılan referandumu kastediyorsunuz
Evet, 1989'da Kosova işgal edildiğinde durum değişmişti. Yugoslavya'nın parçalanma süreci hızlandığında diğer cumhuriyetler gibi Kosova da kendi kaderini belirlemek için bir referanduma gitti. Bu referandumda halkımız bağımsızlık yönünde oy kullandı. Sırbistan bu referandumun sonuçlarını kabul etmedi.
*Kosova 1974 Anayasası'nı hala savunuyor mu?
1974 Anayasası'nı bugün gerçekleştirmek imkanı yok. Çünkü sekiz cumhuriyetin oluşturduğu bir anayasaydı. O birimlerden gidenler oldu. Bugünkü yeni Yugoslavya Sırbistan'dan ibarettir. 1974 Anayasası yasal ve fiili olarak sona ermiştir. Üç defa suni Yugoslavya kurmak için harekete geçildi. Yine suni bir federal yapı oluşturmaya çalışanlar var. Üç defa iflas etmiş bir şeyi neden hala yaratmaya çalışıyorlar... Zorla birleştirildiği zaman halklar ayrılmanın yollarını arar.
*İbrahim Rugova'nın Cumhurbaşkanı seçilmesi, Kosova hükümetinin oluşması sürecini anlatır mısınız?
1989'da Kosova işgal edildiğinde eski Yugoslavya varlığını sürdürüyordu. Demokratikleşme ve çok partili sisteme geçilmeye başlandı. Rugova'nın başında bulunduğu Kosova Demokratik Birliği, eski Yugoslavya'da kurulan ilk demokratik partiydi. Ardından diğer partiler de doğmaya başladı. 2 Temmuz 1990'da Kosova bağımsızlığını ilan etti. Bu partiler Kosova'da 1991 yılında bağımsızlık için referanduma gittiler. 1992 yılında da parlamento ve başkanlık seçimleri yapıldı. 22 Mart'ta yeni seçimler yapılacak. Kosova, işgal edildiğinden beri barışçı yolda direniyor, devletinin ve kurumlarının kurulması için çalışmalar yapıyor.
*22 Mart'taki seçimi Sırbistan engelleyebilir. Seçimler sağlıklı gerçekleşebilir mi?
Sırbistan bizim için ayrı bir ülke. İşgalci bir ülkedir. ABD Dışişleri Bakanı Albrigth Kosova'yı ziyaretinde, ABD'nin 22 Mart seçimlerine gözlemci olarak katılacağını söyledi. AGİT'te katıldığım bir toplantıda da aynı şey iletildi bana.
*Sırbistan'ın askeri müdahaleleri artarsa, Rugova yönetimi silahlı direnişe geçme kararı alabilir mi? Kosova Kurtuluş Ordusu diye, silahlı bir direniş örgütü var...
Partimizin ve cumhurbaşkanımızın açıklaması, Kosova sorununun barışçı yollarla çözülmesi yönündedir. Diğer uluslararası güçler Sırp katliamını önlemek için harekete geçmezlerse, içerideki radikal unsurlar güçlenebilir, inisiyatifi ele alabilir, silahlı mücadeleye girişebilir. Kosova Demokratik Birliği, silahlı mücadele yönünde haraket edemez. Biz halkımızdan, bu sorunun barışçı çözümlenmesi için oy aldık. Halkımız eğer barışçı çabalar harcandı, artık yeter derse, radikal çözüme de girişebilir.
*Sorunun çözüm nedir?
Kosova'da iki eğilim var: Sırpların baskısı ve Arnavutların direnmesi. İnsanların görüşlerinde değişimler başladı. Bugüne kadarki bu pasif direnişin sonuç vermediğini düşünmeye, radikalleşmeye başladılar. Uluslararası kamuoyu, NATO, ABD ve Avrupa Birliği, Priştine ile Belgrad arasındaki görüşmelerin devamını istiyor. Bu görüşmelerden çıkacak sonuca bakacaklar. Sırp baskısı gittikçe artıyor. Provokasyonlar savaşa eğilimi güçlendiriyor. Görüşme öncesi bir baskı oluşturmak istiyor Sırbistan. Görüşmeler öncesi katliam politikası Bosna'da da oynandı.
Güvenlik Konseyi'nin bu sorunu ele alması gerekiyor. Balkanlarda yeni bir savaşın çıkmaması için barış güçlerinin bölgeye yerleşmesi lazım. Kosova'daki savaş, Bosna gibi sadece bir ülkenin sınırları içinde kalmaz. Arnavutluk var... Makedonya'da Arnavutlar var. Savaş zincirleme devam eder. Yunanistan da karışır böyle bir savaşa. Türkiye de etkilenir.
* Artık otonomi değil, bağımsız bir cumhuriyet olmak istiyorsunuz...
Otonomi kalıcı bir çözüm değil. Otonomi ileride Sırplarla yeni çatışmaları doğurur. Sadece bağımsızlık, kalıcı ve tam bir çözümdür. Esaslı çözüm ise Kosova'nın Arnavutluk ile birleşmesidir. Ancak, gerçekçi siyasi çözüm bağımsız devlettir. Sırbistan bu konuda çok katı olduğu için, geçiçi bir çözüm olarak, uluslararası denetim altında bir bağımsızlık istiyoruz. .
*Türkiye'nin bağımsızlığınızı kabul etmesini mümkün görüyor musunuz? Ne bekliyorsunuz Türkiye'den?
Türkiye uluslararası ortamlarda Kosova'yı destekledi. Onun lehinde oy kullandı. Ancak, bağımsızlığımızı desteklemedi, kabul etmedi. Türkiye'den Kosova'nın bağımsızlığı için daha aktif bir tavır bekliyoruz.
*Türkiye'den ekonomik yardım alıyor musunuz
Hayır. Her yıl 10 milyon dolara kadar ABD'nin bir insani yardımı var. Norveç de okullarımıza yardım etti.

*Kosova sorununun tarihi arka planı nedir?
1913 Londra Konferansı'na kadar Kosova, Arnavutluk tapraklarının bir parçasıydı. İkinci Dünya Savaşı'ndan önce Hırvatistan, Slovenya ve Sırbistan krallığı döneminde olsun, Versaille Antlaşması döneminde olsun, Sırplar tarafından sürekli baskı altında tutulmuş bir bölgeydi. İkinci Dünya Savaşı sürerken, 31 Aralık - 2 Ocak 1943'te Buyan'da yapılan 1. Milli Kurtuluş Konferansı'nda Kosova halkının kendi kaderini tayin hakkı kabul edilmişti. İngiltere'nin garantör olarak bulunduğu bu konferansa Kosovalı anti faşist güçler de katıldı. Prizren'de 1945'te yapılan toplantıya kadar Kosova'nın kendi kaderini tayin etme hakkı kabul edildi. Olağanüstü koşullarda yapılan bu toplantıda Kosova baskı altında bırakıldı. Toplantıya katılan delegeler Yugoslavya'ya katılmaya zorlandılar. Birleşmeye karşı gelen delegeler yok edildi. 1946'da yapılan bir başka toplantıda ise Kosova'nın sınırları tanındı. Sürekli baskı altında olan Arnavut halkı diğer halklarla eşit olmayı istiyordu. "Rankoviç dönemi" diye bilinen dönemde, 250 bin Arnavut Türkiye'ye göç ettirilmek zorunda bırakıldı. Bunu 1968 ve 1974 göçleri takip etti.
*Kosova'nın sınırları doğru çizildi mi?
Tarihi olarak sınırlarımız Niş'e kadar uzanır. Berlin Konferansı'ndan sonra, o bölgelerde etnik temizlik oldu. 700 civarında köy boşaltıldı, göç ettirildi. Kosova'nın bugünkü sınırları o etnik temizlik sonrası oluşan sınırlardır. 1981 yılından sonra Sırbistan sürekli olarak Kosova'yı yok etmeye çalıştı. 23 mart 1989'da da bu amacına ulaşacak adımları attı.
*Tito döneminde Kosova'nın durumu daha iyi gibi görünüyor. Arnavut olmadığı halde, Arnavutlar lehine düzenleme yapan tek lider Tito gibi..
Tito dengeleri gözetti. Arnavutların hakları ile Sırpların hegemonyacı emelleri arasında bir denge tutturmaya çalıştı.
1943 yılında Arnavutların kendi kaderini tayin hakkı kabul edilmişti. Tito döneminde bu hak geri alındı. Arnavutlar, Yugoslavya'yla birlikte olup olmama konusunda kendileri karar verecekti. Arnavut halkının kendi iradesini göstermesine müsade edilmedi. Bu, Tito döneminde oldu. Arnavutlar, Sırplar gibi bağımsızlık mücadelesi verdi. Kosova Üniversitesi Yugoslavya'nın kuruluşundan 24 yıl sonra açıldı. Amaç, Arnavut halkını kendi haklarını savunmada zayıf düşürmekti.
* Ama eski Yugoslavya federasyonu içinde, sekiz ayrı cumhuriyet kabul edildi. Kosova'nın cumhuriyet olması neden mümkün olamadı?
Arnavutlar, Yugoslavya sınırları içinde Slav olmayan tek ırk. Diğerleri Slav ırkından geliyor. Arnavutlar bölgenin otokton, yerli halkıdır. Slavlar, Arnavut topraklarına sonradan geldiler ve Arnavut halkını yok etmeye çalıştılar.