The Others Kriz yönetimine tam not

Kriz yönetimine tam not

14.10.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kriz yönetimine tam not

Kriz yönetimine tam not

       TÜRKİYE'nin Suriye yönetimine karşı başlattığı "askeri kararlılıkla desteklenmiş diplomatik taarruz", Şam yönetiminin "işin ciddiyetini anladık" mesajıyla nispi bir yumuşama sürecine yol açarken, sorunun başından bu yana başarıyla yürütülen kriz yönetiminde sonuç alıdı.
       Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, "Suriye'nin sabrımızı taşırdığını bütün dünyaya ilan ediyorum" açıklamasıyla kamuoyuna yansıyan Suriye krizinde Çankaya - Hükümet - Genelkurmay üçgeninde oluşturulan kriz yönetimi, önceki günkü mesajın ardından Şam'ın taahhütlerine uygun adım atmasını bekliyor.
       Hafız Esad yönetiminin gönderdiği mesaj, devletin zirvesinden "üzerinde durulmaya ve takip edilmeye değer" notunu alırken, Dışişleri Bakanlığı dün Şam'ın Abdullah Öcalan ve PKK konusundaki somut adım taahhütlerinin aynı kararlılıkla izleneceği ve yeni politikanın buna göre oluşturulacağı mesajını verdi.

       Demirel'in Suriye'nin PKK'yı uzun süre açıkça desteklemesinden duyulan rahatsızlığı 1 Ekim'de TBMM'nin açılışındaki konuşmasında, "mukabelede bulunma hakkımızı saklı tuttuğumuzu, sabrımızın taşmak üzere olduğunu bir kere daha dünyaya ilan ediyorum" sözleriyle kamuoyunu yansıttığı gerginliğin başlangıcından bu yana uygulanan kriz yönetimi, Esad'ın "savaş istemiyoruz" mesajıyla ilk sonucu almış oldu.
       Gerginliğin tırmandığı günden bu yana izlenen kararlı politika, Suriye yönetiminin önce mesajın "ciddiye alındığı" yanıtı, ardından da Türkiye'nin somut taleplerinin zaman içinde karşılanacağı yolundaki açıklamalarıyla karşılandı.
       Ankara'nın "askeri seçenekle desteklenmiş diplomatik atak" diye nitelendirdiği Suriye politikası, Şam yönetiminin teröre açıkça destek veren tavrının dünya kamuoyuna anlatılmasıyla desteklendi.

       Dış dünyada, "Türkiye, Suriye'yi dize getirdi" yorumuna yol açan Ankara politikası, Çankaya - Hükümet - Genelkurmay üçgeninin koordineli çalışmasıyla şekillendi. Bu çerçevede, krizin tırmandığı günden bu yana Cumhurbaşkanı diplomatik taarruzun odağındaki isim oldu. Başta İslam ülkeleri olmak üzere çok sayıda ülkenin lideriyle mekik diplomasisi yapan Demirel, asker ve sivil kanatla birlikte Çankaya'da Suriye zirvesini gerçekleştirdi. Dışişleri'nin Türkiye'nin tezinin özellikle bölge ülkelerine anlatılması konusundaki yoğun mesaisi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu başta olmak üzere askeri kanadın "mukabele hakkımız saklı" mesajını yinelemesiyle desteklendi.

       Şam yönetiminin önceki gün Mısır Dışişleri Bakanı Amr Musa aracılığıyla gönderdiği son mesajın ardından Ankara dün de "ihtiyatlı olmalıyız" mesajını tekrarladı ve askeri kararlılıkla desteklenmiş diplomatik atak politikasını sürdüreceği mesajını verdi. Şam'ın gönderdiği son mesaj, "ciddiye alınır ve değerlendirilir nitelikte" diye ifade edilirken, kaynaklar, Esad yönetiminin uygulamalarının izleneceğini belirtti.
       Çatışma istemediğini belirten Şam yönetimi, Öcalan'ın Suriye topraklarında barındırılmaması, PKK kamplarının temizlenmesi ve örgüte verilen lojistik desteğin çekilmesi konularında "Türk tarafını tatmin edici adım atacağı" mesajını verdi. Suriye'nin PKK liderini teslim etme konusunda bir taahhüt içine girmediği ancak Türkiye'nin kararlılığını anladığı ve PKK kamplarının boşaltılması için harekete geçeceği mesajını ilettiği öğrenildi. Söz konusu mesajda Türkiye ile Suriye arasında sorunun barışçı yoldan çözülmesi için diyalog başlatılması isteğinin de yeraldığı kaydedildi.