The Others Liderliğin vazgeçilmez 7 özelliği

Liderliğin vazgeçilmez 7 özelliği

02.12.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bilimsel araştırmalar, başında bulunduğu kurumu başarıya götüren liderlerin çeşitli temel özelliklere sahip olduğunu ortaya koyuyor. Liderlik, herkes için ve örgütün her kademesinde erişilmesi mümkün olan gözlemlenebilir, anlaşılabilir, öğrenilebilir bir beceriler ve uygulamalar dizisidir.

Liderliğin vazgeçilmez 7 özelliği

Liderliğin vazgeçilmez 7 özelliği

Bilimsel araştırmalar, başında bulunduğu kurumu başarıya götüren liderlerin çeşitli temel özelliklere sahip olduğunu ortaya koyuyor. Liderlik, herkes için ve örgütün her kademesinde erişilmesi mümkün olan gözlemlenebilir, anlaşılabilir, öğrenilebilir bir beceriler ve uygulamalar dizisidir.

ALPER ÖZEL

1. Birinci önceliği müşterilerine verirler.
Başarılı şirketlerin liderleri, müşteri odaklılığın değerlerine inanırlar. Zamanlarının önemli bir bölümünü müşterilerine ayırırlar ve böylece organizasyonun içinde müşterilerinin sesi olurlar. Kazancı artırmanın sadece kalite iyileştirme ya da tasarruf çalışmalarına bağlı olmadığını, müşteri tatmininin değişik yollarla kazanç artışı şeklinde döndüğüne inanırlar. Organizasyonun içinde müşterinin sesi olmak, liderler için çok zaman alan bir faaliyettir. Örneğin, Du Pont şirketinin yöneticilerinden William Siefkin 'Organizasyonun içinde müşterinin sesi olma konusundaki en büyük başarı, organizasyonun içindeki her toplantıda, her görüşmede müşterinin orada bulunduğunu hissettirmektir.' Başarılı liderler, para harcanacaksa şöyle bir soru sorarlar: 'Bu yapılacak iş, uzun vadede müşterilere ne şekilde değer yaratacaktır?'

2. Kurumun vizyonunu kendilerinde yaşarlar.
Vizyon sadece çalışanlar karşısında konuşma yaparak aktarılamaz. Liderin, bu vizyonu yaşaması, örnek olması gerekir. Kendi malını kullanmayan bir satıcı, başkasına malını satamaz. Liderler, çalışanlarını vizyonun değerleriyle motive ederler. Örneğin GE’den Jack Welch şöyle diyor: 'İyi liderler bir vizyon yaratırlar; bu vizyonu tanımlarlar; bu vizyona bağlı kalırlar ve bu vizyonu yaşatırlar.' Başarılı liderler, her zaman vizyonlarının ve hedeflerinin çalışanlar tarafından kavranması, onlar tarafından vizyonun göz önünde tutulması için çalışırlar. Bir anlamda vizyonun ve hedeflerin sürekli reklamını yaparlar. Bu açıdan bakıldığında lider bir tür reklamcıdır. Pratt&Whitney şirketinin yöneticisi Art Wegner şöyle diyor: 'Kurum için bir yön ve hedef tanımlamalı. Daha sonra sürekli olarak, tüm iletişim olanaklarını kullanarak bu hedefi belirginleştirmeli.' Bunun sonucunda kurum içinde çalışanlar, bu vizyonun gelip geçici bir hevesten öteye 'olmazsa, olmaz' bir kavram olduğunu anlıyorlar. Liderlerinin inatla sözlerinin arkasında durduğunu düşünüyorlar.

3. Sürekli öğrenirler
Söz konusu liderler, her şeyi bilen, dediğim dedik liderler olmaktan ziyade öğrenmeye, yeni fikirlere ve insanların katılımına açıktır. Bu insanlar, organizasyonla ilgili tüm konularda yeni şeyleri keşfetmekten keyif alırlar. Ömür boyu öğrenen liderlerden bir tanesi, General Motors’un modern işletmesinin mimarı Alfred Sloan’du. Bütün kararlarını katılımcı metotlarla alıyordu.

4. Çalışanlarına inanırlar ve onlara yatırım yaparlar.
Çalışanlarının potansiyellerini geliştirmek için onların eğitimiyle ilgileniyorlar. Öğrendiklerini işe aktarabilecekleri ortamlar sağlıyorlar. Çalışanlarına yetkileri teslim ediyorlar. Kontrolden ziyade güvene dayalı bir anlayışla çalışıyorlar. Bu karşılıklı etkileşim sayesinde çalışanlar da lidere inanıyor ve güveniyor. GM şirketinin kalite güvenceden sorumlu yöneticisi Joseph Brandsky bu konuda bir referans noktası vermiştir: 'Eğer yapılan eğitimler şirket vizyonu doğrultusunda değilse, bütün para dışarıya atılmış sayılır.'

5. Gerçekten işlev gösterebilen takımlar kurarlar.
İşleri yöntemlerle yapılır; ancak yöntemleri en etkili insanlar kullanırlar. İşletme içerisinde süreç anlayışını ortaya çıkarmak ve hissettirmek için farklı bölümlerden insanlardan oluşan takımlar gereklidir. Bir takımın işlev gösterebilmesi için gerçek bir amaca sahip olması ve bu amaca ulaşabilmek için de takım üyelerinin hiyerarşi ile biçimsel iş tanımlamalarını unutarak katkıda bulunmaya çalışması gereklidir.

6. Kısa sürede sonuç alamasalar bile müşteri odaklı değişimden vazgeçmezler.
Bir değişimin başlaması pek çok yeni şeyi de beraberinde getirir. Değişim, para harcatır ve zaman alır. Gerçek bir dönüşümün sonucunda insanlar iş yapma usullerini ve alınan sonuçları değiştirebilirler. Ancak geleneksel yaklaşımlardan müşteri odaklı yaklaşımlara geçebilmek için insanların düşünüş şekillerini değiştirmeleri gerekir ki, bu oldukça zorlu ve zaman alıcı bir süreçtir. Değişim süreci her ne kadar topyekün bir değişim için başlasa da, işletmelerin farklı bölümlerinde farklı değişim performansları gözlenir. Bazı süreçler ve bölümler çok hızlı ileri giderken, bazıları da değişimin gerisinde kaldığı zaman işletmenin bütün hizmetleri olumsuz yönde etkilenir; işletme içinde ciddi rahatsızlıklar ortaya çıkar. Başarılı şirketlerin liderleri, bu tür durumlarda değişimden vazgeçmek yerine ısrarlı bir şekilde müşteri odaklı değişime devam ederler.

7. Organizasyonun içinde hedefleri canlı tutarlar.
Başarılı şirketlerin liderleri, organizasyonun içinde hedefleri canlı tutmak adına her konuda örnek olurlar. Sabah erken gitmek konusunda örnek olmaksa herkesten önce işe giderler. Eğer bir fast food şirketiyse ve öncelik temizlikse, gerekirse her gittikleri yerde temizliği gözden geçirmek, gerektiğinde yerdeki çöpleri toplayıp atmak da bir liderin işidir. Örneğin, bugünkü McDonald’s’ın mimarı Ray Kroc, gittiği herhangi bir McDonald’s’da temizlikle bizzat ilgilenirdi. Hatta daha öteye, sadece tırnakları uzun ve kirli olduğu için işten çıkardığı insanlar vardı. Bu size aşırı gelebilir. Ama kurum içinde yıllarca konuşulacağını düşünürseniz, McDonald’s’ın hijyen gıda imgesini ne kadar güçlü şekilde desteklediğini anlayabilirsiniz.

Mimar Liderler
Son yıllar göstermiştir ki, yaşanan çetin rekabet ortamında organizasyonlar sürekli bir değişim içine girmek, değişimi yaratmak, endüstri standartlarını koymak zorunda kalmışlardır. Bütün bunların başarılması ise değişimi tetikleyecek, başlatacak ve destekleyecek bir lider türünün ortaya çıkmasına bağlıdır. Bu şartlar altında organizasyonların ihtiyaç duydukları liderler 'mimar' liderlerdir. Konvansiyonel düşünüş şeklini ortaya koyan karizmatik ve maço liderler artık geçmişte kalan bir olgudur. Mimar liderler, bir organizasyonun ya da toplumun bir kurtarıcıya ihtiyaç duymamamsını sağlayan kişidir. Mimar liderler, insanları yöneten bir yapı olarak sistemleri ve sistemin kurallarını oluşturan hukuku değiştirirler. Sistemin yapısını oluşturmak bütünüyle insanların yaşantısını ve alacağı sonuçları şekillendirmektedir.
Sonuç olarak, bugün bir organizasyonda bir tek liderden bahsetmek mümkün değildir. Tek bir liderin tepe de her şeyi düşünmesi, bilmesi artık yetmemektedir. Dünya daha da karmaşık bir duruma gittikçe tek bir liderin stratejilerini ve düşüncelerini takip etmek yeterli olmayacaktır.

Organizasyonlarda lider profili
Yaşadığımız sosyal değişimin, pazar hareketlerinin ve gelişen teknolojinin iş dünyasında yarattığı etkiyi rekabet üstünlüğüne çevirebilmek için şirketlerin liderlere ihtiyaçları vardır. Çağımızın lider profili; modern bir kuruluşta her çalışan, konumu ya da bilgisi nedeniyle, işin gerçekleştirilmesinde ve sonuçlarının elde edilmesinde organizasyonun kapasitesini, maddi ve manevi olarak etkileyen bir katkıdan sorumluysa bir lider durumundadır. Günümüzde liderlik aranan en büyük özelliklerden biridir. Büyük bir kuruluşumuzun genel müdürü bana işletmesinde bu konuyla ilgili bir keresinde kendi tabiriyle şöyle demişti: 'Liderlik özelliği olmayan kimse bu şirkete giremez'. Bu sözden anlaşılacağı gibi; bugün iş dünyası yalnızca bir kurum başkanı için değil, pek çok alanda yetenekli liderlik anlayışına sahip insanlara ihtiyaç duymaktadır.

Haftanın Sözü
‘En iyi liderler, iş bittiğinde, insanların bu işi biz başardık diyebilmelerini sağlayan kişidir’
Lao- Tzu