Medya ‘deprem’in peşini bıraktı mı!

Resmi rakamlara göre; 17 bin 840 kişinin öldüğü, 43 bin 953 kişinin yaralandığı, 285 bin konutla 40 binden fazla iş yerinin hasara uğradığı 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden 14 yıl geçti.
Bu süre içerisinde 123 bin ailenin ‘yıkık-ağır’ hasarlı ve orta hasarlı olmak üzere konutları saptandı ve geçen yıla kadar yaklaşık 62 bin konut hak sahiplerine teslim edildi. Geçtiğimiz hafta, Marmara depreminde ölenleri anarken depremin bu korkunç yüzünü yeniden hatırladık.
Sanem Erenler adlı okurumuz Türkiye’nin bir deprem bölgesi olduğunu, medyanın bunu halka unutturduğunu uzun çarpıcı bir mektupla dile getirirken kısaca şöyle diyor:

14 yılda ne değişti?
“Son dönemlerde dünyanın birçok ülkesinde deprem oldu. Çin’de Peru’da Kolombiya’da... Bunların hepsini yazdınız. Türkiye’de 2.3’lük depremi yanlışlıkla 7.8 diye açıkladılar bunu da yazdınız ama son zamanlarda Milliyet’te dahil olmak üzere aslında çoktandır bize depremi unutturduğunuzu fark ettim. Marmara Depremi’nin 14. yılında bu vesileyle yazılan onlarca haber okuyunca yazma ihtiyacı duydum.
Kentsel dönüşüm kapsamında 45 ilde 90 bin evin yıkılacağından bahsediliyor. Ancak Türkiye’de hâlâ depremle ilgili vakıflar kuruluşlar deprem bilincinin yetersiz olmasına ve dayanıksız binalara dikkat çekiyor. 14 yılda ne yapıldığını ne yapılmadığını ciddi olarak merak ediyorum. Yani bina yapmanın dışında ne yaptık?
Mesela birisi diyor ki: “Bugün burada 17 Ağustos 1999 Kocaeli depremini sadece anmakla yetinmek istemiyor, hızlı çözümler üretilmesini ve hayata geçirilmesini istiyoruz. Yani neye hemen çözüm üretilmesini istiyor?

Güvenli binalar
Bugüne kadar yapılanlar nedir? Kentsel dönüşümde güvenli ve çağdaş binalar yapılması yeterli midir? Bina dışında depreme hazırlıklı mıyız? ‘Deprem Stratejisi Eylem Planı’ konusunda bugüne kadar ne yapılmış nasıl bir katılım sağlanmış biliyor muyuz? Ülkemizde hâlâ eksik olan bina yönetmeliği neden hazırlanmıyor? Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği mesela Kayseri’nin zemin bakımından Marmara Bölgesi kadar tehlikeli olduğuna daha önce dikkat çekmiyor da Marmara depremi vesilesiyle konuyu gündeme getiriyor. Niye bunu daha önce basına, kamuoyuna açıklamıyorlar?
Bazı ilgili kurumlar da hâlâ Sivil Deprem Platformu oluşturmaktan bahsediyor? Bugüne kadar niye yapılmamış da şimdi dile getiriyorlar? Kamuoyunu depreme hazırlamak için belediyelerin başlattığı çalışmalar ne oldu? İnanın sorduğum soruların hiçbirinin yanıtını bilmiyorum. Çünkü çok uzun zamandır deprem üzerine artık yazılmıyor. Yanılıyor muyum?”

Ombudsman’ın görüşü:
Okurumuzun belirttiği gibi medyanın geçtiğimiz yıllara oranla deprem üzerine yapılan haberlere daha az yer verdiği bir gerçek. Deprem konusunda kamuoyunu bilinçlendirmek, ortak bilinç yaratmak ve deprem bölgelerinde olası sorunları ve eksik çalışmaları dile getirerek konuyu gündeme taşımak basının sorumluluk alanına giren görevlerindendir, hatırlatırız.