The Others Öğrendik de...

Öğrendik de...

26.05.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Öğrendik de...

Öğrendik de...


  Lösemi hastalığının sadece "adını" öğrendik. Daha yaygın olan hastalıkların ismini bilmiyoruz ama, lösemi hastalığını biliyoruz. Medyatik bir hastalık oldu. Daha çok popçuların konserleri ile gündeme geldi. Paparazzi programlarının vazgeçilmez görüntüleri oldu. Lösemili bir küçüğe çiçek veren şarkıcı görüntüsünün üstüne içli ve hüzünlü melodileri çalmadık mı? Sonra Oktar Babuna ile iyice pekişti. Haberlerde vardı, Babuna adına toplanan kanlar Almanya'da bekliyormuş. Çünkü test sonuçları için gerekli para gönderilememiş. Yani kanı toplarken bunlar nasıl oldu da düşünülememiş. Herşeyimiz şov bizim!

  Her hafta "Televole"leri izleyenlerin kafasında şöyle bir düşünce oluşuyor; İbo habire kafa çekiyor, Mahsun da halı sahada gece maçı oynuyor.

  Sonunda olacak. Bu "olay yerinde tatbikat" birinin canını alacak. Herkes rahatlayacak. Daha önce defalarca yazdım. Polis bu işi şova dönüştürüyor. Pazartesi ana haber bülteninde Bakırköy Kartaltepe'de bir katil zanlısına tatbikat yaptırılmak isteniyor. Mahalle halkı hücum ediyor. Sivil polis aracının tepesinde insanlar. Yani oraya kadar gelebiliyorlar. Polis havaya ateş açıyor. Sonra tatbikat yapılamadan geri gidiliyor. Tatbikat filan yapmayın, verin linç etsinler. Ya da bu işi usturubu ile yapın. "Biz şov yapıyoruz, TV kanallarına malzeme sağlıyoruz" bu mu amaç yoksa? Bu ilkelliğe "dur" denilme zaman geldi, geçiyor.

  Boşanma tehlikesi ile karşı karşıya olan çiftler için "dans etmeleri" öneriliyormuş. Ama her dans olmuyor. Tenlerin birbirine değdiği tango, vals, rumba vs. olması şart. Haberi hazırlayanlar vatandaşa soruyor; "dans ediyor musun?". Cevap; "halay çekerim abi"... Ama araştırmayı yapan doktor açıklıyor, halay ya da horon olmuyormuş. Yani; "haydi hanımlar beyler vals yapmayaaaaaa".