The Others Pazartesi yazıları...

Pazartesi yazıları...

09.12.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Pazartesi yazıları...

Pazartesi yazıları...


TelevİzyonlarImIz sanırım ekonomik kriz yaşıyorlar. Eskiden bayramlarda özene bezene hazırlıklar yapılırdı. Şimdi nerdeee... Eskileri kesiyor, biçiyorlar yayınlıyorlar. Paraları bitti anlaşılan. Olur olmadık paraları verdiler, çar çur ettiler şimdi ellerinde kalmadı...

Hanım; "Bayram olunca illâ balonları uçururlar eğlence programlarında. Koca koca adamlar da topa vurur gibi yapıyor pek bir garip oluyor" dedi. Eğlence programı denince aklımıza nedense hep balon gelir. Rengarenk balonlar uçuşurdu TRT’nin programlarında. Yılbaşı gecesi olurdu bir de... Bu kadar yıl geçmiş aradan şu balondan kurtulamadık. Herhalde seviyoruz. Onsuz eğlence olmuyor. Balonu görünce anlıyorsunuz ki o gün bayram var. Bu işe de yarıyor.

Manken kızımız var epey uzun boylu. Hülya hanımın programına katıldı. Hanım "Bari bir şey giymeseydi" dedi. Hanım kızımız üstüne bir şeyler giymiş, hani adetten diyerek... Dilim varmıyor ama yani pek bir ortalardaydı. Atatürk çocuklarıyız, medeni insanlarız... Ama bir yere kadar. Belli ki özellikle öyle giyinmiş görünsün diye... Ne yaptığını da pek anlayamadık. Şarkı söylese yok, elbise tanıtsa o da yok. Peki neden katıldı programa? Aklımız ermiyor onların işlerine. Ardından dansöz çıktı. O, iyiden iyiye giymese olurmuş. Hani bir uçlarına bir şeyler takmış her yer ortada... Tövbe tövbe...

Ramazan bitti, televizyonlar açıldı saçıldı. Acun evladım temiz yüzlü bir çocuk. Mahallenin haylaz çocukları olur, ne yaparsa yapsınlar kızamazsınız. Acun oğlum da öyle... Hanım "Ayol böyle kızlar nerede var? Ne o öyle, her yerler ortada; neresi burası?" dedi. Dünyanın bir ucu. Örf adetler farklı farklı. Oralarda insanlar rahatsız olmuyor anlaşılan. Acun oğlum da aralarına karışmış... Turistlerle yakından ilgilenenler vardır... Hemen yanaşıp çat pat İngilizce ile muhabbet ederler. Biraz böyle bir hava sezinledim.

Nİlüfer kızımızı gördük, pek bir sevindik. Ne güzel sesi vardır. Usturuplu giyinmiş, hanım hanımcık. Evlenecekmiş Reha bey ile. Yalnızlık zordur evladım... Eh bu kadar zamandır da görüşüyorlar. Bir sorun olsaydı zaten duyardık. Artık düğün göründü... Hanım da, ben de pek sevindik bu güzel habere...