Bir zamanlar küçük çek - senet tahsilatçılığı, sokak kavgaları yapıyorlardı. Son yıllarda trilyonluk ihalelere yön verip, uluslararası arenada boy gösteriyorlar
Uyuşturucu, silah, çek - senet, ihale çetesi. Diğer adıyla ‘mafyası.’ Savurduğu tehditler, çektiği silahlarla her biri ‘benim ayrı bir grubum var’ mesajı verse de, aslında hemen hepsini aynı insanlar kullanıyor. Alt tarafta herkes iç içe geçmiş. ‘Çete’nin üstünde ise herkes kendine ‘farklı adam’ havası yaratıyor.
Kara paranın 3 milyar doları aştığı, naylon fatura ticaretinin 20 trilyonluk ciroya ulaştığı ortamda ‘tahsilat’çılık, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı, çeteler için her zaman cazip bir meslek gibi görünse de, hemen hepsi aynı zamanda otoparkçı, kumarhaneci,
döviz büfecisi, çay bahçesi işletmecisi. Hemen hepsi Susurluk çetesiyle ‘iş’ yapmış. Hemen hepsinin çevresindeki ilişkiler, polis - mafya - siyasetçi üçgenini işaret ediyor. Onların kendi kanunları, bankası, döviz bürosu, bürokrasisi, bürokraside adamı var. Hemen hepsi aynı avukatı, aynı siyasetçiyi, aynı işadamını kullanıyor.
İç hesaplaşmaya devam
Trilyonluk rantlar, uyuşturucu, silah, karapara ve ihaleler yüzünden birbirine giren Türk mafyası 30’un üstünde kayıp verdi. Osman Ayanoğlu, Şehmus Daş, Nihat Akgün, Tevfik Nurullah Ağansoy ve Uğur Kılıç’ı öldüren Türk mafyası, hesaplaşmalarını Karagümrük Spor Kulübü baskınında 16 kişiyi yaralayıp, Ankara Hilton Oteli’nde bir kişiyi öldürüp, Pelikan kalemlerinin sahibini ayaklarından vurarak sürdürüyor. Susurluk çetesi de Marmara’daki arsa ihaleleriyle boy göstererek tekrar işbaşı yaptı.
Türk mafyasının büyük başları
Dündar Kılıç: Emniyeti en çok o meşgul etti. Üç cinayet 35 yaralama olayına adı karıştı. Emniyette 22 kaydı var. 26.5 yıl cezaevinde kaldı. Ölünceye kadar Babalar Operasyonu’nda kendisini hedef alan MİT’çi Mehmet Eymür’ü affetmediğini söyledi. Öldü. Ölmeden önce ‘mafyanın, milletvekili, polisi, bakanı olur’ dedi.
Alaattin Çakıcı: Bir zamanların küçük çek senet tahsilatçısı, ayaktan vurma girişimlerine, siyaset ve iş dünyasına entrika dolu kasetler, iki milletvekili, bir MİT bağlantısıyla derinlik kazandırdı. 8. Cumhurbaşkanı Özal’ın ailesine ‘aracı’ olup, Engin Civan, Selim Edes, Cavit Çağlar, Emin Cankurtaran, Korkmaz Yiğit’in çek senet ve ihale işlerinde boy gösterip, bazılarını ayaklarından vurdu. MİT’den Yavuz Ataç’ın soruşturma geçirmesine, Eyüp Aşık’ın yargılanmasına, İşadamı Korkmaz Yiğit’in cezaevine girmesine, 56. Hükümet’in de düşmesine neden oldu.
Ayvaz Korkmaz: İşlediği cinayetten birbuçuk yıl hapis yatıp çıktı. Yurtdışına kaçtı, yakalandı, o şimdi yine hapiste. Onun da çay bahçesi, park yeri var. O da ‘vatansever militan güç’le, parayı birleştirince ‘Baba’ oldu. Hazine arazilerinde boy gösterince 100 bin evin tapusu ondan geçti.
Sedat Peker: Adı uyuşturucunun sivil infazcısı olarak duyuldu. Susurluk çetesinden Haluk Kırcı ve Korkut Eken ile arkasındaki siyasinin ANAP Milletvekili Enis Sülün, kendisine ‘iş’ götüren işadamının da Trabzonspor Kulübü Başkanı M. Ali Yılmaz olduğuöne sürüldü. Abdülkerim Topçu cinayetini azmettirdiği gerekçesiyle hakkında dava açıldı.
Ali Yasak (Drej Ali): Susurluk çetesinden Abdullah Çatlı, 1990’da Türkiye’ye dönüşünde ilk onunla ilişki kurdu. DYP Urfa Milletvekili Sedat Bucak ile hemşeri. Susurluk çetesine iş yaptı: Emniyetçi Korkut Eken ifadelerinde “MİT yurtdışında PKK’ya karşı onu kullandı" dedi.
Nuri Ergin: Emniyette işyeri, ev ve oto hırsızlığı yüzünden dosyaları var. Karagümrük Çetesi’nin lideri olarak ortalıkta boy göstermeye başladı. Adamları Kırşehir cezaevini kan gölüne çevirdi. Sabancı’nın katili Mustafa Duyar’ın öldürülmesi olayında azmettirici olduğu iddia edildi. Çakıcı’ya ‘baba’lığı kendisine ‘devretmesi’ için mektup yazdı.
Hadi Özcan: Polis teşkilatına karşı müthiş bir zaafı var; çetenin yarısı halen davaları süren polislerden oluşuyor. Susurluk Çetesi’den Abdullah Çatlı ile BOTAŞ ihalesine girmeye hak kazandı. Çete kurup haraç alma; yaralama, kurşunlatma, çek senet tahsilatı, adam kaçırma, oto çalma suçlarından yargılanıyor.
Kürşat Yılmaz: DYP’li Kuşadası Belediye Başkanı Lütfi Suyolcu’yu öldürmekten mahkûm oldu. Uyuşturucu kaçakçısı Osman Ayanoğlu cinayetinin azmettiricisi olduğu söylendi. Cezaevinde kendisini Cumhurbaşkanı’nın eski danışmanı Hayrettin Gökdemir ile Vali Oğuz Berberoğlu ziyaret etti. Cezaevi’nden kaçtı, bir süre sonra Bulgaristan’da yakalandı. Şimdi yine cezaevinde.
Sedat Şahin: Silahlı teşekkül oluşturarak, adam öldürme, yaralama, fidye isteme, haraç alma gibi suçlar işledi. 7 yıl kesinleşmiş hapis cezası var. Almanya’da yakalandı. Almanya iade etmek istiyor ama alan yok. Engin Civan’a arabulucu olan Hacı Çapan’ın öldürülmesinde ağabeyi Vedat Şahin’nin adı geçti..
Hüseyin Başak: Haraç ve imaj işleri yüzünden Nihat Akgün cinayetinde azmettirici olduğu öne sürüldü. Geçtiğimiz günlerde, Sedat Peker’in adamlarının koruduğu öne sürülen, Pelikan kalemlerin sahibini ayaklarından vurdurttuğu iddia edildi.
Nihat Akgün: MHP’ye yıllarca yardım ettiğini söyledi. Türkeş’in ölümünden sonra MHP’den dışlandı, işadamı oldu. Kaçakçılık suçlamasıyla yargılanırken, Hüseyin Başak’ın adamları tarafından öldürüldü.
Lokman Çetin: Susurluk çetesiyle iş yaptı. İşadamı Senar Er’in babasının kaçırılmasında fidyeye aracılık ettiği öne sürüldü. Suyla çalışan otomobilin patentini alan Çetin Aydın’ı Ankara Hilton Oteli’nde kendisiyle buluşmayı beklerken adamlarına vurdurttuğu iddia edildi. Olayda Aydın ve arkadaşı Nihat Özbir yaralanırken, Ali Tibuk hayatını kaybetti.
