Sahipsizlere numaralı mezar

Salgın hastalıkları önleyebilmek için cesetler numara verilerek defnedilecek


       Morgların dolması üzerine önce soğuk hava depolarına daha sonra da bu paten pistleri, mezbahalar ve buz fabrikalarına konulan cesetler, elektrik kesintisi nedeniyle çürümeye başladı.
       Cesetlerin çürümeye başlaması üzerine Ankara'da Başbakanlık Kriz Merkezi'nin aldığı karar gereğince alelacele defin işlemleri gerçekleştirildi. Kocaeli'de olimpik buz pistine konan 380 ceset, pistteki buzları eritti. Cesetlerde de bozulma görüldü. Bunun üzerine kimlikleri belli olmayan cesetlere numara verildi ve fotoğrafları çekilerek Bağçeşme bölgesindeki mezarlıklara gömüldü.
       Kocaeli Kriz Masası'nda yetkilileri, tüm ölenlerin gömülmesi için çalışmaya başladıklarını belirtilerek şunları söyledi:
       "Kimliği belli olanlar yakınlarına teslim ediliyor. Yakını ve kimliği olmayanların ise fotoğrnafı çekiliyor. Numara veriliyor. Katalog yapılıyor. Gömüldükten sonra da mezarı başına bu numara dikiliyor. İleride insanlar yakınlarını aramaya başladıklarında kataloglarda fotoğraflardan tespit edecekler numarasını öğrenip gidip mezarını bulacaklar."

İmam sorunu

       Yeteri kadar imam ve su bulunamadığı için depremde yaşamını kaybedenler, imam olmadan ve yıkanmadan gömülüyor. Yalova, Gölcük, Kocaeli ve Sakarya'da enkaz altında kalan cesetler de kokmaya başladı. Göçük altında kalan ve kokan cesetlerin çıkarılması için de çalışmalar sürüyor.
       Yalova'nın Çınarcık ilçesinde enkaz altından çıkartılan cesetler, morglar dolduğundan Çınarçık Belediyesi'ne ait mezbahanın soğuk hava deposuna kaldırıldı. Üst üste yığılan cesetler ürkütücü görüntü oluştururken, mezbaha dün akşam saatlerinde ilaçlandı.

Ceset TIR'ları

       Yalova başta olmak üzere Kocaeli, Sakarya, Gölcük'te de ölülere yer bulunamayınca balık taşıyan soğuk hava düzenekli TIR'lar devreye sokuldu. TIR'lara yüklenen cesetler, yine aynı TIR'larla mezarlığa götürülerek gömüldü.
       Sahibi ve ismi belli olmayan çok sayıda deprem kurbanı da götürlüdüğü kimsesizler mezarlığında elbiseleriyle toprağa verildi. Su sıkıntısının had safya çıktığı Sakarya, Kocaeli, Yalova ve Gölcük'te parası ve şansı olanlar ise yakınlarını dini vecibeleri yerine getirerek gömdü.
       Sağlık Bakanlığı da depremde yaşamını yitiren vatandaşların defin işlemleri için harekete geçti. Bakanlık, sıcak havanın etkisiyle ölülerin salgın hastalıklara neden olabileceğini dikkate alarak, belediyeler ve Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan defin işlemlerinin bekletilmeden yapılması istedi. Ölüler, battaniye ve çarşaflara sarılı halde bekletildiği için çok sayıda ceset torbasına ihtiyaç duyuluyor.
       Diyanet İşleri'nden bir yetkili, cenazelerin isimlerinin belli olmaması nedeniyle defin işlemlerinde sorun yaşandığını belirterek şunları söyledi:
       "Kokma durumu varsa dini bakımdan defnedilmesinde bir sakınca yok. Defne yardımcı olmaları için çok sayıda görevli bölgeye gönderildi."

İstanbul'da cesetler bekletilecek

       İstanbul'da depremde hayatını kaybeden ancak kimliği tesbit edilemeyen kişilerin cesetleri hastane morglarında bir hafta bekletildikten sonra defnedilecek. Kimliği belirlenen kişilerin cenazeleri de kaldırılmaya başlandı. 320 kişi önceki gün toprağa verildi. Halen 383 cesedin bulunduğu hastanelerde, 2 bin 197 yaralının tedavisi sürüyor.
       İstanbul İl Hıfzıssıhha Müdürlüğü, kimliği tespit edilemeyen cesetlerin en fazla bir hafta daha hastane morglarında tutulacağını, bu süre içinde yakınları tarafından alınmayan cesetlerin defnedileceğini açıkladı. Kimliği belirsiz cesetlerin halen hastane morglarıyla balıkçıların soğuk hava depolarında ve soğuk hava deposu bulunan TIR'larda bekletildiğini kaydeden yetkililer, cesetlerin fotoğrafları çekilerek numaralandırılacağını ve bir hafta sonra da gömülmeye başlanacağını söylediler. Yetkililer, İstanbul'da hastanelerde kayıtlı 383 ceset bulunduğunu, morg kapasitesinin de bir hafta için yeterli olduğunu belirttiler.

Enkaz altında bir hafta yaşanabilir

       Ayşegül Aydoğan İstanbul
       Depremin gerçekleşmesinin üzerinden üç gün geçmesine karşın enkaz altından canlı kurtarılanlar oluyor. Uzmanlar, ortalama 5 - 7 gün olan dayanma süresinin 15 güne kadar çıkabileceğini bildirdi.
       Enkaz altında hayatta kalabilme ve dayanma süresinin kadın - erkek, şişman -zayıf gibi kriterlere göre değişebildiğini vurgulayan İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, suyun önemine dikkat çekti. Fincancı, insanın açlığa uzun süre, susuzluğa ise en fazla bir hafta dayanabileceğini belirterek, "Kişi bünyesinin özellikleri, vücuttaki su oranı ve metabolizma hızıyla bağlantılı olarak ortalama 5 - 7 gün arasında susuzluğa ve açlığa dayanabilir" dedi.