Sırada Aziz Nesin vardı

İran ve Türkiye için çift taraflı çalışan ajandan itiraflar: İranlılar, Mumcu'nun ardından Aziz Nesin'i öldüreceklerdi. Bizi hiç parasız bırakmazlar


       Cezaevinde tanıştığı bir İranlı yardımıyla İran gizli servisi SAVAMA adına çalıştığını, daha sonra Türk istihbaratına da bilgi aktardığını öne süren Elazığlı İsmail Kiraz, (34) İran'ın Türkleri nasıl kullandığını, onlardan neler istediğini ve sağladığı olanakları Milliyet'e anlattı.
       1994'de İran'ın Türkiye'de kullandığı önemli isimlerden Fahrettin Kızıltaş'ın kendisine "Uğur Mumcu'yu bunlar öldürdü" dediğini iddia eden Kiraz, "Ben de bunu o zaman hazırladığım rapora yazdım" dedi.

Cezaevinde tanışma

       Evli ve üç çocuk babası olan İsmail Kiraz, İranlılar'la nasıl tanıştığını şöyle anlattı:
       "1992'de oto alım - satımı nedeniyle cezaevindeyken İranlı Mehmet Oktay'la tanıştım, eroin ticaretinden yatıyordu. Bana İran'daki eğitim kamplarından bahsetti, İranlılar'ın nasıl yardımcı olduklarını anlattı. Artık sabıkam da olduğu ve biraz da macera aradığım için İran'a gitmeye karar verdim. Oktay cezaevinden çıkarken bana Van'da Fahrettin Kızıltaş'ın ismini verdi. Bu kişi İran gizli servisiyle sıkı ilişkileri olan, kaçakçılık yapan bir kişiydi. Hapisten çıkınca Kızıltaş'ı buldum, geleceğimden haberi vardı."

SAVAMA'dan ömürboyu garanti

       Kızıltaş'ın kendisini Van Başkale ilçesi Kanireş Köyü'nden gece kaçak olarak rahatlıkla İran'a geçirdiğini belirten Kiraz, "İran'da beni SAVAMA'nın bölge sorumlusu olduğunu öğrendiğim Muhsin isimli kişiyle tanıştırdı. Adamlar benim hayatımla ilgili tüm bilgileri aldılar. Daha sonra bunlar beni her ihtiyacımı karşılayarak 20 gün gezdirdiler. Muhsin bana, 'Sana yardımcı oluruz, ama sen de bizim için bir şeyler yapmalısın' dedi. Bana söylenen 'İran'a sağlam çalışırsan, sana çok yardımcı olunur. Türkiye'de cinayet gibi suç işlersen aileni de getirip burada rahatça kalırsın, sana hayat boyu bakılır' sözleriydi" diye konuştu.
       İlk gidişinde kendisine dini konularda sorular sorulduğunu belirten Kiraz, SAVAMA ajanlarıyla anlaşarak aynı yoldan Türkiye'ye döndüğünü belirtti. Kiraz, "Benden ilk önce Elazığ'ın krokisini, askeri birliklerin, karakolların ve MİT binasının yerlerini gösterir planları istediler. Dönünce, düşündüm, taşındım ve emniyetteki bir dostuma gittim. O da benim Türk istihbaratıyla tanışmamı sağladı. Sonra çift taraflı çalışmaya başladım. Bana verilen krokileri de alıp karşı tarafa götürdüm" dedi.
       İran'la çalıştığı yaklaşık bir yıl boyunca 8 - 10 kez bu ülkeye gidip geldiğini kaydeden Kiraz, İranlılar'ın isteği üzerine cezaevinden tanıdığı arkadaşı Mehmet Karataş'ı da onlarla tanıştırdığını söyledi. Kiraz, Muhsin'in yanında sürekli Türkiye'ye sahte pasaportla girip çıkan Ahmet ve Bijen isimli kişiler olduğunu bildirdi.

İran'ın istekleri

       Kiraz, İran'ın talepleriyle ilgili olarak şu bilgileri verdi:
       "Kritik tesislerin yerleriyle ilgili bilgilerin dışında en fazla İran'dan rejim nedeniyle kaçan kişilerin yerlerini ve isimlerini istiyorlardı. Hatta ben bizim istihbaratın verdiği bir rejim muhalifinin kimliğini onlara verdim. Boş kimlikler de istendi, onları da ayarlayıp götürdüm. Ayrıca ilişki kurabilecekleri İslami gruplarla ilgili bilgiler istiyorlardı. Kaç kişidirler, ne yaparlar, amaçları nedir gibi. Bu konularda da onlara yardımcı oldum."

Parasız kalmazdık

       İranlılar'ın, kendilerine çalıştığını zannettikleri yaklaşık bir yıl boyunca maddi sıkıntı çektirmediğini savunan Kiraz, şöyle dedi:
       "Her zaman para verirlerdi. Tüm masraflarımızı karşılıyorlardı. İran sınır karakollarına bizim kimlik bilgilerimizi verdiler ve yakalansak bile hiçbir sorunla karşılaşmayacağımızı garanti ettiler. Ayrıca başka şekillerde de yardımcı olurlardı. Örneğin Fahrettin Kızıltaş, İran'dan eroin getirmek isterse, SAVAMA eroini kendi arabasına koyar sınıra kadar getirir. Özellikle Van ve Batman'da İran için çalışan çok kişi var. Masrafları SAVAMA karşılar, yasadışı işlere yardımcı olur."

Mumcu cinayeti

       Bütün gidiş ve gelişlerinde ve bulunduğu temaslarla ilgili herşeyin raporunu istihbarata teslim ettiğini iddia eden Kiraz, Mumcu suikastına ipucu olacak bilgiye de daha önce ulaştıklarını savundu. Kiraz, "İranlılar'la çok yakın olan Fahrettin Kızıltaş bana çalıştığımız İranlı ajanlar için 'Mumcu'yu bunlar öldürdü. Sırada Aziz Nesin var' dedi. Ben bunu istihbarata verdiğim raporda yazdım. Bu kişiler ayrıca 'torbalama' denilen şeyi çok yapıyorlardı. İnsanları torbaya koyup kaybediyorlardı. Türkiye'ye sahte pasaportlarla giriyorlardı" dedi.

10 bin dolar alacaktım

       Son olarak kendisine MİT binasını çekmesi için kamera verileceğini belirten, ancak geri dönerken sınırda Jandarma tarafından iki İranlı ile birlikte yakalandığını kaydeden Kiraz, şöyle devam etti:
       "Bu işi bitirseydim İstanbul'daki kişilerle tanışacaktım ve 10 bin dolar alacaktım. Bizimkilere telefon etmeme rağmen dört - beş günde ancak kurtulabildim. Bu olaydan sonra işten soğumaya başladım ve istihbaratla ilişkilerimi bitirdim. Ardından da Rusya'ya gittim. Şu anda İranlı ajanların yerlerini nerede bulabileceğimi biliyorum. İstenirse yardımcı olurum."

Çiftlikten ceset çıkmadı

       Hizbullah'ın İlim kanadı tarafından kaçırılan Menzil Grubu lideri Fidan Güngör ile Sabahattin Talayhan'ın cesetleri İzmit'in Samanlı Dağları'nda arandı. Uğur Mumcu suikastını gerçekleştirdiği öne sürülen Tevhid - Selam grubuna yardım ettiği, kuryelik yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınan Arif Tarı, dün sıkı güvenlik önlemleri ve Ankara DGM Savcısı Hamza Keleş gözetiminde İzmit'e getirildi.
       Tarı'nın iki katlı evinin yaklaşık 500 metre uzağındaki ormanlık alana gömüldüğü ileri sürülen cesetlerin bulunabilmesi için iş makinası çağrıldı. İş makinesiyle gerçekleştirilen kazı çalışmaları 15.30'a kadar sürdürüldü. Olumlu sonuç alınamamasına rağmen, Tarı, cesetlerin 50 metre kare genişliğindeki bir alana gömüldüğünde ısrar etti. Araziden toprak örnekleri aldırtan DGM Savcısı Hamza Keleş, açıklama yapmadan Ankara'ya döndü.