The Others Taklitçiler ruhumuzu çalıyor

Taklitçiler ruhumuzu çalıyor

08.07.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Broderi Narin’in Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cem Narin, kriz ortamında ürün hırsızlığının arttığını kaydetti.

Taklitçiler ruhumuzu çalıyor

Taklitçiler ruhumuzu çalıyor

Broderi Narin’in Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cem Narin, kriz ortamında ürün hırsızlığının arttığını kaydetti.

İSMAİL BAŞTUĞ

Taklitçiler ruhumuzu çalıyor
Tekstil sektörü her zaman Türkiye için lokomotif sektörlerden biri olmuştur. Ancak çoğu zaman da tekstilin iç dünyasında kriz yaşanır. Son zamanlarda ise, sektörde sıkça konuşulan konuların başında taklitçilik geliyor. Yıllarca Ar - Ge çalışması yapan, milyonlarca dolar harcayan firmalar, bir de bakıyor kendi ürettikleri ürünler kopyalanmış bir şekilde mağazaların raflarında başka isimler ile satılıyor.
Taklit mallara karşı savaş açan Broderi Narin, ilk kez bir ürününe patent aldı. Hukuki yollara başvurdu, toplatma kararı çıkardı. İlk kalite ödülünün sahibi ve 78 yıllık bir firma olan Broderi Narin’in Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cem Narin ile konuyu görüştük.

Taklitçiliği bir nevi hırsızlık olarak nitelendiriyorsunuz. Peki, bugüne kadar başınıza böyle bir iş gelmemiş miydi? Yönetim olarak ne gibi tedbirler aldınız?
Bugüne kadar onbinlerce çeşit ürün ürettik. Bu zaman zarfında da birçok taklit olayı başımıza geldi. Ancak buna birinin dur demesi gerekir. Örneğin kriz ortamında Broderi Narin 4220 adı altında yepyeni bir ürün yarattık ve çok tutuldu. Taklidin önünü kesmek için de patent aldık. Buna rağmen ürünümüzü kopyaladılar, piyasaya sürdüler. Ürün geliştirileceğine, işin kolayına kaçıp, emek hırsızlığı yapılıyor. Güçbirliği yaptığımız takdirde kaliteyi artırır, monopol yapıyı yıkabiliriz. Aksi halde gelişmeye kapalı kalırız.

Müşteri memnuniyeti ve tüketiciyi bilinçlendirmenin yolları nedir? Size özgü bir uygulama var mı? Ekip ruhu hakkında düşünceleriniz nedir?
Önce ekip olarak yaptığımız işe inanır, sonra tüketiciyi inandırırız. Çünkü bizim yarattığımız ürünlerde ruhumuz var. Biz genç bir ekibiz. Beyin takımı içinde tekstilin içinden gelmeyen, ancak kariyer sahibi genç insanlar bulunmaktadır. Ekibimizin içinde mimar, makine mühendisi ve fizikçi vardır. Tekstil piyasasından gelmemeleri belki de iyi olmuştur. Örneğin bizde görev yapan tek bayan satış sorumlusu, tekstilin Sultanhamam’daki yüzünü değiştirmiştir. Yeni fikirler üretmekte ve müşteri ilişkilerinde yeni ufuklar açmaya çalışmaktadır.

Cumhuriyet’le yaşıt, 78 yılı geride bırakmış ve ilk kalite ödülü alan bir tekstil firmasısınız. Hedefleriniz ve misyonunuzu açar mısınız?
Amaç, en büyük değil, en kaliteli olmaktır. Hedeflerimiz araştırma geliştirmeye ağırlık vererek, kaliteden ve fiyat politikasından taviz vermeden, yurt içindeki başarımızı, yurtdışında da kanıtlamaktır. Yurtdışında kötü olan 'Türk Malı' imajını değiştirmek istiyoruz. Müşteriye özel ürün ve fiyat değil, her müşteriyi özel kabul ederek, kendi pensiplerimizden ve kalite anlayışımızdan asla vazgeçmeyerek, bir misyon geliştirdik. Bu da bize olan güveni artırmıştır. Markaya olan itibar sağlanmıştır. 78 yıldır bunun mücadelesi veriliyor. Ayakta kalabilmek için yeni fikirler üretmek ve enerjik olmak zorundayız. Biz 1928 yılında ilk kalite ödülü alan bir firmayız ve Cumhuriyetle yaşıtız. Her zaman da öncü olmuşuzdur.