İstanbul “TURKCELL PLATINUM HİSARÖNÜ AEGEAN YACHTING FESTİVAL” DENİZ SEVERLERİ BULUŞTURDU

“TURKCELL PLATINUM HİSARÖNÜ AEGEAN YACHTING FESTİVAL” DENİZ SEVERLERİ BULUŞTURDU

22.09.2014 - 15:06 | Son Güncellenme:

.

“TURKCELL PLATINUM HİSARÖNÜ AEGEAN YACHTING FESTİVAL” DENİZ SEVERLERİ BULUŞTURDU

Türkiye’nin ilk yat festivali “Turkcell Platinum Hisarönü Aegean Yachting Festival” Martı Marina & Yacht Club’da 19-21 Eylül 2014 tarihlerinde gerçekleşti. Festival kapsamında yelken dünyasında efsane olmuş kişilerin katılımlarıyla gerçekleştirilen sohbet ve etkinliklerle deniz tutkunları unutulmaz bir üç gün geçirdi.
500’ü aşkın yat kapasitesiyle hizmet veren, uluslararası “Mavi Bayrak” ödüllü Martı Marina & Yacht Club, Turkcell Platinum sponsorluğunda heyecanlı bir festivale ev sahipliği yaptı. 19-21 Eylül tarihlerinde gerçekleşen “Turkcell Platinum Hisarönü Aegean Yachting Festival” katılımcılar ve deniz severler tarafından yoğun ilgi gördü. 3 gün boyunca yerli ve yabancı markaların stantlarıyla yer aldığı festival, sektör ve deniz meraklılarının buluştuğu ilk deniz etkinliği oldu.
Ege’nin en güzel koylarından Hisarönü Orhaniye mevkiinde bulunan Martı Marina & Yacht Club, Turkcell Platinum Hisarönü Aegean Yachting Festival kapsamında heyecanlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Martı Marina & Yacht Club Genel Müdürü Fatih Dağıstanlıoğlu festivalle ilgili yaptığı açıklamada “Martı Marina & Yacht Club olarak Türkiye’de teknecileri ilk kez bir festival ortamında buluşturmaktan mutluluk duyduk. Ege Yat Festivali’yle sadece Türk yelkenciler değil, Ege’de seyreden tüm yelkencilere yatlara, klasik yatlardan mega yatlara birçok farklı kategoride tekne, tekne sahipleri ve deneyimli yelkenciler ile buluştu. Festival boyunca denizcilik sektörüyle ilişkin marka ve ürünler bir araya geldi. Festival, bireysel katılımcıların yanı sıra kurumsal olarak adını duyurmak isteyen yelkencilere de açık oldu. Şirketler, meslek örgütleri ve üniversiteler de dahil denize gönül vermiş yerli ve yabancı tüm deniz severler festival sürecinde bir araya geldik” dedi.
Turkcell Pazarlama Direktörü Dilara Demir Kısakürek ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Ayrıcalıklar dünyası Turkcell Platinum ile 10 yıldır müşterilerimizin hayatlarına hız, konfor ve keyif katan çözümler sunuyoruz. Yoğun iletişim ihtiyacı olan müşterilerimizin beklentilerini karşılamak ve onların hayatına daha fazla konfor katmak üzere geliştirdiğimiz Turkcell Platinum’u müşterilerimizin değişen ihtiyaçları doğrultusunda sürekli yeniliyoruz. Hem iş hem sosyal hayatı yoğun olan müşterilerimize karada ve denizde nerede olurlarsa olsunlar, kapılarına kadar hizmet götürüyoruz. Türkiye’de ilk olan Ege Yat Festivali’ne verdiğimiz destekle de Türkiye’de son yıllarda gelişmekte olan yatçılığı daha da yaygınlaştırmayı hedefledik. Turkcell Platinum müşterileri, bu festivale katılım ücreti ödemeden katıldılar. Platinum ayrıcalıkları yaşamak isteyen herkesi Turkcell Platinum dünyasına bekliyoruz” diye konuştu.
FESTİVAL KAPSAMINDA YOĞUN SOSYAL PROGRAM
Festival süresince deniz severler dolu dolu bir sosyal program geçirdiler. Festival kapsamında ünlü yelkenci ve gazeteci Meriç Köyatası, deniz turizmi, çevre temizliği ve yatlarda güneş panellerinin kullanımları hakkında bilgi verdi. Köyatası, doğal güzellikleri ile yat turizmi açısından çok cazip bir bölge olan Hisarönü’nün korunması konusunda herkesin hassasiyet göstermesi gerektiğini dile getirdi.
Devam eden etkinlikler kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nde görevli Yrd. Doç. Nilhan Kızıldağ konuk oldu. Enstitünün 1978’den beri araştırmalar yaptığını belirten Kızıldağ, Hisarönü Körfezi civarındaki farklı dönemlere ait olan batıklar hakkında bilgi verdi. 4000 yıllık geçmişi olduğu tahmin edilen “Tunç Çağı Batığı”nı keşfettiklerini dile getiren Kızıldağ, Hisarönü Körfezi’nin doğa güzelliğinin yanı sıra doğa altı kültür mirasıyla da öne çıkmaya değer olduğunu belirtti.
Aynı gün teknesiyle dünya turu yapan Türk yelkenci Tanıl Tuncel, deniz severlerle anılarını ve maceralarını paylaştı. Dünyayı dolaşan denizcileri ömür boyu misafir eden olan Martı Marina&Yacht Club’ın Genel Müdürü Fatih Dağıstanlıoğlu Tanıl Tuncel’e “Ömür Boyu Misafirlik” plaketi verdi. Tuncel, 1986 ile 1991 yılları arasında dünyayı yelken ile dolaşan 4 Türk’ten biri, Ümit Burnu’nu geçen ilk Türk yelkenci. Dünya seyahatine 22 Aralık 1986’da Kelebek 3 adlı gemisiyle çıkan Tuncel, ilk dünya turundan sonra tekrar dünya turuna çıktı.
Festival etkinlikleri kapsamında yelkencilik alanının önemli ismi Mustafa Yurtbulmuş ve ekibi, Martı Marina&Yacht Club’dan dünya turuna uğurladı. Uzun yıllar önce karada olan rutin hayatına son veren ve radikal bir kararla denizde yaşamaya başlayan Yurtbulmuş, farklı denizler ve farklı yaşamlar keşfetme arzusu ile dünya seyahati kararı verdiğini ifade etti. Yurtbulmuş, teknesi Balıkçıl ile bu macerada 3 okyanus, 30 ülke, 38 liman ve yüzlerce adayı dümen suyunda bırakacak. Ortalama 30 bin deniz mil, (55.000 km) seyir yapılacak seyahat en az 1.5 yıl sürecek. Balıkçıl, 14 metrelik bir Jeanneau Sun Odyssey 45 yelkenli.
HAZİNE AVI’NDA NEFES KESEN MÜCADELE
19 Eylül Cuma günü başlayan etkinliklerin ardından ikinci gün katılımcıların çeşitli ipuçlarından yola çıkarak çözdükleri; teknelerle verilen rotaları izleyerek ilerledikleri Hazine Avı’nda katılımcılar büyük ödülü kazanmak için kıyasıya mücadele etti. Heyecanlı dakikaların yaşandığı mücadelede deniz severler bir koydan diğerine ilerleyerek hazineye ulaşmaya çalıştı. Nefes kesen mücadele Martı Marina&Yacht Club’ın karşısında bulunan adada son buldu. Festival katılımcıları keyifli günün akşamında Martı Yelken Kulübü Plajı’nda gerçekleştirilen Beach Party’de Hazine Avı’nın yorgunluğunu atarak, müzik eşliğinde festivalin tadını çıkardı.
ROLF ZIMMERMANN DEV UÇURTMALARI İLE FESTİVALİ RENKLENDİRDİ
Festival süresince dünyaca ünlü Alman uçurtmacı Rolf Zımmermann ile festival coşkusu gökyüzüne taşındı. Festivale katılan davetliler uçurtmalarıyla bu coşkuya eşlik ettiler. Zımmermann’ın uçurtma sevgisi, radyo teknisyenliğinden uçurtma yapımına kadar uzanan heyecan dolu bir serüvene dayanıyor. Akrobatik uçurtmalar yaparak bu işe başlayan Zımmermann, 1996’da yaptığı tek ipli ıstakoz şeklindeki uçurtması ile ödül almış ve ardından denizyıldızı, denizatı, salyangoz, baykuş, kirpi, dragon ve diğer birçok uçurtma ile hobisini geliştirmeye devam etmiş. 90’ların sonunda bu hobiyi ek iş olarak devam ettirmeye başlayan Zımmermann, 5 yıldır sadece uçurtma yapıp dünyadaki festivalleri geziyor.
MARTI MARİNA & YACHT CLUB
1996 yılından bu yana hizmet veren Türkiye’nin en köklü turizm markası Martı Grubu’na ait olan Martı Marina & Yacht Club, güvenlik, temizlik, kalite, deneyimli personel, konfor alanlarında yapılan değerlendirmeler sonucunda, The Yacht Harbour Association (TYHA) tarafından “5 Altın Çıpa” ile sertifikalandırıldı. Martı Marina & Yacht Club; yüksek standartlı bağlama iskeleleri, teknik servisi, sosyal tesis olanakları ve ayrıcalıklı hizmet anlayışı ile yat sahiplerinin ihtiyaç duyacağı her türlü bakım-onarım imkanı en üst düzeyde sunuyor. “Mavi Bayraklı” Martı Marina & Yacht Club, tekne sahiplerine verdiği servislerin yanı sıra Martı Hemithea Hotel ile konuklarına seçkin, şık ve zevkli bir ortamda; çok özel bir hizmet anlayışıyla, standartların ve alışkanlıkların ötesinde bir konaklama imkanı sunuyor. Kazıklar ve yüzer iskeleler üstünde inşa edilen ve bu sayede denizin temiz kalması sağlanan, Türkiye’nin ilk denize girilebilen marinası olma özelliği ile dünden bugüne yat sahiplerinin önemli bir uğrak yeri olan Martı Marina & Yacht Club’da, dalış, rüzgar sörfü gibi su sporları ile birlikte yelken eğitimi, kaptanlı yat veya yelkenli kiralama hizmeti ve kişiye özel kaptanlık eğitimleri de veriliyor. Denizde 430 ve karada 100 olmak üzere toplam 530 tekne bağlama kapasitesi olan marinada Club Mistral Restaurant & Bar ise özel lezzetler sunuluyor.