Ümit Avcı

Ümit Avcı

umit.avci@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Rusya karşısında yaşanan yenilginin ardından takımın moral kazanması ve Sırbistan maçı öncesinde yeniden ayağa kalkması için rakibin bizim seviyemizde olmadığını bilsek de Büyük Britanya mücadelesi büyük önem kazanmıştı.
Coach Ufuk Sarıca’nın maça Melih ile başlayarak, topu hiç düşünmeden potaya atabilen rakibine karşı ‘Bizim de atıcımız var’ mesajını vermesi hemen sonuç getirdi.
Büyük Britanya maça 5’te 4 üçlükle başlayarak öne fırladı ama hem onların bu yüzdelerle devam edemeyecekleri, hem de sürekli boyalı alanda topla buluşturulan Semih Erden için çare üretemeyecekleri belliydi.
Savunmadaki baskı, organizasyon konusunda sıkıntılı olan rakibi art arda top kayıplarına zorlayınca maçın ritmi istediğimiz kıvama geldi. Ancak ilk yarıda farkın açıldığı bölüm, Sinan ile Furkan’ın sahada olduğu bölümdü. Bu iki isim, bizi en az rakip kadar atlet ve koşan bir takım haline getirdi. İki isim de ilk gün beklentilerin altında kalmıştı ama onların gerçek performansı dün geceki gibiydi. Zaten o anda da fark 16’ya kadar yükseldi.
3. çeyrekte hücumda takım halinde tıkandığımızda sahneye kimin çıkacağı merak konusuydu. O isim de Melih oldu. 3. çeyrekte 9 sayı üreten yıldız oyuncu, bu takım için aranan kanlardan birisi olduğunu da gösterdi. Maç sonunda bulduğu 7 üç sayı isabetinin yanısıra 6 da asist yapmasıyla ‘sıkıştığımızda topu kim kullanacak’ sorusu yanıtını buldu.
Son çeyrekte yine zaman zaman geri dönmeye çalıştı Büyük Britanya ama neyse ki hem Melih, hem Semih, hem Furkan, hem Cedi, işi şansa bırakmamayı kafaya koymuştu.
Bu galibiyet zaten olmazsa olmazımızdı. Ancak şimdi kaderimizi tayin edecek Sırbistan maçı var önümüzde, yarın o salon hınca hınç dolmalı. Rusya karşısında bizi doğrayan İtalyan hakem, dün de Sırbistan’a karşı aynı şeyleri yaptı, gruptaki durumumuzu zorlaştırdı. Belli ki akıllarda bazı hesaplar var ama onu taraftar bozmalı, ev sahibinin kim olduğunu herkese anlatmalı.