Ümit Avcı

Ümit Avcı

umit.avci@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

A Milli Basketbol Takımımız, bir kez daha aslan gibi mücadele etti, İspanya karşısında son dakikalara kadar oyunun içinde kalmayı bildi... İspanya gibi rakiplerinden 15-20 ribaunt fazla toplayan bir takıma karşı bu istatistikte bile kafa kafaya olmak, sahaya konan enerjinin ispatı gibiydi. Ufuk Sarıca, rakibin kâbus gibi pota altı rotasyonuna karşı maça Semih-Sertaç ikilisiyle başlayıp, Furkan Aldemir ile bunu sürdürmeye çalışsa da, bizi yine oyunda tutan alışkın olduğumuz 4 kısalı düzendi.

Ancak İspanya gibi bir rakibi yenmek için her şeyi iyi yapmanız gerekiyor. 4 kısa ile yakalanan agresiflik, Göksenin’in bu şampiyonada en yüksek süresini alıp rakip guardlara yaptığı baskı onları yavaşlatsa da, hücumda yük yine bir iki ismin üzerine binince mücadele galibiyetle süslenemedi...

Haberin Devamı

Furkan Korkmaz’ın çabası takdire değerdi ama takım halindeki yüzde 15’lik üç sayı yüzdesi bu seviyede öyle düşük ki! Maalesef tecrübe eksikliği ve stres, özellikle hücumu çok etkiledi. Ama sağlam bir temel atıldı, bu takımı herkes çok sevdi. Bakmayın ‘yaş ortalaması 27 ama’ sözlerine... Takımın yıldızlaşan isimleri başta Cedi ve Furkan, 20’lerin başında, Melih ise sadece 27.

Sonucu etkiledi-etkilemedi kısmına girmeyelim ama bir kez daha hiçbir ev sahibinin bizim kadar hakem hatalarına maruz kalmayacağını, hiçbir ev sahibine teknik faullerin bu kadar kolay çalınamayacağını da belirtelim. FIBA Avrupa’nın başında Türkiye’yi temsil eden bir isim varken bu hatalara nasıl hayret etmeyelim! Özellikle 3. çeyrekte fark 4 sayıya düşmüşken çalınan faullere, nasıl masum hatalar diyelim!

Evet bu takımın mücadelesiyle gurur duyduk, Ufuk Sarıca’ya da oyuncularına da helal olsun. Ancak bugünden itibaren, geleceği de planlama işine girelim. Çok iyi mücadele ettik dediğimiz şampiyonada sadece 2 maç kazanabildik. Büyük Britanya ile Belçika’yı zaten bir şekilde yenmeliydik. Oyunun sonlarında hep kaybeden olduk. Çünkü oyuncularımızın yaşları ne olursa olsun, maç sonunu oynama konusunda tecrübesiz olduklarını, kulüplerinde yüzlerine bakılmadığını biliyorduk.

Haberin Devamı

Hidayet Türkoğlu, belki de tarihin en güçlü federasyon başkanı. Kimseden çekinecek durumu yok. O halde önce kendisinden bekleyelim taşın altına elini sokmasını. Evet, kulüplerin başarıları çok önemli ama 80 milyonluk bir ülkenin milli takımı da iyi olmalı, ne yapıp edip, bu çocukların süre almaları, saha içinde tecrübe kazanmaları için çareler bulunmalı.