Gündem Üssün tasarruf hakkı bizdedir

Üssün tasarruf hakkı bizdedir

06.01.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

İncirlik Üssü’yle ilgili şu anda aciliyet içeren bir değerlendirmenin söz konusu olmadığını belirten İbrahim Kalın, “Ama bunun egemenlik hakları çerçevesinde tasarruf hakkı bizdedir” dedi...

Üssün tasarruf  hakkı bizdedir

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın, 24 TV’de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı. Kalın, özetle şunları söyledi:
TESADÜF DEĞİL: (Başbakan Yıldırım’ın Irak ziyareti) Bizim Başika Kampını oraya kurmamızın amacı da, süreci de, kimlerle görüşülerek kurulduğu da belliydi. Bu konuyu da kapsayacak şekilde iki ilişkiler, terörle mücadele, bölücü terör örgütü, Irak’ın istikrarı, Musul operasyonu sonrası genel manada da DEAŞ sonrası Musul’u, Telafer’in, Sincar’ın ve diğer yerlerin yeniden inşası noktasında birçok konuyu görüşmek üzere Sayın Başbakanımız gidiyor. İbadi’nin, ‘Herhangi bir terör örgütünün Irak topraklarını kullanarak Türkiye’ye saldırmasına izin vermeyeceğiz’ açıklaması önemli ancak bunun ziyaret öncesi yapılması tesadüf değil. Açıklamadan iki gün önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İbadi ile görüşmüştü.
İZLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ: (Sınır ötesi harekat) Suriye ve Irak’ın durumları farklı. Irak’ta bütün bütün zorluklara rağmen bir merkezi hükümet var, bir federal bölge var, orayla yürüttüğümüz yakın temaslar var. Onların neticelerini bakarak, istişareler neticesinde oradaki güvenlik durumunu dikkatli şekilde izlemeye devam edeceğiz. Başika Kampı’nın statüsü Başbakan Yıldırım’ın ziyaretinde konuşulacam. Bizim orada amacımız tamamen Irak’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasına ve terörle mücadelede Irak’a destek verilmesine yönelik bir mevcudiyet.
EN DOĞAL HAKKIMIZ: (Fırat Kalkanı) DEAŞ’la mücadele ediyorsak, dünya gündemindeki en önemli konulardan biri de buysa, müttefiklerimizin bu El-Bab ya da Fırat Kalkanı Harekatı’na destek vermesini beklemek bizim en doğal hakkımızdır. Biz orada DEAŞ’a karşı mücadele ediyoruz. Ama zaman zaman özellikle geçtiğimiz 1-1,5 ay içerisinde bu desteğin yeterli ve etkin düzeyde verilmediğini tespit ettik ve gördük. Bunu da ilettik Amerikalılara.
KORİDORA İZİN VERMEYİZ: Bence tablo çok açık. 20 kilometrenin daha aşağısına 30-35 kilometreye indiğiniz zaman aşağıda Afrin’le Mümbiç arasında bir PYD koridoru oluşturulması ya da onun korunması hedefleniyor. Biz böyle bir koridorun kurulmasına, bir terör koridorunun oluşturulmasına asla müsaade etmeyiz. Bu hem bizim milli güvenliğimiz ve çıkarlarımız açısından hem de DEAŞ’la mücadele açısından da kabul edilemez.
BİZİM YETKİMİZDE: (İncirlik Üssü) Burası bir Türk üssü. İncirlik, Türkiye’nin izniyle kullanılan bir üs. Uluslararası koalisyonla yapılan bir anlaşma sonucunda burası DEAŞ operasyonlarında kullanılıyor. DEAŞ ile mücadeleye temelde destek verdiğimiz için bunu, bu mücadelenin bir parçası olarak görüyoruz.
Şu veya bu gerekçeyle, ‘YPG’yi kollamak, şu koridoru muhafaza etmek veya şu yolu açık tutmak’ gibi bahaneler ileri sürülmesi elbette kabul edilemez. Bu, doğal olarak kamuoyunda da bizde de, ‘O zaman bu mücadeleye neden destek verilmiyor? Destek verilmiyorsa bu imkanlar neden sunuluyor?’ sorularını gündeme getiriyor. İncirlik’in durumu gözden geçirilebilir mi? Bu, bizim egemenlik hakları çerçevesinde her zaman elimizde olan bir yetkidir. Bu değerlendirme her zaman ihtiyaçlara, sahadaki gelişmelere binaen yapılabilir.