Vitrin Bir içim su

Bir içim su

10.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bir içim su

Bir içim su


İstanbul’un doğası bozulmamış ender bölgelerinden olan Polonezköy’de nefis bir mekân Leonardo. Muhteşem bahçesi, enfes yemekleri ve bu romantik akşamı ne kadar uzatırsanız uzatın, size “kovucu" bakışlar yöneltmeyen kibar garsonları var


       Yolunuz Polonezköy’e düştüyse, Leonardo’yu görmemiş olamazsınız. Gördünüz ve merak etmediyseniz, sizi şiddetle kınar, bugüne kadar neler kaçırmış olduğunuzu bu yazı sayesinde öğreneceğinizi üzülerek bildiririz. (İnsanın baştan neyle karşılaşacağını bilmesi iyidir!)
       1842 yılında Prens Adam Czartoryski tarafından Osmanlılardan Ruslara karşı direnmek için satın alınan topraklar üzerine kurulan Polonezköy’ün ilk adı Adampol. Buraya Beykoz, Alemdağ ya da Ömerli üzerinden ulaşabilirsiniz. Alemdağ’dan giden yol yeni asfaltlandığı için konforlu ve Reşadiye’den sonra iki yanının ağaçlarla çevrili olması sayesinde de çok güzel.

       Akşamları şal var!
       Leonardo, köy meydanına hâkim kocaman çınar ağacının tam karşısında konumlanmış. 80 yıllık iki katlı, içi çamur, dışı kireç sıvalı ahşap bir evin 1993 yılında restore edilmesiyle hizmete açılmış. Çok büyük bir bahçeyle çevrelenmiş evin alt katı şirin bir kafe olarak düzenlenmiş. Serin akşamlar düşünülerek bahçede de, sizi doğadan koparmayacak kapalı mekânlar yaratılmış. 200 kişiyi kapalı bölümlerde ağırlayabilen restoranın toplam kapasitesi 650 kişi. Diyelim ki ince giyindiniz, ama yine de yemeğinizi kuş seslerini dinleyerek açık havada yemek istiyorsunuz. Kolayı var: Kibar garsonunuzdan sizi sıcacık tutacak bir şal isteyin. Getirdiği şalın üzerinizdeki giysinin rengiyle uyumlu olduğunu şaşırarak göreceksiniz.
       İnsan inanamıyor buradaki güzelliğe. Hiç problem çıkmaz, her şey tam kıvamındadır. Siz yemek yerken çocuklarınız onlar için ayrılmış alanlarda oynayabilir. Yemeğinizi bitirince kimse, “Kalkıp gitseler de biz de masaları toplasak" yollu bakışlarla sizi taciz etmez. Broşürlerinde de belirttikleri gibi, “Türkiye - Polonya dostluğunun sonsuza dek sürmesi" için ellerinden geleni yaparlar ve hep memnun ayrılırsınız buradan.
       Geçen sene büyükçe bir yüzme havuzu açtılar (24 x 12 metre). Barı da mevcut olan havuz konusunda çok iddialılar. İki yanında jakuzisi var ve etrafı kiraz ağaçlarıyla çevrili. Ve bir sürpriz: Hafta sonu tembelleri için hamaklar emrinizde

       Lahana Erzurum’dan
       Ücretler hafta içi daha uygun. Dilerseniz cumartesi ya da pazar; açık büfe + havuz, kahvaltı + havuz, havuz sonrasi indirimli ikinci açık büfe gibi paket programlardan birini seçebilir ve özel indirimlerden yararlanabilirsiniz.
       Ünlü bir baş aşçının yönetimindeki mutfakta 5 yıldızlı bazı otellerdeki sıkıcı yemeklerin aksine, özgün Türk, Avusturya, Fransız ve Slav dağ yemekleri pişiyor. Zaman zaman mantarının, lahanasının Erzurum’dan, İç Karadeniz Bölgesi’nden getirtildiği gerçekten çok zengin bir mönüye sahip Leonardo. Soğuk -sıcak iştah açıcılarla başlayıp özel “Polonez Mönüsüöyle devam edebilir, tatlı ve kahveyle bitirebilirsiniz. Yalnız size tavsiyemiz, oraya çok aç gidin ve yemeğinizi tadını çıkararak, yavaş yavaş yiyin.
       Gelelim mönüden tavsiyelere: Sebzeli, körili tavuklu börekleri enfes. Sıcak steak salatalarını deneyin. Steak a la Polonaise inanılmaz lezzetli. İnce, büyük bir antrikot’u kekikle güzelce pişirip çeşitli garnitürlerle servis ediyorlar. Pork cotlets de tercihini domuzdan yana kullananlar için ideal. Yanında choucroute (sukrut) denilen, tarifini gördüğünüz garnitür ve elma rendesi bulunuyor. Mönüde hangi yemeğin ne kadar zamanda hazırlanacağını gösteren bilgi de var. Örneğin böğürtlenli krep yarım saat içinde masanızda. Böyle özel tatlara düşkünseniz, siparişinizi yemeğe başlarken vermenizi öneririz. Özel ev yapımı ceviz ve vişne likörlerini işletme sahibi Jan Dohoda’nın annesi Bayan Anna yapıyor. Şahane, mutlaka deneyin! 1960’ların country’lerini, Avusturya dağ müziklerini dinleyebilir, masanızdaki mumun hafif aydınlatmasında romantik bir gece geçirebilirsiniz. Yemeğini ünlülerle beraber yemeyi sevenler için de işte birkaç isim: Sibel Can, Toktamış Ateş, Özdemir Erdoğan.
       Leonardo’da iki otopark var. Ayrıca kredi kartı geçiyor. Adres: Köyiçi Sk. No:32, Polonezköy - İstanbul Tel: 0216 432 30 82 - 432 30 54

       Choucroute (sukrut)
       Çiğ lahana ince ince kesilir ve kalın tuzla ovulur. Bir kilo lahanaya yarım bardak beyaz şarap eklenip üzerine ağırlık kapatılarak bir gün sıcak, sonra bir gün soğuk yerde bekletilir.

       Ceviz likörü
       Kavanoza bir sıra taze ceviz, bir sıra şeker dizilir, 15 gün güneşte bırakılır. Alkol ve taze ceviz de ayrı bir kapta üç hafta bekletilir. Sürenin sonunda ikisi birleştirilir, üzerine 1 - 2 bardak vermut eklenir.

       Ne, ne kadar?
      
  • Karışık zeytinyağı tabağı: 2.500.000 TL
  • Leonardo börek: 2.250.000 TL
  • Sıcak steak salata: 3.000.000 TL
  • Viyana şnitzel: 5.250.000 TL
  • Robespierre: 6.000.000 TL
  • Sebzeli mantar kavurma: 3.000.000 TL
  • Steak a la Polonaise: 5.750.000 TL
  • Pork cotlets: 6.000.000 TL
  • Apple a la Polonaise: 2.250.000 TL
  • Böğürtlenli krep: 2.750.000 TL