Vitrin Çok özel bir toplantı

Çok özel bir toplantı

01.07.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Çok özel bir toplantı

Çok özel bir toplantı


VİTRİN CADISI


       Vitrin Cadınız, açıkhava hücrelerinde prangalar eskittikten sonra çok büyük bir toplantıya davet edildi. Ve ayağının tozuyla Budapeşte’ye 46 kilometre uzaklıkta bir arazide yapılan toplantıda yerini aldı.
       Tüm cadılar oradaydı. Tüm Avrupa’nın önde gelen en yaratıcı cadıları, Türkiye’den ise tek bendeniz. Bu çok önemli toplantı üç gün dört gece sürdü. Ve yemediğim önümde yemediğim arkamda, giymediklerim ise bavulda kaldı. Avrupa cadıları olarak yaptığımız toplantılar boyunca önce Avrupa giyim sanayinin durumunu tüm boyutlarıyla ele aldık. Bu toplantılar boyunca sözü pek çok kez ben aldım. Tüm cadılar Türkiye olarak üretimimizin çok kaliteli olduğunu söylerken tüketimimizin bunun çok daha ilerisinde olduğunu ifade ettiler. Yapılan ajan cadı istatistiklerinde en çok modaya uyan ülkenin Türkiye, daha sonra Japonya olması benim bir cadı olarak dikkatimi çekti. Seks atlasında esamemizin okunmaması ise espri konusu oldu. İtalyanlar ise bu atlastaki kötü durumlarıyla ilgili hiçbir şey söylemediler. "Ama biz de iyi futbol oynuyoruz" dediler. Ayrıca en çok alışveriş yapan orta sınıf sahibinin yine Türkiye olması, Kuzey Avrupa ülkelerinden gelen cadılar tarafından öne sürüldü. Kuzey Avrupa Cadılar Konseyi Bakanı Maria Yenenova, yaptığı açıklamada, "Kuzey Avrupa’nın tüketiminin azalması, pazarın merkez dışına kaymasını sağlıyor ve bu da farklı sosyolojik dinamikler yaratıyor. Yalnız tüketmeyen ülkelerden olan biz cadıların artık merkez dışı ülkelerinin cadılarından beklentileri daha fazladır. " dedi. Burada taşı bana atan konsey başkanına bir çift sözüm oldu."Sayın Başkanım" dedim. "Biz tüketiyorsak, yine ürettiklerimizi tüketiyoruz ama imagoljisi size ait. Yani bizden iplik size gidiyor. Sizden imajlı biçimde bize geri geliyor. "
       Şok yaratan bu sözlerimden sonra sözü Tayvanlı misafir bir cadı aldı ve şöyle dedi:
       "Sayın cadılar, mesele kutup yaratmak değildir. Bir Diesel tişörtünü reklam kampanyaları için giyen Havanalı çocukla, Tokyolu bir çocuk arasında bugün hiçbir fark yoktur. Tek fark iki ülkede de Euro ortak para birimi değildir. Ama şu da bilinir ki Diesel giymeye en meraklı olan Havanalı va Tokyolu olandır."
       Toplantıları Macar sanatçı Kristi Nagy ‘nin son dönem yapıtındaki bir sloganla bitirdik. Tüm ülkelerin modayla olan ilişkini çok iyi vurguladığını düşündüğümüz slogan şöyleydi:
       "Sanat iyidir trendy olduğu zaman"