Vitrin Keyfime diyecek yoktu

Keyfime diyecek yoktu

24.07.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Keyfime diyecek yoktu

Keyfime diyecek yoktu
Gitmekten asla sıkılmayacağım ve lezzetli yemeklerinin yanı sıra usulünce yapılmış kapuçinosuyla da beni tatmin eden Villa Keyif'i keşfetmenizin zamanı geldi de geçiyor.
Keyfime diyecek yoktu
Geçtiğimiz ay 4. Levent'te açılan Villa Keyif'in atmosfer ve yemekleriyle kurduğum ilişkiyi herhalde en iyi Sezen Aksu'nun "Ben sende tutuklu kaldım" şarkısı dile getirir. Sizlere de olur mu bilmem ama, zaman zaman bir mekan bana öyle olumlu bir elektrik verir ki, oradan ayrılasım gelmez. Kapısından içeri girer girmez size bir arkadaşınızın oturma odasındaymış hissini veren Villa Keyif de ayrılasım gelmeyen mekanlardan biri.
Aynı zamanda Nişantaşı'ndaki Cafe Keyif'in sahibi olan Ayşe Kapancı ve Ayla Sevand mekanın bu hissi vermesini sağlayan en önemli etkenler. Müşterileriyle bu denli iyi bir diyaloğa girip işlerine bu kadar titizlikle sahip çıkan kişilere ender rastlanır doğrusu.
Bundan önce şahsa ait bir mekan olan restoranın ilk katında büyük bir bar bulunuyor. Akdeniz mutfağı üzerine uzmanlaşan, haftanın 7 günü açık olan Villa Keyif'in barında her akşam tapas mönüsünden faydalanmak mümkün. İlk kattaki olağanüstü vitray cam kubbenin altında veya ağaçlarla çevrili bahçesinde sabah kahvelerinin ve akşamüstü çaylarının verdiği mutluluk da ayrı bir mesele. Ama bana inanılmaz huzur veren restoranın beni cezbeden en önemli yanı yemekleri ve bir doktora tezi olsa ancak bu kadar detaylı olabilir dedirten özel şarap mönüsü. 'Meraklı Melahat'lık yapıp girmeyi başardığım geniş, iyi havalandırılmış tertemiz mutfakta hazırlanan yemekler tam bana göre.
Tüm hamur işlerini kendi mutfağında üreten usta aşçının patates, zeytin ve biberiyeli ekmekleri hem kendi başlarına hem de hafif ançuezli zeytin ezmesi ya da baharatlı zeytinyağı ile beni çıldırtıyor. Başlangıçlardan balsamik sos ile sıcakken servisi yapılan mozarella ve domatesli ızgara patlıcan ruloları, değişik mantarlarla hazırlanan çok hoş bir rizotto ve somonlu patates mücveri fevkalade denecek bir lezzette. İlle de salata diyenlere parmezan peynirli roka salatası veya Akdeniz kıyısındaki Cezayir ve Tunus'ta bizimkine nazaran daha fazla domates ve salatalıkla yapılan tabule adındaki Arap usulü kısırlı salatayı denemelerini öneririm.
Makarnalar arasında favorim ise patates hamurundan oluşan ve dört ayrı peynir kullanarak hazırlanan bir sosla servisi yapıldıktan sonra rendelenmiş parmezan peyniriyle taze çekilmiş karabiber ilavesiyle afiyetle yenen gnocchi. Yaz aylarında her gün Türk, İspanyol, İtalyan ve Kuzey Afrika olmak üzere değişen barbekü mönüsünde denk geldiğim İtalyan barbekü, bıldırcından tavuğa ve baharatı değişik iki adet pirzolaya kadar bir et cümbüşü ile rizottodan oluşuyor. Bahçedeki taş fırında yapılan pizzalar da başka türlü.
Villa Keyif'in en önemli et yemeklerinden biri karamelize edilmiş soğan ile hazırlanan dana pirzolası. Ancak bu dana pirzolası bildiğimiz pirzolalardan değil; yoğurt ve kişniş ile marine edildikten sonra ızgarada pişirilen yarım kiloluk bu et tavada karamelize edilen kıyılmış soğan ile servis ediliyor. Muhtemelen İstanbul'da satılan en büyük dana pirzolası istendiği şekilde az, orta ve iyi pişmiş olarak pişiriliyor. Garnitür olarak ayrı bir tabakta getirilen, çok az taze sarmısak eklenmiş, taze süt ve tereyağı ile ezilen patatesten oluşan patates püresi veya küp küp kesildikten sonra değişik baharatlarla tavada Fransız usulü sotelenmiş patates ise inanılmaz lezzetli.
Ve her zamanki gibi ölsem de asla yemekten vazgeçmediğim tatlılara sıra geldi. Villa Keyif'in, adını çikolatalı ölüm olarak değiştirtmeye kararlı olduğum, yuvarlak çıtır bitter çikolata plakaları arasına beyaz çikolata kremi ve böğürtlen konan çikolata kulesi; portakal ve limon kabuğuyla yapılan ince tart hamurlu cheesecake ve parfe ile pasta karışımı fındık ağırlıklı mekana özel bir tatlı olan Panna Fredo'ya bayılıyorum. Villa Keyif'te keyif yapmanın kişi başına bedeli de 12 ila 20 milyon lira.


Adres: Akasyalı Sok. No:2 4 Levent / İstanbul
Tel: 0212 264 07 20

Beş çayı
İngilizlerin "5 çayı", Villa Keyif'in sunduğu hoş hizmetlerden biri. Özellikle hanımların çok rağbet gösterdiği 5 çayında, değişik çay ve kahveler eşliğinde fırından her gün taze çıkan tatlı ve tuzlulardan tatmak gerçek bir ödül. Kendinizi şımartmak istiyorsanız bu keyiften mahrum kalmamalısınız. Çay ve kahve yanında ikram edilen İtalyan usulü ceviz, fındık ve üzüm ihtiva eden bisküvileri yemekse çok zevkli.

Onlar ne yiyor?
Villa Keyif'e birçok ünlü de uğruyor. Güler Sabancı, Atilla Dorsay ve Teoman Demir burayı çok beğenen ünlülerden. Güler Sabancı çoğunlukla rizotto madalyon ve sebze salatasını tercih ediyor. Atilla Dorsay'ın favorisi ise portakallı ördek. Teoman Demir de her geldiğinde mutlaka taş fırında pişen pizzaların tadına bakıyor.