Koku kalır akılda...

İyi bir aileden gelen genç bir adam, Saint Lazere Garı yakınlarında, burnuna gelen parfüm kokusuyla öyle baştan çıkmıştı ki, adeta öz denetimini yitirmişti. Güzel kokulu kadının Le Havre trenine bindiğini görünce, genç adam da aynı trene binmişti. Kadının peşinden bir köpek saadetiyle, okyanusu aşan buharlı gemiye de binmişti. Sonra, günün birinde kendini New York'ta beş parasız ve ailenin evlatlıktan reddettiği birisi olarak bulmuştu; bir parfüm soluğunun başını döndürdüğü zavallı bir sinir yumağıydı o."
Andrea Hurton, "Parfümün Erotizmi" adlı kitabında parfümün, bir insanı nasıl baştan çıkarabileceğini işte böyle anlatıyor.
Parfümün baştan çıkartan gücü, Antonius'u yelkenleri parfüme batırılmış bir saltanat kayığında karşılayan Kleopatra'ya dek uzanıyor. Eski Mısır'da Güneş Tanrıçası Ra'ya adak olarak sunulan parfüm, yüzyıllar sonra, Paris'in lağım kokusuna karşı düşünülmüş bir çare olarak da karşımıza çıkıyor.
Tarihte ilk parfüm tütsülerdi. Bugün ise parfüm gözle görülmeyen, elle tutulmayan evrensel bir dil. Yani bir iletişim aracı. Çünkü hepimizin kokularla uyanıp kokularla saklanan anıları var. Güzellik dünyasının duayeni Coco Chanel'in, "Parfüm bir kadının vazgeçilmez aksesuvarıdır. Birinin yanından uzaklaştığında, hatta yaşamından gittikten sonra bıraktığı en önemli izdir," sözlerinden de anlaşılacağı gibi koku adeta belleğe kazınan bir büyü.
Parfüm uzun yıllar boyunca bir kadının en önemli silahı olarak gösterildi. Erkeklere ise su, sabun ve kolonya kaldı. Ama son yıllarda durum kadın ve erkek için eşitlendi. Parfüm erkek için büyüleyici ve tahrik edici bir güç oldu. Artık markalar piyasaya yeni sunacakları parfümün hem erkek hem de kadın için olanını çıkarıyorlar.
Parfümün hayatı daha güzel kıldığı inancıyla 1984'ten bu yana olağanüstü ürünler yaratan Davidoff ailesi, tüm zamanların en çok rağbet gören parfümlerini üretmiş. Örneğin yaz günlerinin gereksinimi olan ferahlığı size fazlasıyla verecek olan Davidoff Cool Water Woman deniz, gökyüzü ve bitkilerin bütünleştiği bir parfüm. Kadınların teninde eşsiz ferahlatıcılığın yanı sıra su kadar tazeleyici bir etki de bırakıyor. Givenchy'nin geçtiğimiz günlerde lanse ettiği yeni erkek parfümü pi (3,14) daire alanını hesaplayan kahramanlar, yeni ülkeleri keşfedenler, Gizemli Grail'in peşinden koşanlar, güçlü duyguları yaratanlar, sanal uzayın kaşifleri, imkansızın fatihleri, duyguların virtüozları, gerçeği arayanlar ve düş gücü diğerlerinden 3,14 kat daha fazla olanlar için. Yaza uygun bir diğer parfümse Armani'nin evrensel, dinamik, modern ve iyimser tarzının zarif bir yansıması olan Emporio Armani parfümleri. Kadın ve erkeğin yakınlaşmasını simgeleyen bu parfümlerde cinsellik, karmaşıklık ve yumuşaklık vurgulanmakta. Kadın ve erkek olmak üzere iki ayrı çeşitteki parfüm vanilya çiçeği ile sedir ve miskin karışımının yumuşak notalara dönüşümü...
Oriflame'in yeni ürün serisi içinde yer alan, kadın ve erkekler için üretilen Seduce Eau de Toilette, yepyeni formülleri ve aromatik kokularıyla kendine güvenen ve ne istediğini bilenlere yeni ufuklar açıyor... Hem erkeklere hem de kadınlara karşı cinsi etkileme şansı tanıyan bu parfüm Latince "ayartmak, baştan çıkartmak" anlamını taşıyor. Kadın ve çiçek deyince akla gelen bir diğer parfüm ise Anais Anais. Dokunulmaz ve gizemli bir imaja sahip olan Anais Anais'i kullanan kadın zambağa benzer. Zambak gibi ışıltılı, saf, sade ve hassastır. Thierry Mugler imzasını taşıyan yıldız şişedeki Angel vanilya kokusuyla yaz günlerini bir numaralı tamamlayıcı. Size bir sır. Sandra Bullock da Angel kullanıyor. Çünkü ona çocukluk yıllarını hatırlatıyormuş. Güzel sarışın Cameron Diaz ise Guerlain'in Samsara'sını tercih ediyor. Özellikle yaz geceleri için ideal olan Samsara da vazgeçilmesi zor bir klasiktir.
Yaz parfümleri deyince asla atlanamayacak bir marka var: Burberry's Weekend. Tazeliği ve çarpıcılığı aynı anda verebilen nadir parfümlerden olan Burberry's Weekend deyince akla deniz, güneş ve yazın tüm sıcaklığına rağmen hissedilen bir serinlik geliyor.
Önümüzde upuzun bir yaz var; anıları parfümünüzle daim kılmak elinizde. Yaz bitince Orhan Velinin dizesindeki gibi hatırlanmak ise seçiminize bağlı:
"Gözlerim kapalı, bir sonbahar akşamında;
Sıcak göğsünün kokusunu içime çeker,
Dalarım; gözlerimden mesut kıyılar geçer
Hep aynı günün ateşi vurur sularına."

Parfüm seçerken...
Diyelim kendinize yeni bir parfüm seçeceksiniz. Parfüm testi yaparken, öncelikle hafif parfümlerden başlayın. Vaporizatörü belli bir mesafeden tutarak bileğinizin iç kısmını fazla ıslatmadan hafifçe sıkın. Bileğinizi havlandırarak önce alkolün uçmasını bekleyin, çünkü parmağınızla parfümü yaymaya kalkarsanız, kokuyu ısıtıp dejenere edersiniz. Sonra burnunuzu fazla yaklaştırmadan koklayın: Şimdi parfümün "baş kokusu"nu alabilirsiniz. Parfüm teninizde yaşarken ilk izlenimi "baş kokusu" ile yaratır, sonra "kalp kokusu"yla cildinizde ısınır ve en sonunda da "dip kokusu"yla teninize yerleşir. Bu nedenle kendinize parfüm seçerken kokunun teninizde yaşayıp, yerleşmesini beklemelisiniz. Parfüm kullanırken alışık olduğumuz belli stratejik noktalar vardır. Kulak arkası, boyun çukuru, bilekler... Bu noktalarla yetinmek zorunda değilsiniz. Parfümü vücudunuzdaki tüm nemli ve sıcak noktalara sıkabilirsiniz. Göğüs arası, kol altları, şakaklar, bilekler, diz arkası, kasıklar, dirsek içi...