Vitrin Mutluluk diyarı Alaçatı

Mutluluk diyarı Alaçatı

17.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Mutluluk diyarı Alaçatı

Mutluluk diyarı Alaçatı


Gizli kalmış bir köşe. Mozaik döşeli pazarı, daracık sokakları, begonvillerle süslü evleri, rüzgâr sörfü ve değirmenleriyle, işte Alaçatı


       İzmir’in arka bahçesi Çeşme’ye bağlı Alaçatı Beldesi’nin kökleri Arkaik Dönem’e kadar uzanır...
       İlk yerleşim 1850’lerde, Osmanlı mimarı Hacı Memiş’in bataklıktan kurtardığı alana yapıldı. Ege adalarından getirilen Rum işçiler yaratıcılıklarını ortaya koydu, Türklerin topraklarını işleyip bölgeye yerleşti.

       Eski şarapçılık merkezi
       Alaçatı Beldesi’nde yaşayanlar balıkçılıkla, zeytincilikle, tütüncülükle ve narenciye bahçelerinden elde ettikleri ürünleri satarak geçiniyor. Sakız ağacı yetiştirmeye de ayrı önem veriliyor. Eski şarapçılık merkezi olan Alaçatı’da anason ve enginar da üretiliyor.
       126 yaşında olan Alaçatı Belediyesi, Türkiye’nin en eski belediyelerinden biri. Belediye Başkanı Remzi Özen’e göre, Alaçatı’nın kışın 9 bini geçmeyen nüfusu yazın 50 bini buluyor.

       Teknoloji harikası değirmenler
       Alaçatı denince akla ilk gelenler yel değirmenleri olmalı. Yıllarca kaderine terk edilen yel değirmenleri günümüzde hatırlandı. Rüzgârın gücü bu kere buğday öğütmek yerine elektrik üretiminde kullanılmaya başlandı. Güçbirliği Holding’in kurduğu santrallar modern değirmenler oldu.
       Yani geçmişin dingin anıtları değirmenler, şimdi “teknoloji harikası" ünvanını aldı.