Vitrin Takının 'altın' çağı

Takının 'altın' çağı

21.08.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Takının 'altın' çağı

Takının altın çağı
1987 yılında kurulan Asgold, ülkemizde ilk kez altına 14 ayar garantisini getiren şirket olarak biliniyor.

Takı denince akla gelen ilk şeydir altın. Bu yıllarca böyle devam etti. Sonra çeşitleri çıktı. Ve rakipleri tabii. Ama hiçbiri altının tahtını değil yıkmayı, sallamayı bile başaramadı. Ülkemizde uzun süredir altın profesyonel eller aracılığıyla bize ulaşıyor. Bunlardan biri de Asgold.
Genel Müdür Mustafa Çetinkol dünyadaki takı trendini takip ederek kendi tarzlarını oluşturduklarını, özgün tasarımlarıyla ortaya çıkan ilk şirket olduklarını söylüyor. "Bu yeniliklerimizle sektörümüzde liderliği elimizde bulunduruyoruz. Amacımız Cartier, Versace gibi bir dünya markası olmak. 2000'li yıllarda dünyaya Türk damgasını vurabileceğimizi düşünüyoruz."
Son dönemde yaşanan ekonomik çalkantıların firmayı etkilemesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Çetinkol, uzun zamandır göremediği eksikliklerin farkına vardıklarını da ekliyor. Bu nedenle krizin sanıldığı kadar olumsuz olmadığını düşünüyor. Krizin bir iyi yanının da bundan sonra oluşabilecek dalgalanmalara karşı evrensel boyutlarda düşünmeyi teşvik etmesi olduğunu vurguluyor.

Takının altın çağı
Asgold ilk kurulduğu yıllarda Çetinkol, dünya pazarında pay sahibi olmanın kendileri için imkansız olduğunu düşünüyormuş. Şimdi ise Türkiye'nin altın sektöründeki konumunun İtalya'dan sonra ikinci olduğunu gururla söylüyor. Trendin böyle ilerlemesi halinde, gelecek 10 yıl içinde birinci sıraya yerleşilebileceği üzerinde duruyor. Ama gelişmenin hem özel sektörün hem de devletin yapması gereken düzenlemeler ve uygulamalarla daha çabuk olacağına inandığını da söylemeden geçemiyor.
Halkla İlişkiler ve Reklam Müdürü Mehtap Karaca ise altında markalaşmayla ilgili ciddi çalışmalar içinde olduklarını ve sponsorluk çalışmaları yapan ilk altın şirketinin Asgold olduğunu söylüyor. İlk kez bir altın markasının reklam yaptığını vurgulayarak, müşterilerin altın alırken garantisine dikkat etmeleri gerektiği üzerinde duruyor. "Artık özel kuyumculara gitmekten çok bizim garantili takılarımızı tercih ediyorlar," diyor.
Peki takı modasında neler var? "Bu yazın en belirgin özelliği küpe, yüzük ve kolye ucundan oluşan üçlü setler ve bu setlerde üç rengin bir arada kullanılmasıydı. Pres bileklikler, sade zincirler yaz modasının içinde yer aldı. Aynı şekilde kışın da bunların en çok tutulacakları kanısındayım," diyen Karaca, Asgold'un tek taşlı veya çok taşlı bileziklerinin dünyanın en iyi ustaları tarafından üretildiğini belirtiyor. Karaca kış sezonunda takıların yine minimalist çizgiler taşıyacağını söylüyor. Yeni koleksiyonda safir, zümrüt, yakut gibi taşlara yer vereceklerini vurguluyor. Modern kadını zarif, küçük takılarla tamamlayacaklarını söylüyor.
Gündüz giyilen kıyafetlerin ufak değişikliklerle gece de giyilmesi gibi, takıların da iki yönlü kullanımı çok revaçta olmaya başladı. Bu kış tek taşlar, ince takılar, mini setler artık gündüz olduğu kadar gece de kadınları süslemeye devam edecek. Geçen sene tasarımlarda çok yer verilen inci, bu sezon da kullanılacak materyaller içinde yer alıyor. "Takıları tasarlarken tarihten, kendi geçmişimizden de yola çıkıyoruz. Geçen yıl Efes'ten etkilendiğimiz bir setimiz vardı. Bu sezon da yine tarihsel motiflerin olduğu modellerimiz olacak," diyen Mehtap Karaca, takıların da kadınına göre ayrılması gerektiğini savunuyor.
Bu konuda Asgold'un bir sıkıntısı yok çünkü çok geniş bir ürün yelpazesine sahip. Örneğin çalışan kadın için hafif takılar olduğu gibi, bir düğüne giderken tercih edeceğiniz cinsten ciddi ve ağır takılar da mevcut.